Risale:Urfa Ehl-i Vukufuna Cevap (1951) (Müdafaalar)

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden

Önceki Müdafaa: Emirdağ Hayatı (Afyon Hapsinden Sonra)Tüm MüdafaalarGençlik Rehberi Mahkemesi (1952): Sonraki Müdafaa

Vukufsuz ehl-i vukufa cevab

Medar-ı hayret bir taarruzdur ki; kırk küsur sene evvel yazılmış ve mükerreren tab' edilmiş bir mes'eleyi, Urfa ehl-i vukufu, bü­tün bütün yanlış mâna vererek, hem güya bu sene yazılmış diye bir propaganda na­mını vermişler. O mes'ele de budur:

Eski harb-i umûmînin bidayetinde ve içinde o harbte müttefikimiz olan Alman ile alâkamızı kırmak ve garblılaşmak perdesi altında bir Purutluğa, yani siyaseti din­sizliğe alet yapmağa çalışan bazı münafıklar, "Alman sosyalistlikle gidiyor, bizim dinimize zarar verecek" dediler. Ben de o zaman demiştim: "Sosyalistlik, İslâmi­yet'e ilişemez ve dinimize zarar veremez. Hem bizi sosyalistliğe sokamaz. Fakat garb­lılaşmak, İngiliz ve Fransızın medeniyetinin fena kısmı, bizim dinimizi kısmen terketmeğe mukabil, zararlı bir medeniyete bizi mecbur edecekler. Onun fenalıkları iyiliklerine galebe eden böyle medeniyete, bizim müttefikimiz olan Almanın sosya­listliği, dinimize ilişmediği ve bizi sosyalistliğe sevk etmediği için tercih ediyoruz" diye o zaman demiştim. İşte mes'elenin hakikati bu iken, kırk küsur sene evvel bu mesele yazılmış ve neşredilmiş, kimse ilişmemiş ve mahkemelerde beraet görmüşlerdir.

Şimdi hasta olduğum için müddeî-yi umûmî ifademi almağa yanıma geldi ve dedi ki: "Urfa'daki ehl-i vukuf El-hutbetu'ş-Şâmiye'nin zeylindeki vecizelerden 'Sosyalistlik, ğarbî medeniyetlere müreccahtır' diye olan kelimesine Bolşevikliğin lehinde bir propaganda yapıyor" demişler.

Ben de dedim: Bolşeviklik ayrı, sosyalistlik ayrıdır. Sosyalist Alman nerede, komünist Rus nerede? Hem bu kadar ma'nâsız, kırk küsur sene evvel yazılan bir mes'eleden dolayı Nur'un Urfa'daki üç kahraman talebelerini hapis ettiler.

Yine müddeî-yi umûmî dedi ki: Ehl-i vukuf, bir cümleyi daha medâr-ı mesûliyet yapıyor. O da sizin M. Kemal'e: "Kemal! Namaz kılmayan haindir!" dediğindir. Hem namaz kılanlarla, kılmayanlar arasında bir tefrika sokuyor. O halde suçludur.

Ben de dedim: "Yüzer âyât-ı Kur'âniyede müslümanlar için en büyük hakikat, imandan sonra namaz olduğunu mükerreren emir ediyor." Hem o zaman Meclis-i Meb'ûsânda benim M. Kemal'e bu sözü söylediğim halde o bana ilişmediği ve itiraz etmediği halde, otuzbeş sene sonra böyle vukufsuz ehl-i vukuf yanlış raporlarıyla Nur'un kahraman fedailerine ilişmek bence Rus hesabına bir propagandadır veya Rus hesabına propagandaya alet olmuşlardır ki; Kur'an'ın hakaikiyle komünist Rus'a cephe alan ve tam mücadele eden dînin fedaîlerine ilişiyorlar.

Said Nursi

Önceki Müdafaa: Emirdağ Hayatı (Afyon Hapsinden Sonra)Tüm MüdafaalarGençlik Rehberi Mahkemesi (1952): Sonraki Müdafaa