Al-i İmran Suresi: Revizyonlar arasındaki fark

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
1. satır: 1. satır:
[[Kategori:Sureler Hakkında Bilgiler]]
[[Kategori:Sureler Hakkında Bilgiler]]
[[Kategori:Sure Numarası ile Cüz Numarası Aynı Olan Sureler]]
[[Kategori:Sure Numarası ile Cüz Numarası Aynı Olan Sureler]]
[[Kategori:Eksik]]
[[Kategori:Elif Lam Mim İle Başlayan Sureler]]
''Önceki Sure: [[Bakara Suresi|Bakara]] ← [[Kur'an|Kur'ân]] → [[Nisa Suresi|Nisâ]]: Sonraki Sure''
''Önceki Sure: [[Bakara Suresi|Bakara]] ← [[Kur'an|Kur'ân]] → [[Nisa Suresi|Nisâ]]: Sonraki Sure''


''Âl-i İmrân suresini [[Kuran:Al-i İmran|Âl-i İmrân suresi okuma sayfasında]] mealiyle beraber okuyabilirsiniz''
''Bu sureyi [[Kuran:Al-i İmran|Âl-i İmrân suresi okuma sayfasında]] mealiyle beraber okuyabilirsiniz''


'''Âl-i İmrân ({{Arabi|ال عمران}}) Suresi''' Kur'ân-ı Kerim'in 3. suresi olup Bakara ve Nisâ sureleri arasında yer alır.
'''Âl-i İmrân ({{Arabi|ال عمران}}) Suresi''' Kur'ân-ı Kerim'in 3. suresi olup Bakara ve Nisâ sureleri arasında yer alır. İsmini 34.-37. âyetlerde bahsi geçen ve Hz. Meryem'in babasının mensup olduğu İmrân ailesinden almıştır. Bakara sûresinde genellikle ulûhiyyet, bu sûrede ise peygamberlik üzerinde durulmuştur.
 
Al-i İmran 154 tüm harflerin geçtiği 2 ayetten biri
Hasbunallahi ve ni'mel vekil 173
şehidallahi 18
 
 
<ref name='a'>https://islamansiklopedisi.org.tr/al-i-imran-suresi</ref>
 
Risale-i Nur'da Âl-i İmran Suresi ve ayetleri hakkındaki dersler:
 
 
*
* Kur'an'ın en kısa suresi olan Kevser suresinin harflerinin ebcedi makamı 3.000 küsur olduğu gibi Yasin, Furkan, Fatır, Sebe, Saffat, Sad, Ra'd, Rum, Zuhruf, Şura ve İbrahim, Al-i İmran ve Nisa surelerinin harf sayıları ile Bakara suresinin örfi kelime sayısı da 3.000 küsur eder.
*


==Bilgiler==
==Bilgiler==


'''İsminin Anlamı ve Kaynağı:''' Âl-i İmrân, Hz.Meryem'in babasının mensup olduğu İmrân ailesi anlamına gelir ve sure ismini 34-37. âyetlerde bahsi geçen İmrân ailesinden almıştır.
'''İsminin Anlamı ve Kaynağı:''' Âl-i İmrân, Hz. Meryem'in babasının mensup olduğu İmrân ailesi anlamına gelir ve sure ismini 34.-37. âyetlerde bahsi geçen İmrân ailesinden almıştır.


'''Diğer İsimleri:'''
'''Diğer İsimleri:''' Zehrâ (parlak beyaz, nurlu) (İkinci sûre olan Bakara ile birlikte bu iki sûreye “Zehrâveyn” veya “Zehrâvân” denilmiştir), Emân, Kenz, Tayyibe


'''Kur'ân'daki Sırası:''' 3
'''Kur'ân'daki Sırası:'''  


'''Kur'ân'daki Yeri:''' [[Kuran:Al-i İmran|3. cüz, 49. sayfa]]
'''Kur'ân'daki Yeri:''' [[Kuran:Al-i İmran|3. cüz, 49. sayfa]]
'''Mekkî/Medenî:''' Medenî<ref name='a' />


'''Nuzül (İnme) Sırası:'''  
'''Nuzül (İnme) Sırası:'''  
'''Kendisinden Önce Nazil Olan Sure:''' [[Suresi|Suresi]]
'''Kendisinden Sonra Nazil Olan Sure:''' [[Suresi|Suresi]]
'''Nuzülü (İnme) Hakkındaki Bilgiler:''' Hicretin 3. yılında Uhud Savaşı’ndan sonra nâzil olmaya başlayan sûrenin tamamlanması muhtemelen hicretin 9. yılına kadar sürmüştür. Medenî surelerin ikincisi veya üçüncüsüdür.<ref name='a' />


'''Uzunluğu:'''  sayfa
'''Uzunluğu:'''  sayfa


'''Ayet Sayısı:'''  
'''Ayet Sayısı:''' 200
 
'''Satır Sayısı:'''  


'''Kelime Sayısı:'''  
'''Kelime Sayısı:''' 3.460<ref>https://nurpedia.org/wiki/Risale:29._Mektubun_8._K%C4%B1sm%C4%B1_(Rumuzat-%C4%B1_Semaniye)#Birinci_Par%C3%A7as%C4%B1</ref>, 3.503<ref>https://en.wikipedia.org/wiki/Al_Imran</ref>


'''Harf Sayısı:'''  
'''Harf Sayısı:''' 14.525<ref>https://nurpedia.org/wiki/Risale:29._Mektubun_8._K%C4%B1sm%C4%B1_(Rumuzat-%C4%B1_Semaniye)#Birinci_Par%C3%A7as%C4%B1</ref>, 15.336<ref>https://en.wikipedia.org/wiki/Al_Imran</ref>


'''Fasılaları:'''  harfleri
'''Fasıla Harfleri:''' Elif, Be, Dal, Ra, Tı, Kaf, Lam, Mim ve Nun  


'''Bölüm (Ayn Durakları) Sayısı:'''  
'''Bölüm (Ayn Durakları) Sayısı:''' 21 (Türkiye'deki Kur'anlarda), 20<ref>https://en.wikipedia.org/wiki/Al_Imran</ref>


'''Secde Ayeti:'''  
'''Secde Ayeti:''' -


'''Allah lafzı sayısı:'''  
'''Allah lafzı sayısı:'''  
40. satır: 64. satır:
'''Rahim ismi sayısı:'''  
'''Rahim ismi sayısı:'''  


'''Rab ismi sayısı:'''
'''Rab ismi sayısı:'''  


'''Kur'an kelimesi sayısı:'''  
'''İçinde Kur'an kelimesi geçen ayetler:''' ([[Bakara 185]])


'''Rasul kelimesi sayısı:'''  
'''[[Hizb-i_Azam-ı Kur'an|Hizb-ül Kur'an]]'da Geçen Ayetler Listesi:''' [[:Kategori:Bakara_Suresindeki_Hizb-ül_Kur%27an_Ayetleri|Bakara Suresindeki Hizb-ül Kur'an Ayetleri (17 ayet)]]


'''[[Hizb-i_Azam-ı Kur'an|Hizb-ül Kur'an]]'da Geçen Ayetleri:'''
Bu ayetleri okumak için: [[Risale:Hizb-i_Azam-ı_Kur%27anî#2._Bakara|Hizb-i Azam-ı Kur'an, Bakara Kısmı]]


'''[[Münacat-ül Kur'an|Münâcât-ül Kur'an]]'da İlgili Kısım:'''  
'''[[Münacat-ül Kur'an|Münâcât-ül Kur'an]]'da İktibas Edilen Ayetler:''' [[Risale:Münacat-ül_Kur%27an_(Hizb-ül_Hakaik)#Bakara_Suresi|22., 29., 31., 116-117., 222. ve 255. ayetler (7 ayet)]]
 
'''Risale-i Nur'da Geçen Ayet Sayısı:''' 97 (Bkz. [[:Kategori:Bakara Suresinin Risale-i Nur'da Geçen Ayetleri|Bakara Suresinin Risale-i Nur'da Geçen Ayetleri]])
 
(Not: Al-i İmran 146'dan bir ifade iktibas suretinde geçer)
 
'''Risale-i Nur'da Tamamı Geçen Ayetler:''' ayetler (Toplam 38 ayet)


==Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği==
==Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği==
Sureler itibarıyladır. Onun dahi çok nükteleri var. Bir intizam, bir kasd ve bir iradeyi gösterir bir tarzda tevafukatı vardır.
[[Sure-i Bakara]]’da, âyâtın adediyle lafz-ı Celal’in adedi birdir. Fark dörttür ki Allah lafzı yerinde dört Hû lafzı var. Mesela, Lâ İlahe İllâ Hû’daki Hû gibi. Onunla muvafakat tamam olur.
Âl-i İmran’da yine âyâtıyla lafz-ı Celal tevafuktadır, müsavidirler. Yalnız lafz-ı Celal, iki yüz dokuzdur, âyet iki yüzdür. Fark dokuzdur. Böyle meziyat-ı kelâmiyede ve belâgat nüktelerinde küçük farklar zarar vermez, takribî tevafukat kâfidir.
Sure-i Nisa, Maide, En’am üçünün mecmu-u âyetleri, mecmuundaki lafz-ı Celal’in adedine tevafuktadır. Âyetlerin adedi dört yüz altmış dört, lafz-ı Celal’in adedi dört yüz altmış bir; Bismillah’taki lafzullah ile beraber tam tevafuktadır.
Hem mesela, baştaki beş surenin lafz-ı Celal adedi; Sure-i A’raf, Enfal, Tevbe, Yunus, Hud’daki lafz-ı Celal adedinin iki mislidir. Demek bu âhirdeki beş, evvelki beşin nısfıdır. Sonra gelen Sure-i Yusuf, Ra’d, İbrahim, Hicr, Nahl surelerindeki lafz-ı Celal adedi, o nısfın nısfıdır. Sonra Sure-i İsra, Kehf, Meryem, Tâhâ, Enbiya, Hac (Hâşiye<ref>Bu beşer taksimat üzere bir sır inkişaf etmişti. Hiçbirimizin haberi olmadan şurada altı sure kaydolmuş. Şüphemiz kalmadı ki gaibden, ihtiyarımızın haricinde altıncısı girmiş; tâ bu nısfiyet sırr-ı mühimmi kaybolmasın.</ref>) o nısfın nısfının nısfıdır. Sonra gelen beşer beşer, takriben o nisbetle gidiyor; yalnız bazı küsuratla fark var. Öyle farklar, böyle makam-ı hitabîde zarar vermez. Mesela, bir kısım yüz yirmi bir, bir kısmı yüz yirmi beş, bir kısmı yüz elli dört, bir kısmı yüz elli dokuzdur.
Sonra Sure-i Zuhruf’tan başlayan beş sure, o nısf-ı nısf-ı nısfın nısfına iniyor. Sure-i Necm’den başlayan beş, o nısf-ı nısf-ı nısf-ı nısfın nısfıdır fakat takribîdir. Küçük küsuratın farkları, böyle makamat-ı hitabiyede zarar vermez. Sonra gelen küçük beşler içinde, üç beşlerin yalnız üçer adet lafz-ı Celal’i var.
İşte bu vaziyet gösteriyor ki lafz-ı Celal’in adedine tesadüf karışmamış, bir hikmet ve intizam ile adetleri tayin edilmiş.
([[Risale:29._Mektup#İkinci_Nükte_3|29. Mektup]])
----
----
İkinci Lafza-i Celal'in sırr-ı tevafuku şudur ki: Yirmi Dokuzuncu Mektub'un Dördüncü Kısmı'nda ve ayrı bir listede ispat ve beyan edildiği gibi, Lafza-i Celal ve kısmen Lafz-ı Rab ile beraber surelerin âyetleriyle gayet latîf bir münasebet-i adediye ile bir nevi tevafuk var. Ezcümle: [[Bakara Suresi|Sure-i El-Bakara]]'nın âyetiyle Lafz-ı Celal'ın adedi tevafuk ediyor. Sure-i Âl-i İmran hâkeza. Sonra acib bir nisbet-i adediye ile tâ nihayete kadar nısf-ı nısfa ve yarının yarısının yarısına ve hâkeza bir münasebetle gidiyor.
([[Risale:29._Mektubun_8._Kısmı_(Rumuzat-ı_Semaniye)#Yedinci_Remzin_İkinci_Parçası|Rumuzat-ı Semaniye]])
----
İkincisi, Lafza-i Celal, surelerin âyâtıyla tevafukudur.
Ezcümle: [[Bakara Suresi|Suretü'l-Bakara]]'nın âyâtıyla Lafza-i Celal tevafuk ettiği gibi, Sure-i Âl-i İmran dahi yine Lafza-i Celal ile âyetleri tam tevafuktadır. Sonra acib bir nisbet-i adediye ile surelerin beşer beşer kısım olup nısıf nısıf nısıf gibi bir nisbetle Lafza-i Celal muntazaman bulunuyor.
([[Risale:Rumuzat-ı_Semaniye_Fihristi#İKİNCİ_PARÇASI|Rumuzat-ı Semaniye]])
----
Hem Lafzullah'ın tekrarındaki nisbet-i adediyesi pek hayret verici bir tarzdadır. Ezcümle:
[[Bakara Suresi|Sure-i El-Bakara]]'da Lafzullah iki yüz seksen iki (282), âyetleri iki yüz seksen altıdır (286). Dört adet farkları var. Dört yerde Lafzullah yerinde dört Hüve var. Demek Lafzullah'ın adedi, âyetleriyle tam tevafuk ediyor.
Hem Sure-i Âl-i İmran'da Lafzullah iki yüz dokuz (209), âyetleri iki yüzdür (200). Demek âyetten dokuz fazla kalır, El-Bakara'daki noksanı tekmil eder. İki surenin âyetleriyle Lafzullah'ın adedi tam tevafuktadır. [[Zehraveyn (Tavzih)|Zehraveyn]] nam-ı âlîsiyle tabir edilen iki sure-i muazzamada Lafzullah'ın tekrar ve tevafuku, azîm bir nükteyi gösterir.
([[Risale:29._Mektubun_3._Kısmı#SEKİZİNCİ_MESELE|Rumuzat-ı Semaniye]])
----
Nasıl ki Sure-i Kevser'in hurufatı, ebcedî makamı üç bin adet olmakla:
*Hem Sure-i Yâsin'ın üç bin adet hurufuna
*hem Sure-i Furkan'ın üç bin adet hurufuna
*hem Sure-i Fâtır'ın üç bin adet hurufuna
*hem Sure-i Sebe'in üç bin adet hurufuna
*hem Sure-i Ve's-sâffât'ın üç bin adet hurufuna
*hem Sure-i Sâd'ın üç bin adet hurufuna
*hem Sure-i Ra'd'ın üç bin adet hurufuna
*hem Sure-i Er-Rum'un üç bin adet hurufuna
*hem Sure-i Zuhruf'un üç bin adet hurufuna
*hem Sure-i Şûra'nın üç bin adet hurufuna
*hem Sure-i İbrahim'in üç bin adet hurufuna tevafuku ve o on bir surenin birbiriyle muvafakatı ve mutabakatı bilbedahe tesadüf işi olamaz.
Aynen öyle de Sure-i Kevser'in en kısa sure olmakla beraber hurufunun makam-ı ebcedîsi olan üç bin adet ile;
*En uzun sure olan [[El-Bakara]] örfî kelimatının üç bin adedine...
*Hem Sure-i Âl-i İmran kelimatının üç bin adedine...
*Hem Sure-i Nisa kelimatının üç bin adedine muvafakatı...
Elbette kör tesadüfün işi değil ve rastgele şuursuz ittifakî bir vaziyet olamaz.
([[Risale:29._Mektubun_8._Kısmı_(Rumuzat-ı_Semaniye)#İKİNCİ_REMZ'İN_MÜHİM_BİR_ZEYLİ|Rumuzat-ı Semaniye]])
----
----
Yine Kenzü'l-Arş Duası'nın feyzinden gelen ikinci nükte-i tevafukiyedir. Bu nükteden numune için üç misal:
Birincisi: Suver-i Kur'aniyenin aded-i hurufatı 3000'de tevafukatı pek hârika ve mu'cizanedir.
Mesela: En kısa sure olan Sure-i Kevser'in hurufatı ebcedî makamı 3000 olmakla; hem Sure-i Yâsin'in 3000 aded-i hurufuna, hem Sure-i Furkan'ın 3000, hem Sure-i Fâtır'ın 3000, hem Sure-i Ve's-sâffât'ın 3000, hem Sure-i Sad'ın 3000, hem Ra'd'ın 3000, hem Er-Rum'un 3000, hem Ez-Zuhruf'un 3000, hem Sure-i Şûra'nın 3000, hem İbrahim'in 3000, bu surelerin 3000 hurufatına tevafuku ve 11 surenin bu 3000'de birbiriyle muvafakatı ve mutabakatı bilbedahe tesadüf işi olamaz. Belki i'caz-ı Kur'an'ın bir şu'lesidir ki, hurufata serpilmesidir ve yaldızlamasıdır.
Hem en kısa sure olan Sure-i Kevser hurufunun makam-ı ebcedîsi olan 3000 adediyle, en uzun sure olan [[El-Bakara]]'nın örfî yani kelâm hükmündeki kelimatının 3000 adedine ve Âl-i İmran'ın hakiki kelimatının 3000 adedine ve Sure-i Nisa kelimatının 3000 adedine tevafuku elbette kör tesadüfün işi değil ve rastgele ve şuursuz ve ittifakî bir vaziyet olamaz. Belki sırr-ı i'cazın bir cilvesinin şuaı ile bir intizamdır. Böyle büyük tevafukatta küçük küsurat münasebat-ı tevafukiyeyi bozmadığından nazara alınmadı.
([[Risale:Rumuzat-ı_Semaniye_Fihristi#İkinci_Remzin_mühim_bir_zeyli|Rumuzat-ı Semaniye]])
===Allah Sabredenlerle Beraberdir Ayeti (Bakara 153)===
[[Bakara 153|{{Arabi|اِنَّ اللّٰهَ مَعَ الصَّابِرٖينَ}}]] de hikmet ve gaye nedir?
Elcevap: Cenab-ı Hak, Hakîm ismi muktezası olarak vücud-u eşyada, bir merdivenin basamakları gibi bir tertip vaz’etmiş. Sabırsız adam teenni ile hareket etmediği için basamakları ya atlar, düşer veya noksan bırakır; maksud damına çıkamaz. Onun için hırs mahrumiyete sebeptir. Sabır ise müşkülatın anahtarıdır ki
[[Risale:23. Mektup (Ayet-Hadis Mealleri)#6|{{Arabi|اَلْحَرٖيصُ خَائِبٌ خَاسِرٌ}}]]
[[Risale:23. Mektup (Ayet-Hadis Mealleri)#7|{{Arabi|وَالصَّبْرُ مِفْتَاحُ الْفَرَجِ}}]]
durub-u emsal hükmüne geçmiştir. Demek, Cenab-ı Hakk’ın inayet ve tevfiki, sabırlı adamlarla beraberdir. Çünkü sabır üçtür:
Biri: Masiyetten kendini çekip sabretmektir. Şu sabır takvadır [[Bakara 194|{{Arabi|اِنَّ اللّٰهَ مَعَ الْمُتَّقٖينَ}}]] sırrına mazhar eder.
İkincisi: Musibetlere karşı sabırdır ki tevekkül ve teslimdir
[[Al-i İmran 159|{{Arabi|اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ الْمُتَوَكِّلٖينَ}}]]
[[Al-i İmran 146|{{Arabi|اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ الصَّابِرٖينَ}}]]
şerefine mazhar ediyor.
Ve sabırsızlık ise Allah’tan şikayeti tazammun eder. Ve ef’alini tenkit ve rahmetini ittiham ve hikmetini beğenmemek çıkar. Evet, musibetin darbesine karşı şekva suretiyle elbette âciz ve zayıf insan ağlar fakat şekva ona olmalı, ondan olmamalı. Hazret-i Yakub aleyhisselâmın [[Yusuf 86|{{Arabi|اِنَّمَا اَشْكُوا بَثّٖى وَ حُزْنٖى اِلَى اللّٰهِ}}]] demesi gibi olmalı. Yani musibeti Allah’a şekva etmeli, yoksa Allah’ı insanlara şekva eder gibi “Eyvah! Of!” deyip “Ben ne ettim ki bu başıma geldi?” diyerek, âciz insanların rikkatini tahrik etmek zarardır, manasızdır.
Üçüncü Sabır: İbadet üzerine sabırdır ki şu sabır onu makam-ı mahbubiyete kadar çıkarıyor. En büyük makam olan ubudiyet-i kâmile canibine sevk ediyor.
([[Risale:23._Mektup#D.C3.B6rd.C3.BCnc.C3.BC_Sualiniz|23. Mektup]])


==Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler==
==Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler==
57. satır: 208. satır:


==İlgili Maddeler==
==İlgili Maddeler==
*[[Al-i İmran Suresi]]: Bakara suresiyle birlikte Zehrâvân veya Zehrâveyn adı verilen ve Kur'an'da Bakara suresinden sonra gelen sure.
*[[İnek]]: Bakara suresine adını veren hayvan.
*[[Ayet-el Kürsi]]: Kur’an âyetlerinin en yücesi olan olan Bakara'nın 255. ayeti
*[[Huruf-u Mukattaa]]: Kur’an’da Bakara dahil 29 sûrenin başında yer alan ve isimleriyle telaffuz edilen harflerin ortak adı.
==İlgili Kategoriler/Sayfalar==
*[[:Kategori:Bakara Suresindeki Hizb-ül Kur'an Ayetleri|Bakara Suresindeki Hizb-ül Kur'an Ayetleri]]
*[[:Kategori:Elif Lam Mim İle Başlayan Sureler|Elif Lam Mim İle Başlayan Sureler]]
*[[:Kategori:Bakara Suresinin Risale-i Nur'da Geçen Ayetleri|Bakara Suresinin Risale-i Nur'da Geçen Ayetleri]]
*[[Risale:Münacat-ül_Kur%27an_(Hizb-ül_Hakaik)#Bakara_Suresi|Bakara Suresinin Münacat-ül Kur'an'da İktibas Edilen Ayetleri]]


==Kaynakça==
==Kaynakça==

08.41, 8 Ağustos 2024 tarihindeki hâli

Önceki Sure: BakaraKur'ânNisâ: Sonraki Sure

Bu sureyi Âl-i İmrân suresi okuma sayfasında mealiyle beraber okuyabilirsiniz

Âl-i İmrân (ال عمران) Suresi Kur'ân-ı Kerim'in 3. suresi olup Bakara ve Nisâ sureleri arasında yer alır. İsmini 34.-37. âyetlerde bahsi geçen ve Hz. Meryem'in babasının mensup olduğu İmrân ailesinden almıştır. Bakara sûresinde genellikle ulûhiyyet, bu sûrede ise peygamberlik üzerinde durulmuştur.

Al-i İmran 154 tüm harflerin geçtiği 2 ayetten biri Hasbunallahi ve ni'mel vekil 173 şehidallahi 18


[1]

Risale-i Nur'da Âl-i İmran Suresi ve ayetleri hakkındaki dersler:


  • Kur'an'ın en kısa suresi olan Kevser suresinin harflerinin ebcedi makamı 3.000 küsur olduğu gibi Yasin, Furkan, Fatır, Sebe, Saffat, Sad, Ra'd, Rum, Zuhruf, Şura ve İbrahim, Al-i İmran ve Nisa surelerinin harf sayıları ile Bakara suresinin örfi kelime sayısı da 3.000 küsur eder.

Bilgiler[değiştir]

İsminin Anlamı ve Kaynağı: Âl-i İmrân, Hz. Meryem'in babasının mensup olduğu İmrân ailesi anlamına gelir ve sure ismini 34.-37. âyetlerde bahsi geçen İmrân ailesinden almıştır.

Diğer İsimleri: Zehrâ (parlak beyaz, nurlu) (İkinci sûre olan Bakara ile birlikte bu iki sûreye “Zehrâveyn” veya “Zehrâvân” denilmiştir), Emân, Kenz, Tayyibe

Kur'ân'daki Sırası:

Kur'ân'daki Yeri: 3. cüz, 49. sayfa

Mekkî/Medenî: Medenî[1]

Nuzül (İnme) Sırası:

Kendisinden Önce Nazil Olan Sure: Suresi

Kendisinden Sonra Nazil Olan Sure: Suresi

Nuzülü (İnme) Hakkındaki Bilgiler: Hicretin 3. yılında Uhud Savaşı’ndan sonra nâzil olmaya başlayan sûrenin tamamlanması muhtemelen hicretin 9. yılına kadar sürmüştür. Medenî surelerin ikincisi veya üçüncüsüdür.[1]

Uzunluğu: sayfa

Ayet Sayısı: 200

Satır Sayısı:

Kelime Sayısı: 3.460[2], 3.503[3]

Harf Sayısı: 14.525[4], 15.336[5]

Fasıla Harfleri: Elif, Be, Dal, Ra, Tı, Kaf, Lam, Mim ve Nun

Bölüm (Ayn Durakları) Sayısı: 21 (Türkiye'deki Kur'anlarda), 20[6]

Secde Ayeti: -

Allah lafzı sayısı:

Rahman ismi sayısı:

Rahim ismi sayısı:

Rab ismi sayısı:

İçinde Kur'an kelimesi geçen ayetler: (Bakara 185)

Hizb-ül Kur'an'da Geçen Ayetler Listesi: Bakara Suresindeki Hizb-ül Kur'an Ayetleri (17 ayet)

Bu ayetleri okumak için: Hizb-i Azam-ı Kur'an, Bakara Kısmı

Münâcât-ül Kur'an'da İktibas Edilen Ayetler: 22., 29., 31., 116-117., 222. ve 255. ayetler (7 ayet)

Risale-i Nur'da Geçen Ayet Sayısı: 97 (Bkz. Bakara Suresinin Risale-i Nur'da Geçen Ayetleri)

(Not: Al-i İmran 146'dan bir ifade iktibas suretinde geçer)

Risale-i Nur'da Tamamı Geçen Ayetler: ayetler (Toplam 38 ayet)

Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]

Sureler itibarıyladır. Onun dahi çok nükteleri var. Bir intizam, bir kasd ve bir iradeyi gösterir bir tarzda tevafukatı vardır.

Sure-i Bakara’da, âyâtın adediyle lafz-ı Celal’in adedi birdir. Fark dörttür ki Allah lafzı yerinde dört Hû lafzı var. Mesela, Lâ İlahe İllâ Hû’daki Hû gibi. Onunla muvafakat tamam olur.

Âl-i İmran’da yine âyâtıyla lafz-ı Celal tevafuktadır, müsavidirler. Yalnız lafz-ı Celal, iki yüz dokuzdur, âyet iki yüzdür. Fark dokuzdur. Böyle meziyat-ı kelâmiyede ve belâgat nüktelerinde küçük farklar zarar vermez, takribî tevafukat kâfidir.

Sure-i Nisa, Maide, En’am üçünün mecmu-u âyetleri, mecmuundaki lafz-ı Celal’in adedine tevafuktadır. Âyetlerin adedi dört yüz altmış dört, lafz-ı Celal’in adedi dört yüz altmış bir; Bismillah’taki lafzullah ile beraber tam tevafuktadır.

Hem mesela, baştaki beş surenin lafz-ı Celal adedi; Sure-i A’raf, Enfal, Tevbe, Yunus, Hud’daki lafz-ı Celal adedinin iki mislidir. Demek bu âhirdeki beş, evvelki beşin nısfıdır. Sonra gelen Sure-i Yusuf, Ra’d, İbrahim, Hicr, Nahl surelerindeki lafz-ı Celal adedi, o nısfın nısfıdır. Sonra Sure-i İsra, Kehf, Meryem, Tâhâ, Enbiya, Hac (Hâşiye[7]) o nısfın nısfının nısfıdır. Sonra gelen beşer beşer, takriben o nisbetle gidiyor; yalnız bazı küsuratla fark var. Öyle farklar, böyle makam-ı hitabîde zarar vermez. Mesela, bir kısım yüz yirmi bir, bir kısmı yüz yirmi beş, bir kısmı yüz elli dört, bir kısmı yüz elli dokuzdur.

Sonra Sure-i Zuhruf’tan başlayan beş sure, o nısf-ı nısf-ı nısfın nısfına iniyor. Sure-i Necm’den başlayan beş, o nısf-ı nısf-ı nısf-ı nısfın nısfıdır fakat takribîdir. Küçük küsuratın farkları, böyle makamat-ı hitabiyede zarar vermez. Sonra gelen küçük beşler içinde, üç beşlerin yalnız üçer adet lafz-ı Celal’i var.

İşte bu vaziyet gösteriyor ki lafz-ı Celal’in adedine tesadüf karışmamış, bir hikmet ve intizam ile adetleri tayin edilmiş.

(29. Mektup)



İkinci Lafza-i Celal'in sırr-ı tevafuku şudur ki: Yirmi Dokuzuncu Mektub'un Dördüncü Kısmı'nda ve ayrı bir listede ispat ve beyan edildiği gibi, Lafza-i Celal ve kısmen Lafz-ı Rab ile beraber surelerin âyetleriyle gayet latîf bir münasebet-i adediye ile bir nevi tevafuk var. Ezcümle: Sure-i El-Bakara'nın âyetiyle Lafz-ı Celal'ın adedi tevafuk ediyor. Sure-i Âl-i İmran hâkeza. Sonra acib bir nisbet-i adediye ile tâ nihayete kadar nısf-ı nısfa ve yarının yarısının yarısına ve hâkeza bir münasebetle gidiyor.

(Rumuzat-ı Semaniye)


İkincisi, Lafza-i Celal, surelerin âyâtıyla tevafukudur.

Ezcümle: Suretü'l-Bakara'nın âyâtıyla Lafza-i Celal tevafuk ettiği gibi, Sure-i Âl-i İmran dahi yine Lafza-i Celal ile âyetleri tam tevafuktadır. Sonra acib bir nisbet-i adediye ile surelerin beşer beşer kısım olup nısıf nısıf nısıf gibi bir nisbetle Lafza-i Celal muntazaman bulunuyor.

(Rumuzat-ı Semaniye)


Hem Lafzullah'ın tekrarındaki nisbet-i adediyesi pek hayret verici bir tarzdadır. Ezcümle:

Sure-i El-Bakara'da Lafzullah iki yüz seksen iki (282), âyetleri iki yüz seksen altıdır (286). Dört adet farkları var. Dört yerde Lafzullah yerinde dört Hüve var. Demek Lafzullah'ın adedi, âyetleriyle tam tevafuk ediyor.

Hem Sure-i Âl-i İmran'da Lafzullah iki yüz dokuz (209), âyetleri iki yüzdür (200). Demek âyetten dokuz fazla kalır, El-Bakara'daki noksanı tekmil eder. İki surenin âyetleriyle Lafzullah'ın adedi tam tevafuktadır. Zehraveyn nam-ı âlîsiyle tabir edilen iki sure-i muazzamada Lafzullah'ın tekrar ve tevafuku, azîm bir nükteyi gösterir.

(Rumuzat-ı Semaniye)


Nasıl ki Sure-i Kevser'in hurufatı, ebcedî makamı üç bin adet olmakla:

  • Hem Sure-i Yâsin'ın üç bin adet hurufuna
  • hem Sure-i Furkan'ın üç bin adet hurufuna
  • hem Sure-i Fâtır'ın üç bin adet hurufuna
  • hem Sure-i Sebe'in üç bin adet hurufuna
  • hem Sure-i Ve's-sâffât'ın üç bin adet hurufuna
  • hem Sure-i Sâd'ın üç bin adet hurufuna
  • hem Sure-i Ra'd'ın üç bin adet hurufuna
  • hem Sure-i Er-Rum'un üç bin adet hurufuna
  • hem Sure-i Zuhruf'un üç bin adet hurufuna
  • hem Sure-i Şûra'nın üç bin adet hurufuna
  • hem Sure-i İbrahim'in üç bin adet hurufuna tevafuku ve o on bir surenin birbiriyle muvafakatı ve mutabakatı bilbedahe tesadüf işi olamaz.

Aynen öyle de Sure-i Kevser'in en kısa sure olmakla beraber hurufunun makam-ı ebcedîsi olan üç bin adet ile;

  • En uzun sure olan El-Bakara örfî kelimatının üç bin adedine...
  • Hem Sure-i Âl-i İmran kelimatının üç bin adedine...
  • Hem Sure-i Nisa kelimatının üç bin adedine muvafakatı...

Elbette kör tesadüfün işi değil ve rastgele şuursuz ittifakî bir vaziyet olamaz.

(Rumuzat-ı Semaniye)



Yine Kenzü'l-Arş Duası'nın feyzinden gelen ikinci nükte-i tevafukiyedir. Bu nükteden numune için üç misal:

Birincisi: Suver-i Kur'aniyenin aded-i hurufatı 3000'de tevafukatı pek hârika ve mu'cizanedir.

Mesela: En kısa sure olan Sure-i Kevser'in hurufatı ebcedî makamı 3000 olmakla; hem Sure-i Yâsin'in 3000 aded-i hurufuna, hem Sure-i Furkan'ın 3000, hem Sure-i Fâtır'ın 3000, hem Sure-i Ve's-sâffât'ın 3000, hem Sure-i Sad'ın 3000, hem Ra'd'ın 3000, hem Er-Rum'un 3000, hem Ez-Zuhruf'un 3000, hem Sure-i Şûra'nın 3000, hem İbrahim'in 3000, bu surelerin 3000 hurufatına tevafuku ve 11 surenin bu 3000'de birbiriyle muvafakatı ve mutabakatı bilbedahe tesadüf işi olamaz. Belki i'caz-ı Kur'an'ın bir şu'lesidir ki, hurufata serpilmesidir ve yaldızlamasıdır.

Hem en kısa sure olan Sure-i Kevser hurufunun makam-ı ebcedîsi olan 3000 adediyle, en uzun sure olan El-Bakara'nın örfî yani kelâm hükmündeki kelimatının 3000 adedine ve Âl-i İmran'ın hakiki kelimatının 3000 adedine ve Sure-i Nisa kelimatının 3000 adedine tevafuku elbette kör tesadüfün işi değil ve rastgele ve şuursuz ve ittifakî bir vaziyet olamaz. Belki sırr-ı i'cazın bir cilvesinin şuaı ile bir intizamdır. Böyle büyük tevafukatta küçük küsurat münasebat-ı tevafukiyeyi bozmadığından nazara alınmadı.

(Rumuzat-ı Semaniye)


Allah Sabredenlerle Beraberdir Ayeti (Bakara 153)[değiştir]

اِنَّ اللّٰهَ مَعَ الصَّابِرٖينَ de hikmet ve gaye nedir?

Elcevap: Cenab-ı Hak, Hakîm ismi muktezası olarak vücud-u eşyada, bir merdivenin basamakları gibi bir tertip vaz’etmiş. Sabırsız adam teenni ile hareket etmediği için basamakları ya atlar, düşer veya noksan bırakır; maksud damına çıkamaz. Onun için hırs mahrumiyete sebeptir. Sabır ise müşkülatın anahtarıdır ki

اَلْحَرٖيصُ خَائِبٌ خَاسِرٌ

وَالصَّبْرُ مِفْتَاحُ الْفَرَجِ

durub-u emsal hükmüne geçmiştir. Demek, Cenab-ı Hakk’ın inayet ve tevfiki, sabırlı adamlarla beraberdir. Çünkü sabır üçtür:

Biri: Masiyetten kendini çekip sabretmektir. Şu sabır takvadır اِنَّ اللّٰهَ مَعَ الْمُتَّقٖينَ sırrına mazhar eder.

İkincisi: Musibetlere karşı sabırdır ki tevekkül ve teslimdir

اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ الْمُتَوَكِّلٖينَ

اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ الصَّابِرٖينَ

şerefine mazhar ediyor.

Ve sabırsızlık ise Allah’tan şikayeti tazammun eder. Ve ef’alini tenkit ve rahmetini ittiham ve hikmetini beğenmemek çıkar. Evet, musibetin darbesine karşı şekva suretiyle elbette âciz ve zayıf insan ağlar fakat şekva ona olmalı, ondan olmamalı. Hazret-i Yakub aleyhisselâmın اِنَّمَا اَشْكُوا بَثّٖى وَ حُزْنٖى اِلَى اللّٰهِ demesi gibi olmalı. Yani musibeti Allah’a şekva etmeli, yoksa Allah’ı insanlara şekva eder gibi “Eyvah! Of!” deyip “Ben ne ettim ki bu başıma geldi?” diyerek, âciz insanların rikkatini tahrik etmek zarardır, manasızdır.

Üçüncü Sabır: İbadet üzerine sabırdır ki şu sabır onu makam-ı mahbubiyete kadar çıkarıyor. En büyük makam olan ubudiyet-i kâmile canibine sevk ediyor.

(23. Mektup)


Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler[değiştir]

İlgili Resimler/Fotoğraflar[değiştir]

İlgili Maddeler[değiştir]

  • Al-i İmran Suresi: Bakara suresiyle birlikte Zehrâvân veya Zehrâveyn adı verilen ve Kur'an'da Bakara suresinden sonra gelen sure.
  • İnek: Bakara suresine adını veren hayvan.
  • Ayet-el Kürsi: Kur’an âyetlerinin en yücesi olan olan Bakara'nın 255. ayeti
  • Huruf-u Mukattaa: Kur’an’da Bakara dahil 29 sûrenin başında yer alan ve isimleriyle telaffuz edilen harflerin ortak adı.

İlgili Kategoriler/Sayfalar[değiştir]

Kaynakça[değiştir]