Kuran:Tur: Revizyonlar arasındaki fark

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden
(Yeni sayfa: "Kategori:Kur'an ''Önceki Sure: ZâriyâtKur'anNecm: Sonraki Sure'' =52. Tûr Suresi= ''Önceki Sure: Kura...")
 
Değişiklik özeti yok
 
(Aynı kullanıcının aradaki diğer 4 değişikliği gösterilmiyor)
1. satır: 1. satır:
[[Kategori:Kur'an]]
[[Kategori:Sure Okuma Sayfaları]]
''Önceki Sure: [[Kuran:Zariyat|Zâriyât]] ← [[Kuran:Kur'an|Kur'an]] → [[Kuran:Necm|Necm]]: Sonraki Sure''
''Önceki Sure: [[Kuran:Zariyat|Zâriyât]] ← [[Kuran:Kur'an|Kur'an]] → [[Kuran:Necm|Necm]]: Sonraki Sure''


=52. Tûr Suresi=
=52. Tûr Suresi=


{Mekke'de inmiştir. 49 âyettir. Adını, birinci âyette geçen ve üzerinde Hz. Musa'ya Tevrat'ın indiği, böylece onun ilâhî hitaba mazhar olduğu Tûr dağından almıştır.}
===Bölüm 1===
<div id="1">[[Dosya:Tur 1.png]]</div>  <div id="2">[[Dosya:Tur 2.png]]</div>  <div id="3">[[Dosya:Tur 3.png]]</div> <div id="4">[[Dosya:Tur 4.png]]</div> <div id="5">[[Dosya:Tur 5.png]]</div> <div id="6">[[Dosya:Tur 6.png]]</div> <div id="7">[[Dosya:Tur 7.png]]</div> <div id="8">[[Dosya:Tur 8.png]]</div>
1-2-3-4-5-6-7-8- Tûr'a, yayılmış ince deri üzerine satır satır yazılmış Kitab'a, Beyt-i Ma'mûr'a, yükseltilmiş tavana, dolu denize andolsun ki, Rabbinin azabı mutlaka vuku bulacaktır. Ona engel olacak hiçbir şey yoktur.
{Yemin edilen Tûr; Medyen'de Hz. Musa'nın ilâhî hitaba mazhar olduğu dağdır. Kitaptan maksat, Tevrat, Kur'an veya levh-i mahfuzdur. Beyt-i Ma'mûr ise Kâbe veya semada meleklerin tavaf ettiği makamdır.}
<div id="9">[[Dosya:Tur 9.png]]</div>
9- O gün gök sallanıp çalkalanır.
<div id="10">[[Dosya:Tur 10.png]]</div>
10- Dağlar yürüdükçe yürür.
<div id="11">[[Dosya:Tur 11.png]]</div>
11- Yalanlayanların vay haline o gün!
<div id="12">[[Dosya:Tur 12.png]]</div>
12- Ki onlar daldıkları bâtıl içinde oyalanıp duranlardır.
<div id="13">[[Dosya:Tur 13.png]]</div> <div id="14">[[Dosya:Tur 14.png]]</div>
13-14- O gün cehennem ateşine itilip atılırlar da "İşte yalanlayıp durduğunuz ateş budur!" denilir.
====Sayfa 523====
<div id="15">[[Dosya:Tur 15.png]]</div>
15- Bir büyü müdür bu, yoksa görmüyor musunuz?
<div id="16">[[Dosya:Tur 16.png]]</div>
16- Girin oraya, sabretseniz de sabretmeseniz de artık sizin için birdir. Siz ancak yaptıklarınızın karşılığına çarptırılacaksınız.
<div id="17">[[Dosya:Tur 17.png]]</div> <div id="18">[[Dosya:Tur 18.png]]</div>
17-18- Şüphesiz (kötülüklerden) korunanlar Rablerinin kendilerine verdikleriyle sevinerek cennetlerde ve nimet içindedirler. (Zira) Rableri onları, cehennem azabından korumuştur.
<div id="19">[[Dosya:Tur 19.png]]</div> <div id="20">[[Dosya:Tur 20.png]]</div>
19-20- Onlara: Yaptıklarınıza karşılık sıra sıra dizilmiş koltuklara yaslanarak âfiyetle yeyin, için (denilir). Ayrıca biz onları, ceylan gözlü hûrilerle evlendirmişizdir.
<div id="21">[[Dosya:Tur 21.png]]</div>
21- İman eden ve soylarından gelenlerde, imanda kendilerine tâbi olanlar (var ya)! İşte biz, onların nesillerini de kendilerine kattık. Onların amellerinden de bir şey eksiltmedik. Herkes kazandıklarına karşı bir rehindir.
{Böylece imanlı baba ve onun imanlı zürriyeti, cennete birlikte girer. Bu Allah'ın ona, çocuklarıyla birlikte cennette yaşaması için verdiği bir lütuftur. Ahirette herkes, hayır ve şer ne yapmışsa karşılığını alacaktır. Kişi yaptığına ipotek edildiğine göre, iyi amelle gelen ipoteği çözer. Aksini yaparsa cezaya çarptırılır.}
<div id="22">[[Dosya:Tur 22.png]]</div>
22- Onlara canlarının istediği meyve ve etten bol bol verdik.
<div id="23">[[Dosya:Tur 23.png]]</div>
23- Orada karşılıklı kadeh tokuştururlar, ama burada (içki yüzünden) ne saçmalama vardır ne de günaha girme.
{Dünyada, ilk bakışta çekici gözüken içki âlemlerinin sonunda saçmalıklar, günahlar ve suçlar vardır. Cennet şarabı ise sarhoşluk değil, sürur ve mutluluk veren ilâhî bir ikramdır.}
<div id="24">[[Dosya:Tur 24.png]]</div>
24- Hizmetlerine verilmiş, (kabuğunda) saklı inci gibi gençler etraflarında dönüp dolaşırlar.
<div id="25">[[Dosya:Tur 25.png]]</div>
25- Cennettekiler birbirlerine dönüp sorarlar:
<div id="26">[[Dosya:Tur 26.png]]</div>
26- Derler ki: "Daha önce biz, aile çevremiz içinde bile (ilâhî azaptan) korkardık."
<div id="27">[[Dosya:Tur 27.png]]</div>
27- "Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azaptan korudu."
<div id="28">[[Dosya:Tur 28.png]]</div>
28- "Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur."
{Müfessirler, 24. âyette geçen "gılman" kelimesiyle ifade edilen ve hizmet için dolaşan gençlerin, kendilerinden önce ölen çocukları olduğu görüşüne yer vermişlerdir. Âyetlerden anlaşıldığına göre, cennet ehli birbirlerine durumlarını ve yaptıklarını sorarlar. Durumlarını anlatırken, dünyada âkıbetlerinden korku duyduklarını ve bu duygu içinde yaşadıklarını söylerler. Vücudun içine işleyen sıcak yel anlamına gelen "semûm"dan yani cehennem azabından kurtulduklarını ifade ederler. Çünkü bunlar, Allah'ı birleyerek ibadetlerine devam eden müminlerdir.}
===Bölüm 2===
<div id="29">[[Dosya:Tur 29.png]]</div>
29- (Resûlüm!) Sen öğüt ver. Rabbinin lütfuyla sen ne bir kâhinsin, ne de bir deli.
<div id="30">[[Dosya:Tur 30.png]]</div>
30- Yoksa onlar: (O,) bir şairdir; onun, zamanın felâketlerine uğramasını bekliyoruz mu diyorlar?
<div id="31">[[Dosya:Tur 31.png]]</div>
31- De ki: Bekleyin. Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim
====Sayfa 524====
<div id="32">[[Dosya:Tur 32.png]]</div>
32- Onlara akılları mı bunu emreder, yoksa onlar, azgın bir topluluk mudur?
<div id="33">[[Dosya:Tur 33.png]]</div>
33- Yahut "Onu kendisi uydurdu!" mu diyorlar? Hayır, onlar iman etmezler.
<div id="34">[[Dosya:Tur 34.png]]</div>
34- Eğer doğru iseler onun benzeri bir söz getirsinler.
<div id="35">[[Dosya:Tur 35.png]]</div>
35- Acaba onlar herhangi bir yaratıcı olmadan mı yaratıldılar? Yoksa kendileri mi yaratıcıdırlar?
<div id="36">[[Dosya:Tur 36.png]]</div>
36- Yoksa gökleri ve yeri onlar mı yarattılar? Hayır! Onlar bir türlü anlayıp inanmazlar.
<div id="37">[[Dosya:Tur 37.png]]</div>
37- Yahut Rabbinin hazineleri onların yanında mıdır? Ya da her şeye hakim olan kendileri midir?
<div id="38">[[Dosya:Tur 38.png]]</div>
38- Yoksa onların, üzerine çıkıp gizli sırları dinledikleri bir merdivenleri mi var? Öyleyse dinleyenleri, açık bir delil getirsinler.
{İnkârcılara, meleklerin sözlerini ve onlara vahyedileni dinlemek için bir merdivene mi sahip oldukları sorularak bunun cevabını vermeleri istenmektedir.}
<div id="39">[[Dosya:Tur 39.png]]</div>
39- Yoksa kızlar O'nun, oğullar da sizin mi?
<div id="40">[[Dosya:Tur 40.png]]</div>
40- Yoksa sen kendilerinden bir ücret istiyorsun da, bu yüzden onlar ağır bir borç altında eziliyorlar mı?
<div id="41">[[Dosya:Tur 41.png]]</div>
41- Yoksa gayba ait bilgiler kendi yanlarında da, onlar mı yazıyorlar?
<div id="42">[[Dosya:Tur 42.png]]</div>
42- Yahut bir tuzak mı kurmak istiyorlar? Asıl tuzağa düşecek olanlar, inkâr edenlerdir.
<div id="43">[[Dosya:Tur 43.png]]</div>
43- Veya onların Allah'tan başka bir ilâhı mı var? Allah, onların ortak koştukları şeylerden uzaktır.
<div id="44">[[Dosya:Tur 44.png]]</div>
44- Gökten düşen bir kütle görseler "Üst üste yığılmış bulutlardır" derler.
<div id="45">[[Dosya:Tur 45.png]]</div>
45- Artık çarpılacakları günlerine kavuşuncaya kadar onları kendi hallerine bırak.
{Çarpılacakları gün, ölüm veya birinci Sûr'un üfürülüşüdür.}
<div id="46">[[Dosya:Tur 46.png]]</div>
46- O gün planları kendilerine hiçbir fayda vermez ve yardım da görmezler.
<div id="47">[[Dosya:Tur 47.png]]</div>
47- Şüphesiz zulmedenlere, ondan başka da azap vardır. Fakat çokları bilmezler.
{Bu, ölümlerinden önce veya kabirde görecekleri azaptır. Nitekim dünyada kıtlıkla, savaşlarda mağlubiyetle ve benzeri şeylerle azabı tatmışlardır.}
<div id="48">[[Dosya:Tur 48.png]]</div>
48- Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen gözlerimizin önündesin. Kalktığın zaman da Rabbini hamd ile tesbih et.
<div id="49">[[Dosya:Tur 49.png]]</div>
49- Gecenin bir kısmında ve yıldızların batışından sonra da O'nu tesbih et.
{Âyette geçen ifadeler, akşam, yatsı ve sabah namazları biçiminde yorumlanmıştır. Bu vakitlerde namaz kılınması veya "Sübhânellahi ve bihamdihi" diyerek tesbihte bulunulması emredilmiştir.}


''Önceki Sure: [[Kuran:Zariyat|Zâriyât]] &larr; [[Kuran:Kur'an|Kur'an]] &rarr; [[Kuran:Necm|Necm]]: Sonraki Sure''
''Önceki Sure: [[Kuran:Zariyat|Zâriyât]] &larr; [[Kuran:Kur'an|Kur'an]] &rarr; [[Kuran:Necm|Necm]]: Sonraki Sure''

08.02, 20 Ekim 2022 itibarı ile sayfanın şu anki hâli

Önceki Sure: ZâriyâtKur'anNecm: Sonraki Sure

52. Tûr Suresi[değiştir]

{Mekke'de inmiştir. 49 âyettir. Adını, birinci âyette geçen ve üzerinde Hz. Musa'ya Tevrat'ın indiği, böylece onun ilâhî hitaba mazhar olduğu Tûr dağından almıştır.}

Bölüm 1[değiştir]

1-2-3-4-5-6-7-8- Tûr'a, yayılmış ince deri üzerine satır satır yazılmış Kitab'a, Beyt-i Ma'mûr'a, yükseltilmiş tavana, dolu denize andolsun ki, Rabbinin azabı mutlaka vuku bulacaktır. Ona engel olacak hiçbir şey yoktur.

{Yemin edilen Tûr; Medyen'de Hz. Musa'nın ilâhî hitaba mazhar olduğu dağdır. Kitaptan maksat, Tevrat, Kur'an veya levh-i mahfuzdur. Beyt-i Ma'mûr ise Kâbe veya semada meleklerin tavaf ettiği makamdır.}

9- O gün gök sallanıp çalkalanır.

10- Dağlar yürüdükçe yürür.

11- Yalanlayanların vay haline o gün!

12- Ki onlar daldıkları bâtıl içinde oyalanıp duranlardır.

13-14- O gün cehennem ateşine itilip atılırlar da "İşte yalanlayıp durduğunuz ateş budur!" denilir.

Sayfa 523[değiştir]

15- Bir büyü müdür bu, yoksa görmüyor musunuz?

16- Girin oraya, sabretseniz de sabretmeseniz de artık sizin için birdir. Siz ancak yaptıklarınızın karşılığına çarptırılacaksınız.

17-18- Şüphesiz (kötülüklerden) korunanlar Rablerinin kendilerine verdikleriyle sevinerek cennetlerde ve nimet içindedirler. (Zira) Rableri onları, cehennem azabından korumuştur.

19-20- Onlara: Yaptıklarınıza karşılık sıra sıra dizilmiş koltuklara yaslanarak âfiyetle yeyin, için (denilir). Ayrıca biz onları, ceylan gözlü hûrilerle evlendirmişizdir.

21- İman eden ve soylarından gelenlerde, imanda kendilerine tâbi olanlar (var ya)! İşte biz, onların nesillerini de kendilerine kattık. Onların amellerinden de bir şey eksiltmedik. Herkes kazandıklarına karşı bir rehindir.

{Böylece imanlı baba ve onun imanlı zürriyeti, cennete birlikte girer. Bu Allah'ın ona, çocuklarıyla birlikte cennette yaşaması için verdiği bir lütuftur. Ahirette herkes, hayır ve şer ne yapmışsa karşılığını alacaktır. Kişi yaptığına ipotek edildiğine göre, iyi amelle gelen ipoteği çözer. Aksini yaparsa cezaya çarptırılır.}

22- Onlara canlarının istediği meyve ve etten bol bol verdik.

23- Orada karşılıklı kadeh tokuştururlar, ama burada (içki yüzünden) ne saçmalama vardır ne de günaha girme.

{Dünyada, ilk bakışta çekici gözüken içki âlemlerinin sonunda saçmalıklar, günahlar ve suçlar vardır. Cennet şarabı ise sarhoşluk değil, sürur ve mutluluk veren ilâhî bir ikramdır.}

24- Hizmetlerine verilmiş, (kabuğunda) saklı inci gibi gençler etraflarında dönüp dolaşırlar.

25- Cennettekiler birbirlerine dönüp sorarlar:

26- Derler ki: "Daha önce biz, aile çevremiz içinde bile (ilâhî azaptan) korkardık."

27- "Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azaptan korudu."

28- "Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur."

{Müfessirler, 24. âyette geçen "gılman" kelimesiyle ifade edilen ve hizmet için dolaşan gençlerin, kendilerinden önce ölen çocukları olduğu görüşüne yer vermişlerdir. Âyetlerden anlaşıldığına göre, cennet ehli birbirlerine durumlarını ve yaptıklarını sorarlar. Durumlarını anlatırken, dünyada âkıbetlerinden korku duyduklarını ve bu duygu içinde yaşadıklarını söylerler. Vücudun içine işleyen sıcak yel anlamına gelen "semûm"dan yani cehennem azabından kurtulduklarını ifade ederler. Çünkü bunlar, Allah'ı birleyerek ibadetlerine devam eden müminlerdir.}

Bölüm 2[değiştir]

29- (Resûlüm!) Sen öğüt ver. Rabbinin lütfuyla sen ne bir kâhinsin, ne de bir deli.

30- Yoksa onlar: (O,) bir şairdir; onun, zamanın felâketlerine uğramasını bekliyoruz mu diyorlar?

31- De ki: Bekleyin. Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim

Sayfa 524[değiştir]

32- Onlara akılları mı bunu emreder, yoksa onlar, azgın bir topluluk mudur?

33- Yahut "Onu kendisi uydurdu!" mu diyorlar? Hayır, onlar iman etmezler.

34- Eğer doğru iseler onun benzeri bir söz getirsinler.

35- Acaba onlar herhangi bir yaratıcı olmadan mı yaratıldılar? Yoksa kendileri mi yaratıcıdırlar?

36- Yoksa gökleri ve yeri onlar mı yarattılar? Hayır! Onlar bir türlü anlayıp inanmazlar.

37- Yahut Rabbinin hazineleri onların yanında mıdır? Ya da her şeye hakim olan kendileri midir?

38- Yoksa onların, üzerine çıkıp gizli sırları dinledikleri bir merdivenleri mi var? Öyleyse dinleyenleri, açık bir delil getirsinler.

{İnkârcılara, meleklerin sözlerini ve onlara vahyedileni dinlemek için bir merdivene mi sahip oldukları sorularak bunun cevabını vermeleri istenmektedir.}

39- Yoksa kızlar O'nun, oğullar da sizin mi?

40- Yoksa sen kendilerinden bir ücret istiyorsun da, bu yüzden onlar ağır bir borç altında eziliyorlar mı?

41- Yoksa gayba ait bilgiler kendi yanlarında da, onlar mı yazıyorlar?

42- Yahut bir tuzak mı kurmak istiyorlar? Asıl tuzağa düşecek olanlar, inkâr edenlerdir.

43- Veya onların Allah'tan başka bir ilâhı mı var? Allah, onların ortak koştukları şeylerden uzaktır.

44- Gökten düşen bir kütle görseler "Üst üste yığılmış bulutlardır" derler.

45- Artık çarpılacakları günlerine kavuşuncaya kadar onları kendi hallerine bırak.

{Çarpılacakları gün, ölüm veya birinci Sûr'un üfürülüşüdür.}

46- O gün planları kendilerine hiçbir fayda vermez ve yardım da görmezler.

47- Şüphesiz zulmedenlere, ondan başka da azap vardır. Fakat çokları bilmezler.

{Bu, ölümlerinden önce veya kabirde görecekleri azaptır. Nitekim dünyada kıtlıkla, savaşlarda mağlubiyetle ve benzeri şeylerle azabı tatmışlardır.}

48- Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen gözlerimizin önündesin. Kalktığın zaman da Rabbini hamd ile tesbih et.

49- Gecenin bir kısmında ve yıldızların batışından sonra da O'nu tesbih et.

{Âyette geçen ifadeler, akşam, yatsı ve sabah namazları biçiminde yorumlanmıştır. Bu vakitlerde namaz kılınması veya "Sübhânellahi ve bihamdihi" diyerek tesbihte bulunulması emredilmiştir.}

Önceki Sure: ZâriyâtKur'anNecm: Sonraki Sure

test