Al-i İmran 65: Revizyonlar arasındaki fark

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
 
5. satır: 5. satır:
[[Kategori:Mektubat'ta Geçen Ayetler]]
[[Kategori:Mektubat'ta Geçen Ayetler]]
[[Kategori:Risale-i Nur'da Geçen Ayetler]]
[[Kategori:Risale-i Nur'da Geçen Ayetler]]
[[Kategori:Ya Ehlel Kitap Ayetleri]]
[[Kategori:25. Söz'de Geçen Ayetler]]
[[[Kategori:Ya Ehlel Kitap Ayetleri]]
''Önceki Ayet: [[Al-i İmran 64]] ← [[Kuran:Al-i İmran|Al-i İmran Suresi]] → [[Al-i İmran 66]]: Sonraki Ayet''
''Önceki Ayet: [[Al-i İmran 64]] ← [[Kuran:Al-i İmran|Al-i İmran Suresi]] → [[Al-i İmran 66]]: Sonraki Ayet''



07.59, 11 Ağustos 2024 itibarı ile sayfanın şu anki hâli

[[[Kategori:Ya Ehlel Kitap Ayetleri]] Önceki Ayet: Al-i İmran 64Al-i İmran SuresiAl-i İmran 66: Sonraki Ayet

Meali: 65- Ey ehl-i kitap! İbrahim hakkında niçin çekişirsiniz? Halbuki Tevrat ve İncil, kesinlikle ondan sonra indirildi. Siz hiç düşünmez misiniz?

Kur'an'daki Yeri: 3. Cüz, 57. Sayfa

Tilavet Notları:

Diğer Notlar:

Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]

Hem Kur’an-ı Hakîm lisanıyla

اَفَلَا تَعْقِلُونَ

اَفَلَا يَتَدَبَّرُونَ

اَفَلَا يَتَفَكَّرُونَ

gibi kudsî havaleler ile aklı istişhad ediyor ve ikaz ediyor ve akla havale ediyor, tahkike sevk ediyor. Onun ile ehl-i ilim ve ashab-ı akla din namına makam veriyor, ehemmiyet veriyor. Katolik mezhebi gibi aklı azletmiyor, ehl-i tefekkürü susturmuyor, körü körüne taklit istemiyor.

(29. Mektup)


Kur’an’ın şebabetidir. Her asırda taze nâzil oluyor gibi tazeliğini, gençliğini muhafaza ediyor.

Evet Kur’an, bir hutbe-i ezeliye olarak umum asırlardaki umum tabakat-ı beşeriyeye birden hitap ettiği için öyle daimî bir şebabeti bulunmak lâzımdır. Hem de öyle görülmüş ve görünüyor. Hattâ efkârca muhtelif ve istidatça mütebayin asırlardan her asra göre güya o asra mahsus gibi bakar, baktırır ve ders verir. Beşerin âsâr ve kanunları, beşer gibi ihtiyar oluyor, değişiyor, tebdil ediliyor. Fakat Kur’an’ın hükümleri ve kanunları, o kadar sabit ve râsihtir ki asırlar geçtikçe daha ziyade kuvvetini gösteriyor.

Evet, en ziyade kendine güvenen ve Kur’an’ın sözlerine karşı kulağını kapayan şu asr-ı hazır ve şu asrın ehl-i kitap insanları Kur’an’ın يَٓا اَهْلَ الْكِتَابِ يَٓا اَهْلَ الْكِتَابِ hitab-ı mürşidanesine o kadar muhtaçtır ki güya o hitap doğrudan doğruya şu asra müteveccihtir ve يَا اَهْلَ الْكِتَابِ lafzı يَا اَهْلَ الْمَكْتَبِ manasını dahi tazammun eder. Bütün şiddetiyle, bütün tazeliğiyle, bütün şebabetiyle يَٓا اَهْلَ الْكِتَابِ تَعَالَوْا اِلٰى كَلِمَةٍ سَوَٓاءٍ بَيْنَنَا وَ بَيْنَكُمْ sayhasını âlemin aktarına savuruyor.

(25. Söz)

Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler[değiştir]

İlgili Maddeler[değiştir]