Ahmed Aytimur

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden
(Ahmed Aytemur sayfasından yönlendirildi)
Thumb
Thumb

Ahmed Aytimur Bediüzzaman hazretlerinin vasiyetnamesinden ismini zikrettiği ve vefatına kadar medresede iman hizmeti ile meşgul olmuş bir Risale-i Nur talebesidir. Kur'an-ı Kerim basılması hizmetlerinde çalışmıştır. Üstad hazretleri ona Risale-i Nurları neşir vazifesi verir ve İstanbul'da bu hizmeti vefatına kadar sürdürür. Tayinat vazifesini de vefatına kadar devam ettirmiştir.[1]

Şahsi Bilgiler[değiştir]

Diğer İsimleri: Ahmed Aydemir veya Aytemur

Doğum Yeri ve Tarihi: Elazığ, Baskil Kazası, Hacımustafaköy, 1924[1]

Vefat Yeri ve Tarihi: 31 Ocak 2016, İstanbul

Kabrinin Yeri: İstanbul, Eyüp Sultan Mezarlığı

Harita Konumu: [1]

Risale-i Nur ile Nasıl Tanıştığı[değiştir]

24 yaşına gelince hem çalışmak, hem de Kur’anî dersler almak için İstanbul’a gelir. Risale-i Nurlarla tanışır.[1]

Bediüzzaman Said Nursi ile Görüşmeleri[değiştir]

Üstad hazretlerini ilk defa 1950 senesinde Emirdağ'ında ziyaret etti.[1]

Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]

Vasiyetnamemdir

Aziz, sıddık kardeşlerim ve vârislerim!

Ecel gizli olmasından vasiyetname yazmak sünnettir. Benim metrûkâtım ve Risale-i Nur’dan olan benim hususi kitaplarım ve güzel ciltlenmiş mecmualarım vesair şeylerimin bütününü, Gül ve Nur Fabrikalarının heyetine, başta Hüsrev ve Tahirî olarak o heyetten on iki (*[2]) kahraman kardeşlerime vasiyet ediyorum. Onlara bırakıyorum ki emr-i hak olan ecelim geldiği zaman, benim arkamda o metrûkâtım, benim bedelime o sadık ve mübarek ellerde hizmet-i Nuriye ve imaniyede çalışsın ve istimal edilsin.

Kardeşlerim! Bu vasiyetten telaş etmeyiniz. Ben, teessürattan ve dokuz defa zehirlenmekten, pek çok zayıf olmakla beraber; gizli münafıkların desiselerle müteaddid sû-i kasdları için bu vasiyeti yazdım. Merak etmeyiniz, inayet-i Rabbaniye ve hıfz-ı İlahî devam ediyor.

اَلْبَاقٖى هُوَ الْبَاقٖى

Kardeşiniz Said Nursî

(Emirdağ Lahikası-1, Haşiye)


Aziz, sıddık kardeşim Osman Nuri!

Madem Cenab-ı Hak, senin kudsî niyet ve ihlasınla Ankara’da en mühim genç Saidleri senin etrafına toplatmış. Madem Ankara’da benim bulunmamı lüzumlu görüyorsunuz. Ben de şimdi nafakamla tedarik ettiğim nüshalarımı, o küçük Medrese-i Nuriyeme benim bedelime gönderiyorum. Onların adedince Saidler, seninle komşu olurlar.

Hem fedakâr evladın çok fevkinde sadakatle şimdiye kadar hizmetleriyle her biri birer genç Said olarak beş on Abdurrahmanlarım hükmünde Sungur, Ceylan, Tillolu Said, Salih, Abdullah, Ahmed, Ziya gibi genç ve çalışkan Saidleri senin yanına hem benim vekilim hem senin talebelerin olarak benim bedelime o küçücük Medrese-i Nuriyeye nezaret ve bir nevi dershane olarak reyinize bırakıyorum.

اَلْبَاقٖى هُوَ الْبَاقٖى

Kardeşiniz Said Nursî

(Emirdağ Lahikası-2)


Bu mektup Samsun’da münteşir Büyük Cihad gazetesinde intişar etmiştir

Müfterilerin tahrikatıyla Samsun’da muhakeme açılmasına vesile olmuştur. Muhakeme beraetle neticelenmiştir.

Âlem-i İslâm’ın halâskârı, ehl-i imanın sertâcı, Risale-i Nur’un tercümanı, Üstadımız Bedîüzzaman Said Nursî Hazretlerine!

Bu defa dindar Demokratların delâletiyle Afyon Mahkemesince Risale-i Nur’un serbestiyetine; bütün risale, mektup ve mecmualarının suç mevzuu teşkil etmediğinden iadelerine karar verilmesini; senelerce evvel ilan ettiğiniz “Risale-i Nur benim değil, Kur’an’ın malıdır; Kur’an’ın feyzinden gelmiştir. Hiçbir kuvvet onu Anadolu’nun sinesinden koparıp atamayacaktır. Risale-i Nur, Kur’an’a bağlıdır; Kur’an ise arş-ı a’zamla bağlanmıştır; kimin haddi var ki onu oradan söküp atsın!” diye olan hakikatli beyanatınızın açık bir tezahürü ve bu ulvi hizmetinizin İlahî ve Kur’anî olduğunun parlak bir delili bilerek, bu beraet kararının âlem-i İslâm’ın ve bâhusus bu millet-i İslâmiyenin saadetlerinin başlangıcı olması itibarıyla, başta bütün varlığıyla bu zaferleri bekleyen ve Nur ailesine reis ve hakikatler deryasına kaptan tayin edilen ve zulmet-i küfürle tuğyan etmiş insanlığa hâdî ihsan olunan aziz, sevgili Üstadımız ve buna vesile olmakla ehl-i imanı kendilerine dost ve taraftar eyleyen dindar Demokratları ve âdil heyet-i hâkimeyi sonsuz minnetlerle tebrik eder ve arz ederiz ki:

...

Âlemlere rahmetler ve saadetler getiren ve insanlığa selâmet ve teselliler bahşeden bu mukaddes hizmetinizle ehl-i imana zuhurunu müjde verip ispat ettiğiniz ve emareleri gözükmeye başlayan ve bütün kıtalara şâmil hâkimiyet-i İslâmiyenin nurlu ve büyük bayramını bütün ruhumuzla tebrik eder, Cenab-ı Hak’tan uzun ömürlerinize dualar eder, ellerinizden tazimle öperiz.

Ankara Üniversitesi Nur talebelerinden

İsmail, Salih, Âtıf, Ahmed, Ziya, Mehmed, Abdullah

(Tarihçe-i Hayat, Isparta Hayatı)

Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler[değiştir]

İlgili Resimler/Fotoğraflar[değiştir]

Bediüzzaman'ın talebelerine verdiği vekaletname

İlgili Maddeler[değiştir]

Kaynakça[değiştir]

  1. 1,0 1,1 1,2 1,3 http://www.cevaplar.org/index.php?content_view=5062&ctgr_id=91
  2. Kardeşim Abdülmecid, Zübeyr, Mustafa Sungur, Ceylan, Mehmed Kaya, Hüsnü, Bayram, Rüşdü, Abdullah, Ahmed Aytimur, Âtıf, Tillolu Said, Mustafa, Mustafa, Seyyid Salih.