A'raf 57: Revizyonlar arasındaki fark
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
6. satır: | 6. satır: | ||
[[Kategori:A'raf Suresindeki Hizb-ül Kur'an Ayetleri]] | [[Kategori:A'raf Suresindeki Hizb-ül Kur'an Ayetleri]] | ||
[[Kategori:Leallekum Tezekkerun/Tetezekkerun ve Leallehum Yezzekkerun/Yetezekkerun Ayetleri]] | [[Kategori:Leallekum Tezekkerun/Tetezekkerun ve Leallehum Yezzekkerun/Yetezekkerun Ayetleri]] | ||
[[Kategori:A'raf Suresinin Risale-i Nur'da Geçen Ayetleri]] | |||
''Önceki Ayet: [[A'raf 56]] ← [[Kuran:A'raf|A'raf Suresi]] → [[A'raf 58]]: Sonraki Ayet'' | ''Önceki Ayet: [[A'raf 56]] ← [[Kuran:A'raf|A'raf Suresi]] → [[A'raf 58]]: Sonraki Ayet'' | ||
17.42, 17 Ağustos 2024 itibarı ile sayfanın şu anki hâli
Önceki Ayet: A'raf 56 ← A'raf Suresi → A'raf 58: Sonraki Ayet
Meali: 57- Rüzgârları rahmetinin önünde müjde olarak gönderen O'dur. Sonunda onlar (o rüzgârlar), ağır bulutları yüklenince onu ölü bir memlekete sevkederiz. Orada suyu indirir ve onunla türlü türlü meyveler çıkarırız. İşte ölüleri de böyle çıkaracağız. Her halde bundan ibret alırsınız.
Kur'an'daki Yeri: 8. Cüz, 156. Sayfa
Tilavet Notları:
Diğer Notlar:
Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]
اِعْلَمْ Ey kardeş bil ki; âyât-ı Kur'aniye'nin âhirlerinde bulunan fezlekeler, yalnız bulunduğu o âyete bakmıyor. Belki bütün âyetlerin birbirine tesanüdü ve birbirini mülahaza ettirmeleri ve birbirine bakmaları sebebiyle; o kıssanın mecmuuna, belki surenin tamamına, belki mecmu-u Kur'an'a nazar etmektedir.
Öyle ise, o fezlekedeki hakikatı yalnız bulunduğu o âyetin mealinin mizanıyla tartma. Hem onun azametini yalnız o fezlekenin zikrine mehd-i mahal olmuş olan bir hükm-ü cüz'î üzerine yükleme. Yoksa hakkını bahsedip noksanlaştırırsın.
Meselâ ferman etmiş:
وَلَقَدْ صَرَّفْنَا فِي هٰذَا الْقُرْآنِ
وَكَذٰلِكَ نُفَصِّلُ الْاٰيَاةِ
وَلَقَدْ ضَرَبْنَا فِي هٰذَا الْقُرْآنِ مِنْ كُلِّ مَثَلٍ
وَاِنَّ اللّٰهَ عَلِيمٌ قَدِيرٌ
وَاِنَّ اللّٰهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ
ve hem لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ ve لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ ve daha bunlara benzer âyetlerin ekser âyât-ı Tenziliye ile beraber ekser âyât-ı tekviniyeye de, hem de ekser ahval-i beşeriyeye bakar gözleri vardır.
Demek, âyâtın sonları onlarla mühürlenen hem o âyetler, onlarla te'yid edilen Kur'anın şu gibi hâtimeleri ise, muhatabın başını dağınık olan cüz'-ü müşettetten kaldırıp, küll-ü basite ve cüz'-ü mufassaldan, küll-ü mücmele baktırıyor. Hem onun nazarını maksad-ı a'lâ olan hâtimedeki fezleke-i esmaya tevcih ettiriyor.. ve daha bunlar gibi esrar-ı belâgatın yüksek düsturlarına nazarı çeviriyorlar.
(Zühre, Mesnevi-i N. (Badıllı))