Risale:3. Lem'a (Ayet-Hadis Mealleri)

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden

Önceki Kısım: İkinci Lem'a Ayet-Hadis MealleriLem'alar Ayet-Hadis MealleriDördüncü Lem'a Ayet-Hadis Mealleri: Sonraki Kısım

Üçüncü Lem'a[değiştir]

Bu Lem'a, 1932'de Barla'da telif edilmiştir.

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla

كُلُّ شَيْءٍ هَالِكٌ اِلَّا وَجْهَهُ لَهُ الْحُكْمُ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ

Herşey helâk olup gidicidir -Ona bakan yüzü müstesnâ. Hüküm sadece Ona aittir; siz de Ona döndürüleceksiniz. (Kasas Sûresi, 28:88)

يَا بَاق۪ٓى اَنْتَ الْبَاق۪ى ٭ يَا بَاق۪ٓى اَنْتَ الْبَاق۪ى

Bâkî kalan ancak Sensin, ey Bâkî. Bâkî kalan ancak Sensin, ey Bâkî.

يَا بَاق۪ٓى اَنْتَ الْبَاق۪ى

Bâkî kalan ancak Sensin, ey Bâkî.

يَا بَاقِى

"Madem sen bâkisin, yeter; herşeye bedelsin. Madem sen varsın, herşey var."

يَا بَاق۪ٓى اَنْتَ الْبَاق۪ى

Bâkî kalan ancak Sensin, ey Bâkî.

سِنَةُ الْفِرَاقِ سَنَةٌ وَ سَنَةُ الْوِصَالِ سِنَةٌ

"Firakın bir saniyesi, bir sene kadar uzundur ve visalin bir senesi, bir saniye kadar kısadır."

اَرْضُ الْفَلَاتِ مَعَ الْاَعْدَاءِ فِنْجَانٌ سَمُّ الْخِيَاطِ مَعَ الْاَحْبَابِ مَيْدَانٌ

Düşmanla beraber sahrâ, bir fincan kadar dar; ahbapla beraber iğne deliği, bir meydan kadar geniştir. (bk. İbnü'l-Cevzî, el-Müdhiş: 1:385; el-Aclûnî, Keşfü'l-Hafâ: 2:246)

يَا بَاق۪ٓى اَنْتَ الْبَاق۪ى

Bâkî kalan ancak Sensin, ey Bâkî.

هُوَ الْبَاقٖى، هُوَ الْاَزَلِىُّ الْاَبَدِىُّ، هُوَ السَّرْمَدِىُّ، هُوَ الدَّائِمُ، هُوَ الْمَطْلُوبُ، هُوَ الْمَحْبُوبُ، هُوَ الْمَقْصُودُ، هُوَ الْمَعْبُودُ

O bakidir, ezelidir, ebedidir, sermedidir, daimdir, matluptur, mahbuptur, maksuttur, mabuttur.

سُبْحَانَكَ لَا عِلْمَ لَنَٓا اِلَّا مَا عَلَّمْتَنَٓا اِنَّكَ اَنْتَ الْعَل۪يمُ الْحَك۪يمُ

Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki Sen, ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Alîm-i Hakîmsin. (Bakara Sûresi, 2:32)

رَبَّنَا لَا تُؤَاخِذْنَٓا اِنْ نَس۪ينَٓا اَوْ اَخْطَاْنَا

Ey Rabbimiz, unutur veya hataya düşer de bir kusur işlersek bizi onunla hesaba çekme. (Bakara Sûresi, 2:286)

قَالَ قَٓائِلٌ مِنْهُمْ كَمْ لَبِثْتُمْ قَالُوا لَبِثْنَا يَوْمًا اَوْ بَعْضَ يَوْمٍ

İçlerinden söze başlayan biri, 'Bu halde ne kadar kaldık?' diye sordu. 'Bir gün, yahut daha da az' dediler. (Kehf Sûresi, 18:19)

وَلَبِثُوا ف۪ى كَهْفِهِمْ ثَلَاثَ مِائَةٍ سِن۪ينَ وَازْدَادُوا تِسْعًا

Onlar mağaralarında üç yüz yıl kaldılar, buna dokuz yıl daha kattılar. (Kehf Sûresi, 18:25)

وَاِنَّ يَوْمًا عِنْدَ رَبِّكَ كَاَلْفِ سَنَةٍ مِمَّا تَعُدُّونَ

Rabbinin katında bir gün, sizin hesabınıza göre bin yıl gibidir. (Hac Sûresi, 22:47)

































Önceki Kısım: İkinci Lem'a Ayet-Hadis MealleriLem'alar Ayet-Hadis MealleriDördüncü Lem'a Ayet-Hadis Mealleri: Sonraki Kısım