Rum 60: Revizyonlar arasındaki fark
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
2. satır: | 2. satır: | ||
[[Kategori:Risale-i Nur'da Geçen Ayetler]] | [[Kategori:Risale-i Nur'da Geçen Ayetler]] | ||
[[Kategori:Sözler'de Geçen Ayetler]] | [[Kategori:Sözler'de Geçen Ayetler]] | ||
[[Kategori: | [[Kategori:25. Söz'de Geçen Ayetler]] | ||
''Önceki Ayet: [[Rum 59]] ← [[Kuran:Rum|Rum Suresi]] → [[Lokman 1]]: Sonraki Ayet'' | ''Önceki Ayet: [[Rum 59]] ← [[Kuran:Rum|Rum Suresi]] → [[Lokman 1]]: Sonraki Ayet'' | ||
08.10, 28 Mayıs 2023 itibarı ile sayfanın şu anki hâli
Önceki Ayet: Rum 59 ← Rum Suresi → Lokman 1: Sonraki Ayet
Meali: 60- (Resûlüm!) Sen şimdi sabret. Bil ki Allah'ın vâdi gerçektir. (Buna) iyice inanmamış olanlar, sakın seni gevşekliğe sevketmesin!
{Son cümle "İyice iman etmemiş olanların seni hafife almalarına sakın fırsat verme!" şeklinde de anlaşılmıştır.}
Kur'an'daki Yeri: 21. Cüz, 409. Sayfa
Tilavet Notları:
Diğer Notlar:
Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]
İstikbale ait ihbarat-ı gaybiyesidir.
Şu kısım ihbaratın çok envaı var. Birinci kısım, hususidir. Bir kısım ehl-i keşif ve velayete mahsustur.
Mesela, Muhyiddin-i Arabî
Suresi’nde pek çok ihbarat-ı gaybiyeyi bulmuştur. İmam-ı Rabbanî, surelerin başındaki mukattaat-ı huruf ile çok muamelat-ı gaybiyenin işaretlerini ve ihbaratını görmüştür ve hâkeza… Ulema-yı bâtın için Kur’an, baştan başa ihbarat-ı gaybiye nevindendir. Biz ise umuma ait olacak bir kısmına işaret edeceğiz. Bunun da pek çok tabakatı var. Yalnız bir tabakadan bahsedeceğiz.
İşte Kur’an-ı Hakîm, Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâma der: (Hâşiye[1])
فَاصْبِرْ اِنَّ وَعْدَ اللّٰهِ حَقٌّ
هُوَ الَّذٖٓى اَرْسَلَ رَسُولَهُ بِالْهُدٰى وَدٖينِ الْحَقِّ لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدّٖينِ كُلِّهٖ
وَهُمْ مِنْ بَعْدِ غَلَبِهِمْ سَيَغْلِبُونَ
فٖى بِضْعِ سِنٖينَ لِلّٰهِ الْاَمْرُ
اَمْ يَقُولُونَ شَاعِرٌ نَتَرَبَّصُ بِهٖ رَيْبَ الْمَنُونِ
قُلْ تَرَبَّصُوا فَاِنّٖى مَعَكُمْ مِنَ الْمُتَرَبِّصٖينَ
وَاللّٰهُ يَعْصِمُكَ مِنَ النَّاسِ
فَاِنْ لَمْ تَفْعَلُوا وَ لَنْ تَفْعَلُوا
سَنُرٖيهِمْ اٰيَاتِنَا فِى الْاٰفَاقِ وَفٖٓى اَنْفُسِهِمْ حَتّٰى يَتَبَيَّنَ لَهُمْ اَنَّهُ الْحَقُّ
وَقُلِ الْحَمْدُ لِلّٰهِ سَيُرٖيكُمْ اٰيَاتِهٖ فَتَعْرِفُونَهَا
gibi çok âyâtın ifade ettiği ihbarat-ı gaybiyedir ki aynen doğru olarak çıkmıştır. İşte pek çok itirazat ve tenkidata maruz ve en küçük bir hatasından dolayı davasını kaybedecek bir zatın lisanından böyle tereddütsüz, kemal-i ciddiyet ve emniyetle ve kuvvetli bir vüsuku ihsas eden bir tarzda böyle ihbarat-ı gaybiye, kat’iyen gösterir ki o zat, Üstad-ı Ezelî’sinden ders alıyor, sonra söylüyor.
(25. Söz)
Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler[değiştir]
İlgili Maddeler[değiştir]
- ↑ Bu gaybdan haber veren âyetler, pek çok tefsirlerde izah edilmesinden ve eski harfle tabetmek niyeti müellifine verdiği acelelik hatasından burada izahsız ve o kıymettar hazineler kapalı kaldılar.