Al-i İmran Suresi
Önceki Sure: Bakara ← Kur'ân → Nisâ: Sonraki Sure
Bu sureyi Âl-i İmrân suresi okuma sayfasında mealiyle beraber okuyabilirsiniz
Âl-i İmrân (ال عمران) Suresi Kur'ân-ı Kerim'in 3. suresi olup Bakara ve Nisâ sureleri arasında yer alır. İsmini 34.-37. âyetlerde bahsi geçen ve Hz. Meryem'in babasının mensup olduğu İmrân ailesinden almıştır. Bakara sûresinde genellikle ulûhiyyet, bu sûrede ise peygamberlik üzerinde durulmuştur.
Kur'an'da içinde tüm harflerin geçtiği 2 ayetten biri (Al-i İmran 154) bu surededir.[1]
Risale-i Nur'da Âl-i İmran Suresi ve ayetleri hakkındaki dersler:
- Kur'an'ın en kısa suresi olan Kevser suresinin harflerinin ebcedi makamı 3.000 küsur olduğu gibi Yasin, Furkan, Fatır, Sebe, Saffat, Sad, Ra'd, Rum, Zuhruf, Şura ve İbrahim, Al-i İmran ve Nisa surelerinin harf sayıları ile Bakara suresinin örfi kelime sayısı da 3.000 küsur eder.
- Al-i İmran suresinin 6. ayetinde geçen "Rahimlerde sizi dilediği gibi şekillendiren O'dur." mealindeki ayetin izahına dair suretlerin açılması hakkında 7. Şua'da bir bahis vardır.
- Al-i İmran suresinin 13. ayetinde Kur'an'ın müteşabihatının yanlış teviller ile tahrif edildiği ve Kur’an aleyhindeki şüphelerin yayıldığı bu dönemde mücahede meydanına atılan Risale-i Nur müellifi ve talebelerine işaretler vardır.
- Al-i İmran suresinin 18. ayetini izah ederken Bediüzzaman Fatiha'da gaibane medh ü sena ile bir huzur gelip اِيَّاكَ hitabına çıkılması gibi biz dahi aradığımızı aradığımızdan sormalıyız ve Yaratııcımızı isim ve sıfatlarıyla tanımalıyız der. Ayrıca, bir talebesi bu ayette bu zamanda vahdaniyeti mükemmel ispat eden Risale-i Nur'a ve onun müellifine işaretler keşfetmiştir.
- "Allah nezdinde hak din İslâm'dır" mealindeki Al-i İmran suresinin 19. ayeti 8. Söz'de izah edilmiştir.
- Al-i İmran suresinin 26. ayetinde 26 قُلِ اللّٰهُمَّ مَالِكَ الْمُلْكِ 25. söz bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin 30. ayetinde 30 şefkat tokatları 10 lema bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin 31. ayetinde 31 - 11. lema bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin 36. ayetinde 36 وَ لَيْسَ الذَّكَرُ كَالْاُنْثٰى bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin 49. ayetinde 49 - hz.isa mucize 20. söz bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin 61. ve 93. ayetlerinde - mütemadiyen onların başına vurduğu halde, hiç Yahudi bir âlim veya Nasrani bir kıssîs, onun bir yanlışını gösteremedi. bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin 64. ayetinde 64 - ehlel kitap ehlel mektep- 25. söz bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin 154. ayetinde 154 Al-i İmran 154 tüm harflerin geçtiği 2 ayetten biri bir bahis vardır(25. Söz)
- Al-i İmran suresinin 173. ayetinde 173 akşam yatsı arası 173 Hasbunallahi ve ni'mel vekil 173 bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin 174. ayetinde 174 akşam yatsı arası bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin 185. ayetinde 185 وَمَا الْحَيٰوةُ الدُّنْيَٓا اِلَّا مَتَاعُ الْغُرُورِ 14. söz bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin . ayetinde 185 كُلُّ نَفْسٍ ذَٓائِقَةُ الْمَوْتِ rabıtayı mevt 21 lema bir bahis vardır
- Al-i İmran suresinin 188. ayetinde 188 - 18. söz bir bahis vardır
Bilgiler[değiştir]
İsminin Anlamı ve Kaynağı: Âl-i İmrân, Hz. Meryem'in babasının mensup olduğu İmrân ailesi anlamına gelir ve sure ismini 34.-37. âyetlerde bahsi geçen İmrân ailesinden almıştır.
Diğer İsimleri: Zehrâ (parlak beyaz, nurlu) (İkinci sûre olan Bakara ile birlikte bu iki sûreye “Zehrâveyn” veya “Zehrâvân” denilmiştir), Emân, Kenz, Tayyibe
Kur'ân'daki Sırası: 3
Kur'ân'daki Yeri: 3. cüz, 49. sayfa
Mekkî/Medenî: Medenî[1]
Nuzül (İnme) Sırası: 89
Kendisinden Önce Nazil Olan Sure: Enfâl
Kendisinden Sonra Nazil Olan Sure: Ahzâb
Nuzülü (İnme) Hakkındaki Bilgiler: Hicretin 3. yılında Uhud Savaşı’ndan sonra nâzil olmaya başlayan sûrenin tamamlanması muhtemelen hicretin 9. yılına kadar sürmüştür. Medenî surelerin ikincisi veya üçüncüsüdür.[1]
Uzunluğu: 26,7 sayfa
Ayet Sayısı: 200
Satır Sayısı: 401
Kelime Sayısı: 3.460[2], 3.503[3]
Harf Sayısı: 14.525[4], 15.336[5]
Fasıla Harfleri: Elif, Be, Dal, Ra, Tı, Kaf, Lam, Mim ve Nun
Bölüm (Ayn Durakları) Sayısı: 21 (Türkiye'deki Kur'anlarda), 20[6]
Secde Ayeti: -
Allah lafzı sayısı (Besmele hariç): 209
Rahman ismi sayısı (Besmele hariç): -
Rahim ismi sayısı (Besmele hariç): 3
Rab ismi sayısı: 38
İçinde Kur'an kelimesi geçen ayetler: -
Hizb-ül Kur'an'da Geçen Ayetler Listesi: Al-i İmran Suresindeki Hizb-ül Kur'an Ayetleri (40 ayet)
Bu ayetleri okumak için: Hizb-i Azam-ı Kur'an, Al-i İmran Kısmı
Münâcât-ül Kur'an'da İktibas Edilen Ayetler: 3., 5., 6., 26., 27., 33., 129., 134. ve 195. ayetler (9 ayet)
Risale-i Nur'da Geçen Ayet Sayısı: 39 (Bkz. Al-i İmran Suresinin Risale-i Nur'da Geçen Ayetleri)
(Not: Al-i İmran 146'dan bir ifade iktibas suretinde geçer)
Risale-i Nur'da Tamamı Geçen Ayetler: 5., 6., 8., 9., 18., 30., 138., 173. ve 188. ayetler (Toplam 9 ayet)
Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]
Bakara'daki Gaybi İşaretler, Tevafuklar ve Ebced[değiştir]
Lafzullah (Allah Lafzı)[değiştir]
Sureler itibarıyladır. Onun dahi çok nükteleri var. Bir intizam, bir kasd ve bir iradeyi gösterir bir tarzda tevafukatı vardır.
Sure-i Bakara’da, âyâtın adediyle lafz-ı Celal’in adedi birdir. Fark dörttür ki Allah lafzı yerinde dört Hû lafzı var. Mesela, Lâ İlahe İllâ Hû’daki Hû gibi. Onunla muvafakat tamam olur.
Âl-i İmran’da yine âyâtıyla lafz-ı Celal tevafuktadır, müsavidirler. Yalnız lafz-ı Celal, iki yüz dokuzdur, âyet iki yüzdür. Fark dokuzdur. Böyle meziyat-ı kelâmiyede ve belâgat nüktelerinde küçük farklar zarar vermez, takribî tevafukat kâfidir.
Sure-i Nisa, Maide, En’am üçünün mecmu-u âyetleri, mecmuundaki lafz-ı Celal’in adedine tevafuktadır. Âyetlerin adedi dört yüz altmış dört, lafz-ı Celal’in adedi dört yüz altmış bir; Bismillah’taki lafzullah ile beraber tam tevafuktadır.
Hem mesela, baştaki beş surenin lafz-ı Celal adedi; Sure-i A’raf, Enfal, Tevbe, Yunus, Hud’daki lafz-ı Celal adedinin iki mislidir. Demek bu âhirdeki beş, evvelki beşin nısfıdır. Sonra gelen Sure-i Yusuf, Ra’d, İbrahim, Hicr, Nahl surelerindeki lafz-ı Celal adedi, o nısfın nısfıdır. Sonra Sure-i İsra, Kehf, Meryem, Tâhâ, Enbiya, Hac (Hâşiye[7]) o nısfın nısfının nısfıdır. Sonra gelen beşer beşer, takriben o nisbetle gidiyor; yalnız bazı küsuratla fark var. Öyle farklar, böyle makam-ı hitabîde zarar vermez. Mesela, bir kısım yüz yirmi bir, bir kısmı yüz yirmi beş, bir kısmı yüz elli dört, bir kısmı yüz elli dokuzdur.
Sonra Sure-i Zuhruf’tan başlayan beş sure, o nısf-ı nısf-ı nısfın nısfına iniyor. Sure-i Necm’den başlayan beş, o nısf-ı nısf-ı nısf-ı nısfın nısfıdır fakat takribîdir. Küçük küsuratın farkları, böyle makamat-ı hitabiyede zarar vermez. Sonra gelen küçük beşler içinde, üç beşlerin yalnız üçer adet lafz-ı Celal’i var.
İşte bu vaziyet gösteriyor ki lafz-ı Celal’in adedine tesadüf karışmamış, bir hikmet ve intizam ile adetleri tayin edilmiş.
İkinci Lafza-i Celal'in sırr-ı tevafuku şudur ki: Yirmi Dokuzuncu Mektub'un Dördüncü Kısmı'nda ve ayrı bir listede ispat ve beyan edildiği gibi, Lafza-i Celal ve kısmen Lafz-ı Rab ile beraber surelerin âyetleriyle gayet latîf bir münasebet-i adediye ile bir nevi tevafuk var. Ezcümle: Sure-i El-Bakara'nın âyetiyle Lafz-ı Celal'ın adedi tevafuk ediyor. Sure-i Âl-i İmran hâkeza. Sonra acib bir nisbet-i adediye ile tâ nihayete kadar nısf-ı nısfa ve yarının yarısının yarısına ve hâkeza bir münasebetle gidiyor.
İkincisi, Lafza-i Celal, surelerin âyâtıyla tevafukudur.
Ezcümle: Suretü'l-Bakara'nın âyâtıyla Lafza-i Celal tevafuk ettiği gibi, Sure-i Âl-i İmran dahi yine Lafza-i Celal ile âyetleri tam tevafuktadır. Sonra acib bir nisbet-i adediye ile surelerin beşer beşer kısım olup nısıf nısıf nısıf gibi bir nisbetle Lafza-i Celal muntazaman bulunuyor.
Hem Lafzullah'ın tekrarındaki nisbet-i adediyesi pek hayret verici bir tarzdadır. Ezcümle:
Sure-i El-Bakara'da Lafzullah iki yüz seksen iki (282), âyetleri iki yüz seksen altıdır (286). Dört adet farkları var. Dört yerde Lafzullah yerinde dört Hüve var. Demek Lafzullah'ın adedi, âyetleriyle tam tevafuk ediyor.
Hem Sure-i Âl-i İmran'da Lafzullah iki yüz dokuz (209), âyetleri iki yüzdür (200). Demek âyetten dokuz fazla kalır, El-Bakara'daki noksanı tekmil eder. İki surenin âyetleriyle Lafzullah'ın adedi tam tevafuktadır. Zehraveyn nam-ı âlîsiyle tabir edilen iki sure-i muazzamada Lafzullah'ın tekrar ve tevafuku, azîm bir nükteyi gösterir.
Kelime Sayısı[değiştir]
Nasıl ki Sure-i Kevser'in hurufatı, ebcedî makamı üç bin adet olmakla:
- Hem Sure-i Yâsin'ın üç bin adet hurufuna
- hem Sure-i Furkan'ın üç bin adet hurufuna
- hem Sure-i Fâtır'ın üç bin adet hurufuna
- hem Sure-i Sebe'in üç bin adet hurufuna
- hem Sure-i Ve's-sâffât'ın üç bin adet hurufuna
- hem Sure-i Sâd'ın üç bin adet hurufuna
- hem Sure-i Ra'd'ın üç bin adet hurufuna
- hem Sure-i Er-Rum'un üç bin adet hurufuna
- hem Sure-i Zuhruf'un üç bin adet hurufuna
- hem Sure-i Şûra'nın üç bin adet hurufuna
- hem Sure-i İbrahim'in üç bin adet hurufuna tevafuku ve o on bir surenin birbiriyle muvafakatı ve mutabakatı bilbedahe tesadüf işi olamaz.
Aynen öyle de Sure-i Kevser'in en kısa sure olmakla beraber hurufunun makam-ı ebcedîsi olan üç bin adet ile;
- En uzun sure olan El-Bakara örfî kelimatının üç bin adedine...
- Hem Sure-i Âl-i İmran kelimatının üç bin adedine...
- Hem Sure-i Nisa kelimatının üç bin adedine muvafakatı...
Elbette kör tesadüfün işi değil ve rastgele şuursuz ittifakî bir vaziyet olamaz.
Yine Kenzü'l-Arş Duası'nın feyzinden gelen ikinci nükte-i tevafukiyedir. Bu nükteden numune için üç misal:
Birincisi: Suver-i Kur'aniyenin aded-i hurufatı 3000'de tevafukatı pek hârika ve mu'cizanedir.
Mesela: En kısa sure olan Sure-i Kevser'in hurufatı ebcedî makamı 3000 olmakla; hem Sure-i Yâsin'in 3000 aded-i hurufuna, hem Sure-i Furkan'ın 3000, hem Sure-i Fâtır'ın 3000, hem Sure-i Ve's-sâffât'ın 3000, hem Sure-i Sad'ın 3000, hem Ra'd'ın 3000, hem Er-Rum'un 3000, hem Ez-Zuhruf'un 3000, hem Sure-i Şûra'nın 3000, hem İbrahim'in 3000, bu surelerin 3000 hurufatına tevafuku ve 11 surenin bu 3000'de birbiriyle muvafakatı ve mutabakatı bilbedahe tesadüf işi olamaz. Belki i'caz-ı Kur'an'ın bir şu'lesidir ki, hurufata serpilmesidir ve yaldızlamasıdır.
Hem en kısa sure olan Sure-i Kevser hurufunun makam-ı ebcedîsi olan 3000 adediyle, en uzun sure olan El-Bakara'nın örfî yani kelâm hükmündeki kelimatının 3000 adedine ve Âl-i İmran'ın hakiki kelimatının 3000 adedine ve Sure-i Nisa kelimatının 3000 adedine tevafuku elbette kör tesadüfün işi değil ve rastgele ve şuursuz ve ittifakî bir vaziyet olamaz. Belki sırr-ı i'cazın bir cilvesinin şuaı ile bir intizamdır. Böyle büyük tevafukatta küçük küsurat münasebat-ı tevafukiyeyi bozmadığından nazara alınmadı.
Hizb-ül Kur'an[değiştir]
Risale-i Nur’un iki parlak ve kudsî istinad noktası ve âb-ı hayat çeşmesi olan شَهِدَ اللّٰهُ اَنَّهُ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَ وَالْمَلٰٓئِكَةُ … الخ âyetiyle قُلِ اللّٰهُمَّ مَالِكَ الْمُلْكِ … الخ âyeti, her nasılsa sehven Sure-i Âl-i İmran’dan alınan âyetlerde yazılmamışlar. O iki âyeti de yazıp içine koyunuz.
Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler[değiştir]
İlgili Resimler/Fotoğraflar[değiştir]
İlgili Maddeler[değiştir]
- Bakara Suresi: Al-i İmran suresiyle birlikte Zehrâvân veya Zehrâveyn adı verilen ve Kur'an'da Al-i İmran suresinden önce gelen sure.
- Huruf-u Mukattaa: Kur’an’da Al-i İmran dahil 29 sûrenin başında yer alan ve isimleriyle telaffuz edilen harflerin ortak adı.
İlgili Kategoriler/Sayfalar[değiştir]
- Al-i İmran Suresindeki Hizb-ül Kur'an Ayetleri
- Elif Lam Mim İle Başlayan Sureler
- Al-i İmran Suresinin Risale-i Nur'da Geçen Ayetleri
- Al-i İmran Suresinin Münacat-ül Kur'an'da İktibas Edilen Ayetleri
Kaynakça[değiştir]
- ↑ 1,0 1,1 1,2 https://islamansiklopedisi.org.tr/al-i-imran-suresi
- ↑ https://nurpedia.org/wiki/Risale:29._Mektubun_8._K%C4%B1sm%C4%B1_(Rumuzat-%C4%B1_Semaniye)#Birinci_Par%C3%A7as%C4%B1
- ↑ https://en.wikipedia.org/wiki/Al_Imran
- ↑ https://nurpedia.org/wiki/Risale:29._Mektubun_8._K%C4%B1sm%C4%B1_(Rumuzat-%C4%B1_Semaniye)#Birinci_Par%C3%A7as%C4%B1
- ↑ https://en.wikipedia.org/wiki/Al_Imran
- ↑ https://en.wikipedia.org/wiki/Al_Imran
- ↑ Bu beşer taksimat üzere bir sır inkişaf etmişti. Hiçbirimizin haberi olmadan şurada altı sure kaydolmuş. Şüphemiz kalmadı ki gaibden, ihtiyarımızın haricinde altıncısı girmiş; tâ bu nısfiyet sırr-ı mühimmi kaybolmasın.