Kamer 32: Revizyonlar arasındaki fark
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
| 1. satır: | 1. satır: | ||
[[Kategori:Kamer Suresi]] | [[Kategori:Kamer Suresi]] | ||
[[Kategori:Onuncu Risale'de (Mesnevi N.) Geçen Ayetler]] | |||
[[Kategori:Mesnevi-i Nuriye'de Geçen Ayetler]] | |||
[[Kategori:Risale-i Nur'da Geçen Ayetler]] | |||
[[Kategori:Tekrarlanan Ayetler: Kamer 17, 22, 32, 40]] | [[Kategori:Tekrarlanan Ayetler: Kamer 17, 22, 32, 40]] | ||
''Önceki Ayet: [[Kamer 31]] ← [[Kuran:Kamer|Kamer Suresi]] → [[Kamer 33]]: Sonraki Ayet'' | ''Önceki Ayet: [[Kamer 31]] ← [[Kuran:Kamer|Kamer Suresi]] → [[Kamer 33]]: Sonraki Ayet'' | ||
| 14. satır: | 17. satır: | ||
==Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği== | ==Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği== | ||
Kur’an, bütün beşerin tabakatına hitap ve deva olduğu için zeki gabî, takî şakî, zâhid gayr-ı zâhid, bütün insan tabakaları şu hitab-ı İlahiyeye mazhar ve bu eczahane-i Rahmaniyeden ilaç almaya hakları vardır. Halbuki Kur’an’ı tamamen ve daima okumak herkese müyesser değildir. Bunun için lüzumlu olan maksatlar, hüccetler bilhassa uzun surelerde tekrar edilmiştir ki her bir sure hemen hemen bir küçük Kur’an hükmünde olsun ki herkes suhuletle istediği vakit istediği sureyi okumakla tam Kur’an’ın sevabını kazanabilsin. Evet [[Kamer 32|{{Arabi|وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْاٰنَ لِلذِّكْرِ}}]] olan âyet-i kerîme bu hakikati ispat ediyor. | |||
([[Risale:Onuncu_Risale#İkinci_Nokta|Onuncu Risale, Mesnevi-i Nuriye]]) | |||
==Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler== | ==Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler== | ||
==İlgili Maddeler== | ==İlgili Maddeler== | ||
17.03, 15 Ağustos 2023 itibarı ile sayfanın şu anki hâli
Önceki Ayet: Kamer 31 ← Kamer Suresi → Kamer 33: Sonraki Ayet
Meali: 32- Andolsun biz Kur'an'ı, anlaşılıp öğüt alınması için kolaylaştırdık. O halde düşünüp öğüt alan yok mu?
Kur'an'daki Yeri: 27. Cüz, 529. Sayfa
Tilavet Notları:
Diğer Notlar:
Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]
Kur’an, bütün beşerin tabakatına hitap ve deva olduğu için zeki gabî, takî şakî, zâhid gayr-ı zâhid, bütün insan tabakaları şu hitab-ı İlahiyeye mazhar ve bu eczahane-i Rahmaniyeden ilaç almaya hakları vardır. Halbuki Kur’an’ı tamamen ve daima okumak herkese müyesser değildir. Bunun için lüzumlu olan maksatlar, hüccetler bilhassa uzun surelerde tekrar edilmiştir ki her bir sure hemen hemen bir küçük Kur’an hükmünde olsun ki herkes suhuletle istediği vakit istediği sureyi okumakla tam Kur’an’ın sevabını kazanabilsin. Evet وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْاٰنَ لِلذِّكْرِ olan âyet-i kerîme bu hakikati ispat ediyor.
(Onuncu Risale, Mesnevi-i Nuriye)