Risale:18. Mektup (Ayet-Hadis Mealleri): Revizyonlar arasındaki fark
("Kategori:Mektubat Ayet ve Hadis Mealleri ''Önceki Kısım: On Yedinci Mektup Ayet-Hadis Mealleri ← Ris..." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu) |
Değişiklik özeti yok |
||
4. satır: | 4. satır: | ||
=On Sekizinci Mektup= | =On Sekizinci Mektup= | ||
Onsekizinci Mektup, 1926-1934 yılları arasında Barla'da te'lif edilmiştir. | |||
<div id="">{{Arabi|بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ}} | |||
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla. | |||
<div id="">{{Arabi|وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِه۪}} | |||
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44) | |||
<div id="">{{Arabi|حَقَٓائِقُ الْاَشْيَٓاءِ ثَابِتَةٌ}} | |||
Varlıkların sabit birer hakikati vardır. (Ömer en-Nesefî, el-Akâid, 1) | |||
<div id="">{{Arabi|لَيْسَ كَمِثْلِهِ شَيْءٌ}} | |||
Onun benzeri hiçbir şey yoktur. (Şûrâ Sûresi, 42:11) | |||
<div id="">{{Arabi|لَا مَوْجُودَ اِلَّا هُوَ}} | |||
Ondan başka hiçbir mevcut yoktur. | |||
<div id="">{{Arabi|حَقَٓائِقُ الْاَشْيَٓاءِ ثَابِتَةٌ}} | |||
Varlıkların sabit birer hakikati vardır. (Ömer en-Nesefî, el-Akâid,1) | |||
<div id="">{{Arabi|سُبْحَانَكَ لَا عِلْمَ لَنَٓا اِلَّا مَا عَلَّمْتَنَٓا اِنَّكَ اَنْتَ الْعَل۪يمُ الْحَك۪يمُ}} | |||
Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Sensin. (Bakara Sûresi, 2:32) | |||
<div id="">{{Arabi|رَبَّنَا لَا تُزِغْ قُلُوبَنَا بَعْدَ اِذْ هَدَيْتَنَا وَهَبْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ رَحْمَةً اِنَّكَ اَنْتَ الْوَهَّابُ}} | |||
Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalblerimizi sapıklığa meylettirme. Yüce katından bize bir rahmet bağışla. Muhakkak ki veren Sensin, dua edip istediklerimizi bize bağışlayan Sensin. (Âl-i İmrân Sûresi, 3:8) | |||
<div id="">{{Arabi|اَللّٰهُمَّ صَلِّ وَ سَلِّمْ عَلٰى مَنْ اَرْسَلْتَهُ رَحْمَةً لِلْعَالَم۪ينَ وَ عَلٰٓى اٰلِهِ وَ صَحْبِهِ اَجْمَع۪ينَ}} | |||
Allahım! Âlemlere rahmet olarak gönderdiğin Efendimize ve bütün âl ve ashabına salât ve selâm et. | |||
<div id="">{{Arabi|فَعَّالٌ لِمَا يُر۪يدُ}} | |||
O dilediğini dilediği gibi yapar. (Burûc Sûresi, 85:16; Hûd Sûresi, 11:107) | |||
<div id="">{{Arabi|كُلَّ يَوْمٍ هُوَ ف۪ى شَاْنٍ}} | |||
O her an bir tasarruftadır. (Rahmân Sûresi, 55:29) | |||
<div id="">{{Arabi|وَلِلّٰهِ الْمَثَلُ الْاَعْلٰى}} | |||
En yüce misaller Allah içindir. (Nahl Sûresi, 16:60) | |||
<div id="">{{Arabi|قُلِ اللّٰهُ ثُمَّ ذَرْهُمْ ف۪ى خَوْضِهِمْ يَلْعَبُونَ}} | |||
Sen 'Allah' de, sonra da bırak onları, daldıkları batakta oynayıp dursunlar. (En'âm Sûresi, 6:91) | |||
<div id="">{{Arabi|رَبَّنَا لَا تُزِغْ قُلُوبَنَا بَعْدَ اِذْ هَدَيْتَنَا وَهَبْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ رَحْمَةً اِنَّكَ اَنْتَ الْوَهَّابُ}} | |||
Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalblerimizi sapıklığa meylettirme. Yüce katından bize bir rahmet bağışla. Muhakkak ki veren Sensin, dua edip istediklerimizi bize bağışlayan Sensin. (Âl-i İmrân Sûresi, 3:8) | |||
<div id="">{{Arabi|اَللّٰهُمَّ صَلِّ وَ سَلِّمْ عَلٰى كَاشِفِ طِلْسِمِ كَائِنَاتِكَ بِعَدَدِ ذَرَّاتِ الْمَوْجُودَاتِ وَ عَلٰٓى اٰلِه۪ وَ صَحْبِه۪ مَا دَامَ الْاَرْضُ وَ السَّمٰوَاتُ}} | |||
Allahım! Kâinatın tılsımını bizlere açan Efendimize ve âl ve ashabına, yer ve gökler devam ettikçe, mevcudatın zerreleri adedince salât ve selâm et. | |||
<div id="">{{Arabi|اَلْبَاق۪ى هُوَ الْبَاق۪ى}} | |||
Bâkî olan sadece Odur. | |||
17.26, 26 Nisan 2021 tarihindeki hâli
Önceki Kısım: On Yedinci Mektup Ayet-Hadis Mealleri ← Mektubat Ayet-Hadis Mealleri → On Dokuzuncu Mektup Ayet-Hadis Mealleri: Sonraki Kısım
On Sekizinci Mektup[değiştir]
Onsekizinci Mektup, 1926-1934 yılları arasında Barla'da te'lif edilmiştir.
Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah'ın adıyla.
Hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin. (İsrâ Sûresi, 17:44)
Varlıkların sabit birer hakikati vardır. (Ömer en-Nesefî, el-Akâid, 1)
Onun benzeri hiçbir şey yoktur. (Şûrâ Sûresi, 42:11)
Ondan başka hiçbir mevcut yoktur.
Varlıkların sabit birer hakikati vardır. (Ömer en-Nesefî, el-Akâid,1)
Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Sensin. (Bakara Sûresi, 2:32)
Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalblerimizi sapıklığa meylettirme. Yüce katından bize bir rahmet bağışla. Muhakkak ki veren Sensin, dua edip istediklerimizi bize bağışlayan Sensin. (Âl-i İmrân Sûresi, 3:8)
Allahım! Âlemlere rahmet olarak gönderdiğin Efendimize ve bütün âl ve ashabına salât ve selâm et.
O dilediğini dilediği gibi yapar. (Burûc Sûresi, 85:16; Hûd Sûresi, 11:107)
O her an bir tasarruftadır. (Rahmân Sûresi, 55:29)
En yüce misaller Allah içindir. (Nahl Sûresi, 16:60)
Sen 'Allah' de, sonra da bırak onları, daldıkları batakta oynayıp dursunlar. (En'âm Sûresi, 6:91)
Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalblerimizi sapıklığa meylettirme. Yüce katından bize bir rahmet bağışla. Muhakkak ki veren Sensin, dua edip istediklerimizi bize bağışlayan Sensin. (Âl-i İmrân Sûresi, 3:8)
Allahım! Kâinatın tılsımını bizlere açan Efendimize ve âl ve ashabına, yer ve gökler devam ettikçe, mevcudatın zerreleri adedince salât ve selâm et.
Bâkî olan sadece Odur.
Önceki Kısım: On Yedinci Mektup Ayet-Hadis Mealleri ← Mektubat Ayet-Hadis Mealleri → On Dokuzuncu Mektup Ayet-Hadis Mealleri: Sonraki Kısım