Tevfik Fikret

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden

Tevfik Fikret fikirleriyle Mustafa Kemal başta olmak üzere dönemin pek çok aydınını etkilemiş, Türk edebiyatının Batılılaşmasında öne çıkmış bir öğretmen ve şair idi. Küçüklüğünde çok dindar bir ortamda yetişmesine rağmen ileriki yıllarında dinsizliğini ve genel anlamda bütün semavî dinlerin karşısında olduğunu eserinde açıkça ilân etti. Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılma sürecinde Servet-i Fünûn topluluğunun lideri oldu. Annesi sonradan Müslüman olmuş Sakızlı Rum çocuğunun kızı idi. Tevfik Fikret "Tarih-i Kadîm" şiirini din ve tarihe karşı, "Lahza-i Teahhur"u Ermenilerin 1905'te Sultan II. Abdülhamid'e düzenledikleri suikastın başarısızlığına duyduğu üzüntü üzerine yazdı. Eğitim için yurt dışında gönderdiği oğlu Hristiyan oldu ve papaz olarak öldü. Bediüzzaman Risale-i Nur'da Tevfik Fikret'in ismini zikretmeden "fena ve fâni bir adamın güzel ve bâki bir sözü" diyerek Meşrutiyet için yazdığı "Millet Şarkısı" şiirinden bir beyit aktarır. Tevfik Fikret 31 Mart hâdisesinde cevval bir rol üstlenmiştir.[1][2]

Diğer İsimleri:

Doğum Yeri ve Tarihi: İstanbul, 24 Aralık 1867[1]

Vefat Yeri ve Tarihi: İstanbul, 19 Ağustos 1915[1]

Kabrinin Yeri: İstanbul Aşiyan Mezarlığı yanındaki Aşiyan Müzesinin bahçesi

Harita Konumu: [1]

Eserleri[değiştir]

Şiir, makale, yağlı boya, sulu boya ve karakalem resimlerini içeren eserleri vardır.

Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]

Benim hakkımda, müstesna bir surette, pek ziyade ehl-i dünya tevehhüm edip âdeta korkuyorlar. Bende bulunmayan ve bulunsa dahi siyasî bir kusur teşkil etmeyen ve ittihama medar olmayan şeyhlik, büyüklük, hanedan, aşiret sahibi, nüfuzlu, etbaı çok, hemşehrileriyle görüşmek, dünya ahvaliyle alâkadar olmak, hattâ siyasete girmek, hattâ muhalif olmak gibi bende bulunmayan emirleri tahayyül ederek evhama düşmüşler. Hattâ hapiste ve hariçteki, yani kendilerince kabil-i af olmayanların dahi aflarını müzakere ettikleri sırada, beni âdeta her şeyden men’ettiler. Fena ve fâni bir adamın, güzel ve bâki şöyle bir sözü var:

Zulmün topu var, güllesi var, kalesi varsa

Hakkın da bükülmez kolu, dönmez yüzü vardır.

Ben de derim:

Ehl-i dünyanın hükmü var, şevketi var, kuvveti varsa

Kur’an’ın feyziyle, hâdiminde de

Şaşırmaz ilmi, susmaz sözü vardır;

Yanılmaz kalbi, sönmez nuru vardır.

(16. Mektup)

Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler[değiştir]

İlgili Resimler/Fotoğraflar[değiştir]

İlgili Maddeler[değiştir]

Kaynakça[değiştir]