Kamus-u Okyanus

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden

Kamus-u Okyanus Firuzabadi'nin iki ciltlik muhtasar Arapça’dan Arapça’ya sözlüğüdir. Başta altmış cilt olarak planlanmıştı. Daha sonra yapılan ilavelerle 60 bin kelime içeriyordu. Eser o kadar meşhur oldu ki adındaki Kamus (okyanus) kelimesi daha sonra “sözlük” anlamında da kullanılmaya başlandı. Kelime sıralamasında son harfi aynı olan kelimeler bir araya getirilmiştir. Arap sözlük ilminde ilk defa bazı kısaltmalar kullanılmıştır. Molla Said 14 yaşında Tillo'da meşhur bir türbede 5 ayda Sin harfine kadar ezberledi ve bunun sebebi sorulduğunda: "Kamus her kelimenin kaç manaya geldiğini yazıyor. Ben de bunun aksine olarak her manaya kaç kelime kullanıldığını gösterir bir kamus vücuda getirmek merakına düştüm", cevabını verdi. [1]

Bilgiler[değiştir]

Müellifi: Firuz Abadi[1]

Diğer İsimleri: Elkamus-ul Muhit, Kamus-ül Lügat

Telif Yeri ve Tarihi: 1410

Telif Dili: Arapça

Telifiyle İlgili Diğer Bilgiler:

İçeriği[değiştir]

60 kelime içerir.[1]

Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]

Bilâhare Siirt’e bağlı Tillo kasabasına gitti. Meşhur bir türbeye kapandı. Orada hârika olarak Kamus-u Okyanus’u Babü’s-Sin’e kadar hıfzetti. Ne fikre binaen kamusu hıfzettiği sorulduğunda:

Kamus her kelimenin kaç manaya geldiğini yazıyor. Ben de bunun aksine olarak her manaya kaç kelime kullanıldığını gösterir bir kamus vücuda getirmek merakına düştüm, cevabında bulundu.

(Tarihçe-i Hayat, İlk Hayatı)


Bitlis’te Şeyh Emin Efendi ile vuku bulan mücadeleden ahali yanında bir tefrika ve münazaa hasıl oldu. Hükümet işe müdahale ederek Bediüzzaman’ı oradan nefyetti. Bir müddetten sonra menfasından firar ederek Siirt’e tabi Tillo kasabasında “Hasya Künbedi” denilen bir türbeye kapandı. Orada Kamus-u Okyanus’u babü’s-sin’e kadar hıfz eyledi.

Bir gün, ne fikre mebni kamusu hıfzeylediğini sordum. “Kamus her bir kelime kaç manaya geldiğini yazıyor, ben de kamusun aksine olarak her bir manaya kaç kelime müstamel olduğuna dair bir kamusu yazmak merakına düştüm, bu heves üzerine hıfz eyledim. Fakat sonra Mısır’da bir cemiyet tarafından böyle bir eser vücuda geldiğini haber aldım. Sa’yim heba oldu” cevabında bulundu.

Kendi kendime düşündüm, teessüfle dedim ki: Rehbersizlikten neler zayi olup gidiyor. Öyle bir zekâ, böyle bir heves uğrunda sarf edilir mi?!

(Bediüzzaman'ın Tarihçe-i Hayatı (Talebesi Hamza tarafından hazırlanmıştır))

Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler[değiştir]

İlgili Maddeler[değiştir]

Kaynakça[değiştir]