Bakara 29: Revizyonlar arasındaki fark
Değişiklik özeti yok |
|||
13. satır: | 13. satır: | ||
==Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği== | ==Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği== | ||
Kur’an-ı Hakîm, i’cazkâr beyanatıyla Sâni’-i Zülcelal’in ef’al ve eserlerini nazara karşı serer, bast eder. Sonra o âsâr ve ef’alinde esma-i İlahiyeyi istihraç eder veya haşir ve tevhid gibi bir makasıd-ı asliye-i Kur’aniyeyi ispat ediyor. | |||
Birinci mananın misallerinden mesela | |||
[[Bakara 29|{{Arabi|هُوَ الَّذٖى خَلَقَ لَكُمْ مَا فِى الْاَرْضِ جَمٖيعًا ثُمَّ اسْتَوٰٓى اِلَى السَّمَٓاءِ فَسَوّٰيهُنَّ سَبْعَ سَمٰوَاتٍ وَهُوَ بِكُلِّ شَىْءٍ عَلٖيمٌ}}]] | |||
İkinci şıkkın misallerinden mesela | |||
[[Nebe 6|{{Arabi|اَلَمْ نَجْعَلِ الْاَرْضَ مِهَادًا}}]] | |||
[[Nebe 7|{{Arabi|وَ الْجِبَالَ اَوْتَادًا}}]] | |||
[[Nebe 8|{{Arabi|وَخَلَقْنَاكُمْ اَزْوَاجًا …اِلٰى اٰخِرِ}}]] | |||
[[Nebe 17|{{Arabi|اِنَّ يَوْمَ الْفَصْلِ كَانَ مٖيقَاتًا}}]] e kadar… | |||
Birinci âyette âsârı bast edip bir neticenin, bir mühim maksudun mukaddimatı gibi; ilim ve kudrete, gayat ve nizamatıyla şehadet eden en azîm eserleri serdeder. Alîm ismini istihraç eder. İkinci âyette, Birinci Şule’nin Birinci Şuâ’ının Üçüncü Nokta’sında bir derece izah olunduğu gibi Cenab-ı Hakk’ın büyük ef’alini, azîm âsârını zikrederek neticesinde yevm-i fasl olan haşri, netice olarak zikrediyor. | |||
([[Risale:25._Söz#Birinci_Meziyet-i_Cezalet|25. Söz]]) | |||
==Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler== | ==Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler== | ||
==İlgili Maddeler== | ==İlgili Maddeler== |
16.43, 30 Ocak 2023 tarihindeki hâli
Önceki Ayet: Bakara 28 ← Bakara Suresi → Bakara 30: Sonraki Ayet
Meali: 29- O, yerde ne varsa hepsini sizin için yarattı. Sonra (kendine has bir şekilde) semaya yöneldi, onu yedi gök olarak yaratıp düzenledi (tanzim etti). O, her şeyi hakkıyla bilendir.
Kur'an'daki Yeri: 1. Cüz, 4. Sayfa
Tilavet Notları:
Diğer Notlar:
Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]
Kur’an-ı Hakîm, i’cazkâr beyanatıyla Sâni’-i Zülcelal’in ef’al ve eserlerini nazara karşı serer, bast eder. Sonra o âsâr ve ef’alinde esma-i İlahiyeyi istihraç eder veya haşir ve tevhid gibi bir makasıd-ı asliye-i Kur’aniyeyi ispat ediyor.
Birinci mananın misallerinden mesela
İkinci şıkkın misallerinden mesela
اَلَمْ نَجْعَلِ الْاَرْضَ مِهَادًا
وَخَلَقْنَاكُمْ اَزْوَاجًا …اِلٰى اٰخِرِ
اِنَّ يَوْمَ الْفَصْلِ كَانَ مٖيقَاتًا e kadar…
Birinci âyette âsârı bast edip bir neticenin, bir mühim maksudun mukaddimatı gibi; ilim ve kudrete, gayat ve nizamatıyla şehadet eden en azîm eserleri serdeder. Alîm ismini istihraç eder. İkinci âyette, Birinci Şule’nin Birinci Şuâ’ının Üçüncü Nokta’sında bir derece izah olunduğu gibi Cenab-ı Hakk’ın büyük ef’alini, azîm âsârını zikrederek neticesinde yevm-i fasl olan haşri, netice olarak zikrediyor.
(25. Söz)