Risale:33 Hadis: Revizyonlar arasındaki fark

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
 
(Aynı kullanıcının aradaki diğer 7 değişikliği gösterilmiyor)
1. satır: 1. satır:
[[Kategori:Evrad]]
[[Kategori:Hadis]]
==Otuz Üç Ehadis-i Şerife==


Otuz Üç Ehadis-i Şerife
Bismihi Sübhânehu


33 Hadis-i Şerif
Üstâdımız Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, 3. Defa girdiği Afyon Medrese-i Yusufiyyesinde, şu gelen 33 hadis-i şerifeyi kendi evrak defterinde yazmış, bilâhare bâzı Nur talebeleri de, kendi defterlerinde kaydetmişler. Bunların bâzılarını, Üstâdımız kendi kalemiyle tashih edip, bâzı Arabî ve Türkî hâşiyeler ilâve etmiştir. Risâle-i Nur'un talebe-i ulûm şerefini kazandıran ve ilim içinde hakikata bir yol açan mesleğini, bu hadis-i şerifler beyân etmektedirler. Bu hakikatı ifâde için, merhum mualla üstâdımız, [[Risale:Birinci Kısım Mektuplar (Emirdağ-1)#42. Parça|Emirdağ-1]]'de: "Ehli velâyetin amel ve ibâdet ve süluk ve riyâzet ile gördüğü hakikatler ve perdeler arkasında müşahade ettiği hakikimâniye, aynen onlar gibi Risâle-i Nur; ibâdet yerinde ilim içinde hakikata bir yol açmış, süluk ve evrad yerinde, mantıkî bürhanlarla, ilmî hüccetler içinde, hakikat-ül hakaika yol açmış ve ilm-i tasavvuf ve tarikat yerinde, doğrudan doğruya ilm-i kelâm içinde ve ilm-i akide ve usul-üd din içinde bir velâyet-i kübra yolunu açmış ki, bu asrın hakikat ve tarikat cereyanlarına galebe çalan felsefî dalâletlere galebe ediyor." diye beyân buyurmuşlardır.
1. “İlmi öğreniniz. çünkü onun öğrenilmesi, Allah'a karşı haşyettir. Talebi ibadettir. Müzakeresi tesbihtir. Ondan bahis ise cihaddır.”
2. “Bir alimin yatağına yaslanarak ilmine (kitabına) bir saat bakması, yetmiş saat ibadetten hayırlıdır.”
3. “İlmin talibi (talebesi), RAHMAN'ın talibidir. İlmin talipçisi, İslam'ın rüknüdür. Onun ser-ü mükafatı, Peygamberlerle beraber verilir.”
4. “İlim talep etmek, Allah'ın katında nafile namaz, oruç, hacdan ve fiy-sebiylillah olan cihaddan efdaldir.
5. “İlminden menfaat görülen bir alim, bin abidden hayırlıdır.”
6. “Din ile dünyayı talep edenlere veyl olsun.”
7. “Bir adamın bir hikmet kelimesini işitmesi, duyması, bazen olur ki, ona bir sene ibadetten hayırlı olur ve bir saat ilim müzakeresi yanında oturmak, bir köle azad etmekten daha hayırlıdır.”
8. “Cenab-ı Hak, bir adamı senin elinle (vasıtanla) hidayete getirmesi, güneşin üzerine doğduğu her şeyden daha çok sana hayırlıdır.”
9. “Cenab-ı Hak şu ümmetin üstünde hem deccalın kılıncını, hem de büyük harbin kılıncını beraber cem etmeyecektir.” ( Mülaheme-i Kübra olan ikinci Harb-i Umumi, alem-i İslam'ı hırpalamadığı işaretiyle, İslamlar içinde bir deccal, alem-i İslam'ı başka bir surette hırpalayacak.)
10. “Hilafet-i İslamiyye, babamın kardeşi amcam Abbas'ın oğullarından zail olmayacak. Ta onu deccala teslim edinceye kadar.”
11. “Ulemanın mürekkebiye Şüheda kanı muvazene edilse, muhakkak ki Allah yanında, ulemanın mürekkebi, Şühedanın kanından racih gelecektir.”
12. “Şedid, kuvvetli, kahraman o değildir ki, insanları mağlup etsin. Belki kahraman odur ki, gadap ve hiddet anında, nefsini mağlup eder.”
13. “Bir müslümanın, bir müslüman kardeşinin hidayetini artırıp, kötülüklerden onu alıkoyan bir hikmet kelimesi soylemesi ; ona bir hediye ihda etmesinden daha hayirlidir.”
14. “Halk-ı Ademden (A.S) ta kıyamete kadar, alem-i insaniyyet arasında, deccal hadisesinden daha büyük bir umur, mes'ele yoktur.”
15. “Bir ilim talebesi, ilim tahsil ederken eceli gelse, vefat etse, onun derecesiyle Enbiya derecesi arasında, bir peygamberlik mertebesi kalır.”
16. “Kim ki ilimden (yani ilm-i imani ve tahkikiden) bir bab, bir mes'ele taallüm ederse, onunla amel etsin etmesin, bir rek'at nafile namazdan efdaldir. Eğer öğrenmekle beraber amel de ederse, yahut onu başkasına da öğretirse, o zaman ta kıyamete kadar, onun o büyük sevabı ve onunla amel edenin sevabı onun olacaktır.
17. “Kim ki İslamı ihya etmek niyetiyle ilimden bir bab tahsil ederse, onun derecesiyle peygamberlik derecesi arasında, yalnız bir kalmış olur.”
18. “Bir mü'minde dört şey, dört ahlak içtima ettiği zaman Cenab-ı Hak, o dört ahlakıyla ona cenneti vacip etmiş olur:
Lisanında SIDK. ( Doğruluk.Yani yalan söylememek.)
Malda SEH. (Yani cömertlik.)
Kalpte meveddet, SEVGİ.
Hazırda ve gaybda olanlara NASİHAT etmek.
19. “Mütekellimden birisi gelecek, Kur'an'ı (Kur'an'ın hakikatlarını) öyle bir tarzda ders verecektir ki, ondan sonra, onun gibi o ders ve talimi veren olmayacaktır.”
20. “Bir ilim talebesi ilim tahsil etmekteyken ölüm ve ecel gelse, vefat etse şehiddir.”
21. “Kur'an'ın hamelelerine ikram, hürmet ediniz.” (Kur'an'ın hameleleriyse, ya Kur'an'ı hıfzedenlerdir, veyahut Kur'an'ın hakikatlarını yaşayanlardır.)
22. “Ulemaya hürmet ediniz, ikram ediniz. çünkü ulema, peygamberlerin varisidir.”
23. “İlmin efdali iman ilmidir. Bu ilimle az olan amel, ilim ile olduğu için menfaat verir. Fakat çok amel cehil ile olsa menfaatsizdir.”
24. “CenabAllah (C.C), mü'min kulunu tecrübe ve imtihan için, musibet ve belaya giriftar eder. Fakat, O'nun bu iptilai ve denemesini, o mü'min kulunun üstünde keramat ve ikramını izhar içindir.”
25. “Said, fitnelerden uzak kalmış kimse, musibet ve fitneye giriftar olduğu halde, sabreden kimsedir. Böyle adam ise, çok garip ve pek nadirdir.”
26. “Muhakkak fitne gelmektedir. İbadı (insanları) parça parça edecektir. Ancak alimler ondan kurtulurlar.”
27. “Ahir zamanda, şiddetli ve dehşetli bir bela gelecek. Herkese isabet edecek. Ondan kurtulan olmaz. Ancak Allah'ın dinini bilen ve ona göre lisanıyla ve kalbiyle mücahede eden bir adam kurtulacak. O ise, ona geçmişlerin mesleği sebkat etmiştir. Bir de, Allah'ın dinini bilip, tasdik eden birisi kurtulacak.”
28. “Beni ademin en cömerti, en kerimi ve en sahisi benim. Benden sonra, onların en kerimi, en cevadı ise, bir recul, bir ademdir ki; o adem (hususi) bir ilim bilecek ve o ilmini neşredecektir. Kıyamet gününde müstakilen bir cemaat halinde baas olunacaktır.”
29. “Kur'an'ı öğrenen ve öğreten, içindeki hakaikını ders veren bilmiş olsunlar ki; kıyamet gününde onların cennete girmelerine, saik ve delil ben olacağım.”
30. “Sakın bid'atlara yanaşmayınız. çünkü, bütün bid'atlar dalalettir. Bu dalaletler de, ceheneme dayanacaklardır.”
31. “Bizden gayrısına kendisini benzeten, bizden değildir. Sakın Yahudi ve Hıristiyanlara kendinizi benzetmeyiniz.
32. “Cihadın en efdali odur ki, eğri yolda olup, Hakka karşı mümanaat gösteren en cebbar hükümdarlara, kumandanlara karşı hak söz söyleyendir.”
33. “Cihadın en faziletlisi, kişinin kendi nefsi ve hevasına karşı mücahade etmesidir.


Osmanlıca
Mustafa Sungur


ﺍﻭﺗﻮﺯ ﺍﻭﭺ ﺃﺣﺎﺩﻳﺚ ﺷﺮﻳﻔﻪ‌
(Türkçe mealleri pek acele ve muhtasar surette kardeşimiz Abdülkadir Badıllı tarafından kaleme alınmıştır)
    ﺍﺳﺘﺎﺩﻳﻤﺰ ﺑﺪﻳﻊ ﺍﻟﺰﻣﺎﻥ ﺳﻌﻴﺪ ﺍﻟﻨﻮﺭﺳﻰ ﺣﻀﺮﺗﻠﺮﻯ ﺍﭼﻮﻧﺠﻰ ﺩﻓﻌﻪ ﮔﻴﺮﺩﻳﮕﻰ ﺁﻓﻴﻮﻥ ﻣﺪﺭﺳﻪٔ‌ِ ﻳﻮﺳﻔﻴﻪ‌ﺳﻨﺪﻩ ﺷﻮ ﮔﻠﻦ ٣٣ ﺃﺣﺪﻳﺚِ ﺷﺮﻳﻔﻪ‌ﻳﻰ ﻛﻨﺪﻯ ﺃﻭﺭﺍﺩ ﺩﻓﺘﺮﻧﺪﻩ ﻳﺎﺯﻣﺶ، ﺑﺎﻟﺂﺧﺮﻩ ﺑﻌﺾ ﻧﻮﺭ ﻃﻠﺒﻪ‌ﻟﺮﻯ ﺩﻩ ﻛﻨﺪﻯ ﺩﻓﺘﺮﻟﺮﻧﺪﻩ ﻗﻴﺪ ﺍﻳﺘﻤﺸﻠﺮ. ﺑﻮﻧﻠﺮﯓ ﺑﻌﻀﻠﺮﻳﻨﻰ ﺍﺳﺘﺎﺩﻳﻤﺰ ﻛﻨﺪﻯ ﻗﻠﻤﻴﻠﻪ ﺗﺼﺤﻴﺢ ﺍﻳﺪﻭﺏ ﺑﻌﺾ ﻋﺮﺑﻰ ﻭ ﺗﻮﺭﻛﺠﻪ ﺣﺎﺷﻴﻪ‌ﻟﺮ ﻋﻠﺎﻭﻩ ﺍﻳﺘﻤﺸﺪﺭ.
----
    ﺭﺳﺎﻟﻪٔ‌ِ ﻧﻮﺭﯓ ﻃﻠﺒﻪٔ‌ِ ﻋﻠﻮﻡ ﺷﺮﻓﻨﻰ ﻗﺰﺍﻧﺪﻳﺮﺍﻥ ﻭ ﻋﻠﻢ ﺍﻳﭽﻨﺪﻩ ﺣﻘﻴﻘﺘﻪ ﺑﺮ ﻳﻮﻝ ﺁﭼﺎﻥ ﻣﺴﻠﮕﻨﻰ ﺑﻮ ﺣﺪﻳﺚِ ﺷﺮﻳﻔﻠﺮ ﺑﻴﺎﻥ ﺍﻳﺘﻤﻜﺪﻩ‌ﺩﺭﻟﺮ. ﺑﻮ ﺣﻘﻴﻘﺘﻰ ﺍﻓﺎﺩﻩ ﺍﻳﭽﻮﻥ ﻣﺮﺣﻮﻡ ﻣﻌﻠﺎّ ﺍﺳﺘﺎﺩﻳﻤﺰ ﺍﻣﻴﺮﻃﺎﻍ - ١ ﺹ: ١٠٨ ﺩﻩ:
1. {{Arabi|ﺗَﻌَﻠَّﻤُﻮﺍ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢَ ﻓَﺎِﻥَّ ﺗَﻌْﻠِﻴﻤَﻪُ ﻟِﻠَّﻪِ ﺧَﺸْﻴَﺔٌ ﻭَ ﻃَﻠَﺒُﻪُ ﻋِﺒَﺎﺩَﺓٌ ﻭَ ﻣُﺬَﺍﻛَﺮَﺗُﻪُ ﺗَﺴْﺒِﻴﺢٌ ﻭَ ﺍﻟْﺒَﺤْﺚُ ﻋَﻨْﻪُ ﺟِﻬَﺎﺩٌ}}


    "ﺃﻫﻞ ﻭﻟﺎﻳﺘﯔ ﻋﻤﻞ ﻭ ﻋﺒﺎﺩﺕ ﻭ ﺳﻠﻮﻙ ﻭ ﺭﻳﺎﺿﺖ ﺍﻳﻠﻪ ﮔﻮﺭﺩﻳﮕﻰ ﺣﻘﻴﻘﺘﻠﺮ ﻭ ﭘﺮﺩﻩ‌ﻟﺮ ﺁﺭﻗﻪ‌ﺳﻨﺪﻩ ﻣﺸﺎﻫﺪﻩ ﺍﻳﺘﺪﻛﻠﺮﻯ ﺣﻘﺎﺋﻖِ ﺍﻳﻤﺎﻧﻴﻪ، ﻋﻴﻨًﺎ ﺍﻭﻧﻠﺮ ﮔﺒﻰ ﺭﺳﺎﻟﻪٔ‌ِ ﻧﻮﺭ ﻋﺒﺎﺩﺕ ﻳﺮﻧﺪﻩ ﻋﻠﻢ ﺍﻳﭽﻨﺪﻩ ﺣﻘﻴﻘﺘﻪ ﺑﺮ ﻳﻮﻝ ﺁﭼﻤﺶ، ﺳﻠﻮﻙ ﻭ ﺃﻭﺭﺍﺩ ﻳﺮﻧﺪﻩ ﻣﻨﻄﻘﻰ ﺑﺮﻫﺎﻧﻠﺮﻟﻪ ﻋﻠﻤﻰ ﺣﺠّﺘﻠﺮ ﺍﻳﭽﻨﺪﻩ ﺣﻘﻴﻘﺔ ﺍﻟﺤﻘﺎﺋﻘﻪ ﻳﻮﻝ ﺁﭼﻤﺶ ﻭ ﻋﻠﻢِ ﺗﺼﻮّﻑ ﻭ ﻃﺮﻳﻘﺖ ﻳﺮﻧﺪﻩ ﻃﻮﻏﺮﻳﺪﻥ ﻃﻮﻏﺮﻯ‌ﻳﻪ ﻋﻠﻢِ ﻛﻠﺎﻡ ﺍﻳﭽﻨﺪﻩ ﻭ ﻋﻠﻢ ﻋﻘﻴﺪﻩ ﻭ ﺍﺻﻮﻝ ﺍﻟﺪﻳﻦ ﺍﻳﭽﻨﺪﻩ ﺑﺮ ﻭﻟﺎﻳﺖِ ﻛﺒﺮﺍ ﻳﻮﻟﻨﻰ ﺁﭼﻤﺶ ﻛﻪ؛ ﺑﻮ ﻋﺼﺮﯓ ﺣﻘﻴﻘﺖ ﻭ ﻃﺮﻳﻘﺖ ﺟﺮﻳﺎﻧﻠﺮﻳﻨﻪ ﻏﻠﺒﻪ ﭼﺎﻟﺎﻥ ﻓﻠﺴﻔﻰ ﺿﻠﺎﻟﺘﻠﺮﻩ ﻏﻠﺒﻪ ﺍﻳﺪﻳﻴﻮﺭ." ﺩﻳﻴﻪ ﺑﻴﺎﻥ ﺑﻴﻮﺭﻣﺸﻠﺮﺩﺭ.
“İlmi öğreniniz. Çünkü onun öğrenilmesi, Allah'a karşı haşyettir, talebi ibadettir, müzakeresi tesbihtir, ondan bahis ise cihaddır.
2. {{Arabi|ﺳَﺎﻋَﺔُ ﻋَﺎﻟِﻢٍ ﻳَﺘَّﻜِﻰﺀُ ﻋَﻠَﻰ ﻓِﺮَﺍﺷِﻪِ ﻳَﻨْﻈُﺮُ ﻓِﻰ ﻋِﻠْﻤِﻪِ ﺧَﻴْﺮٌ ﻣِﻦْ ﻋِﺒَﺎﺩَﺓِ ﺳَﺒْﻌِﻴﻦَ ﺳَﺎﻋَﺔً}}


    ﻣﺼﻄﻔﻰ ﺻﻮﻧﻐﻮﺭ
“Bir alimin yatağına yaslanarak ilmine (kitabına) bir saat bakması, yetmiş saat ibadetten hayırlıdır.”
    ﺍﺗﻮﺯ ﺍﻭﭺ ﺍﺣﺎﺩﻳﺚِ ﺷﺮﻳﻔﻪ‌
3. {{Arabi|ﻃَﺎﻟِﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢُ  ﻃَﺎﻟِﺐُ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﺎﻥِ، ﻃَﺎﻟِﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺭُﻛْﻦُ ﺍﻟْﺎِﺳْﻠَﺎﻡِ ﻭَ ﻳُﻌْﻄَﻰ ﺍَﺟْﺮُﻩُ ﻣَﻊَ ﺍﻟﻨَّﺒِﻴِّﻴﻦَ}}


    ١ - ﺗَﻌَﻠَّﻤُﻮﺍ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢَ ﻓَﺎِﻥَّ ﺗَﻌْﻠِﻴﻤَﻪُ ﻟِﻠَّﻪِ ﺧَﺸْﻴَﺔٌ ﻭَ ﻃَﻠَﺒُﻪُ ﻋِﺒَﺎﺩَﺓٌ ﻭَ ﻣُﺬَﺍﻛَﺮَﺗُﻪُ ﺗَﺴْﺒِﻴﺢٌ ﻭَ ﺍﻟْﺒَﺤْﺚُ ﻋَﻨْﻪُ ﺟِﻬَﺎﺩٌ ٭
“İlmin talibi (talebesi), Rahman'ın talibidir. İlmin talipçisi, İslam'ın rüknüdür. Onun ecr-ü mükafatı, Peygamberlerle beraber verilir.”
4. {{Arabi|ﻃَﻠَﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟﻠﻪِ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺼَّﻠَﺎﺓِ ﻭَ ﺍﻟﺼِّﻴَﺎﻡِ ﻭَ ﺍﻟْﺤَﺞِّ ﻭَ ﺍﻟْﺠِﻬَﺎﺩِ ﻓِﻰ ﺳَﺒِﻴﻞِ ﺍﻟﻠﻪِ}}


﴿)٭( ﺗﻮﺭﻛﺠﻪ ﻣﺌﺎﻟﻠﺮﻯ، ﭘﻚ ﻋﺠﻠﻪ ﻭ ﻣﺨﺘﺼﺮ ﺑﺮ ﻃﺮﺯﺩﻩ، ﻗﺎﺭﺩﺍﺷﻤﺰ ﻋﺒﺪﺍﻟﻘﺎﺩﺭ ﺑﺎﺩﻟﻠﻰ ﻃﺮﻓﻨﺪﻥ ﻗﻠﻤﻪ ﺁﻟﻴﻨﻤﺸﺪﺭ.
“İlim talep etmek, Allah'ın katında (nafile) namaz, oruç, hacdan ve fî sebîlillah olan cihaddan efdaldir.”
5. {{Arabi|ﻋَﺎﻟِﻢٌ ﻳُﻨْﺘَﻔَﻊُ ﺑِﻌِﻠْﻤِﻪِ ﺧَﻴْﺮٌ ﻣِﻦْ ﺍَﻟْﻒِ ﻋَﺎﺑِﺪٍ}}


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“İlminden menfaat görülen bir alim, bin abidden hayırlıdır.”
6. {{Arabi|ﻭَﻳْﻞٌ ﻟِﻤَﻦْ ﻃَﻠَﺐَ ﺍﻟﺪُّﻧْﻴَﺎ ﺑِﺎﻟﺪِّﻳﻦِ}}


    ﻋﻠﻤﻰ ﺍﻭﮔﺮﻩ‌ﻧﯖﺰ. ﭼﻮﻧﻜﻪ، ﺍﻭﻧﯔ ﺍﻭﮔﺮﻩ‌ﻧﻴﻠﻤﻪ‌ﺳﻰ ﺍﻟﻠَّﻬﻪ ﻗﺎﺭﺷﻰ ﺧﺸﻴﺘﺪﺭ، ﻃﻠﺒﻰ ﻋﺒﺎﺩﺗﺪﺭ، ﻣﺬﺍﻛﺮﻩ‌ﺳﻰ ﺗﺴﺒﻴﺤﺪﺭ، ﺍﻭﻧﺪﻥ ﺑﺤﺚ ﺍﻳﺴﻪ ﺟﻬﺎﺩﺩﺭ.
“Din ile dünyayı talep edenlere veyl olsun.
7. {{Arabi|ﻛَﻠِﻤَﺔُ ﺣِﻜْﻤَﺔٍ ﻳَﺴْﻤَﻌُﻬَﺎ ﺍﻟﺮَّﺟُﻞُ ﻗَﺪْ ﻳَﻜُﻮﻥُ ﺧَﻴْﺮًﺍ ﻟَﻪُ ﻣِﻦْ ﻋِﺒَﺎﺩَﺓِ ﺳَﻨَﺔٍ ﻭَ ﺟُﻠُﻴﺲُ ﺳَﺎﻋَﺔً ﻋِﻨْﺪَ ﻣُﺬَﺍﻛَﺮَﺓِ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺧَﻴْﺮٌ ﻣِﻦْ ﻋِﺘْﻖِ ﺭَﻗَﺒَﺔٍ}}


    ٢ - ﺳَﺎﻋَﺔُ ﻋَﺎﻟِﻢٍ ﻳَﺘَّﻜِﻰﺀُ ﻋَﻠَﻰ ﻓِﺮَﺍﺷِﻪِ ﻳَﻨْﻈُﺮُ ﻓِﻰ ﻋِﻠْﻤِﻪِ ﺧَﻴْﺮٌ ﻣِﻦْ ﻋِﺒَﺎﺩَﺓِ ﺳَﺒْﻌِﻴﻦَ ﺳَﺎﻋَﺔً ٭
“Bir adamın bir hikmet kelimesini işitmesi, duyması bazen olur ki, ona bir sene ibadetten hayırlı olur ve bir saat ilim müzakeresi yanında oturmak, bir köle azad etmekten daha hayırlıdır.”
8. {{Arabi|ﻟَﺎَﻥْ ﻳَﻬْﺪِﻯ ﺍﻟﻠﻪُ ﻋَﻠَﻰ ﻳَﺪَﻳْﻚَ ﺭَﺟُﻠًﺎ ﺧَﻴْﺮٌ ﻟَﻚَ ﻣِﻤَّﺎ ﻃَﻠَﻌَﺖْ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﺍﻟﺸَّﻤْﺲُ}}


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“Cenab-ı Hak bir adamı senin elinle (vasıtanla) hidayete getirmesi, güneşin üzerine doğduğu her şeyden daha çok sana hayırlıdır.”
9. {{Arabi|ﻟَﻦْ ﻳَﺠْﻤَﻊَ ﺍﻟﻠﻪُ ﻋَﻠَﻰ ﻫَﺬِﻩِ ﺍﻟْﺎُﻣَّﺔِ (٭) ﺳَﻴْﻒَ ﺍﻟﺪَّﺟَّﺎﻝِ ﻭَ ﺳَﻴْﻒَ ﺍﻟْﻤِﻠْﺤَﻤَﺔِ}}


    ﺑﺮ ﻋﺎﻟﻤﯔ، ﻳﺎﺗﺎﻏﻨﻪ ﻳﺎﺻﻠﺎﻧﺎﺭﻕ ﻋﻠﻤﻨﻪ )ﻛﺘﺎﺑﻨﻪ( ﺑﺮ ﺳﺎﻋﺖ ﺑﺎﻗﻤﺎﺳﻰ، ﻳﺘﻤﺶ ﺳﺎﻋﺖ ﻋﺒﺎﺩﺗﺪﻥ ﺧﻴﺮﻟﻴﺪﺭ.
(٭ Mülaheme-i Kübra olan ikinci Harb-i Umumi alem-i İslam'ı hırpalamadığı işaretiyle; İslamlar içinde bir deccal, alem-i İslam'ı başka bir tarzda hırpalayacak.
    ٣ - ﻃَﺎﻟِﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢُ  ﻃَﺎﻟِﺐُ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﺎﻥِ، ﻃَﺎﻟِﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺭُﻛْﻦُ ﺍﻟْﺎِﺳْﻠَﺎﻡِ ﻭَ ﻳُﻌْﻄَﻰ ﺍَﺟْﺮُﻩُ ﻣَﻊَ ﺍﻟﻨَّﺒِﻴِّﻴﻦَ٭


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
Said Nursî)


    ﻋﻠﻤﯔ ﻃﺎﻟﺒﻰ )ﻃﻠﺒﻪ‌ﺳﻰ(، ﺭﺣﻤﺎﻧﯔ ﻃﺎﻟﻴﺒﺪﺭ. ﻋﻠﻤﯔ ﻃﻠﺒﺠﻴﺴﻰ ﺍﺳﻠﺎﻣﯔ ﺭﻛﻨﻴﺪﺭ. ﺍﻭﻧﯔ ﺃﺟﺮ ﻭ ﻣﻜﺎﻓﺎﺗﻰ، ﭘﻴﻐﻤﺒﺮﻟﺮﻟﻪ ﺑﺮﺍﺑﺮ ﻭﻳﺮﻳﻠﻴﺮ.
“Cenab-ı Hak şu ümmetin (Ümmet-i Muhammed (asm)) üstünde hem deccalın kılıncını, hem de büyük harb kılıncını beraber cem etmeyecektir.


    ٤ - ﻃَﻠَﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟﻠﻪِ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺼَّﻠَﺎﺓِ ﻭَ ﺍﻟﺼِّﻴَﺎﻡِ ﻭَ ﺍﻟْﺤَﺞِّ ﻭَ ﺍﻟْﺠِﻬَﺎﺩِ ﻓِﻰ ﺳَﺒِﻴﻞِ ﺍﻟﻠﻪِ ٭
10. {{Arabi|ﻟَﻦْ ﺗَﺰَﺍﻝَ ﺍﻟْﺨِﻠَﺎﻓَﺔُ ﻓِﻰ ﻭِﻟْﺪِ ﻋَﻤِّﻰ ﺻِﻨْﻮِ ﺍَﺑِﻰ ﺍﻟْﻌَﺒَّﺎﺱِ ﺣَﺘَّﻰ ﻳُﺴَﻠِّﻤُﻮﻫَﺎ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﺪَّﺟَّﺎﻝِ}}


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“Hilafet (Hilafet-i İslamiyye), babamın kardeşi amcam Abbas'ın oğullarından tâ onu deccala teslim edinceye kadar zail olmayacak.”
11. {{Arabi|ﻟَﻮْ ﻭُﺯِﻥَ ﻣِﺪَﺍﺩُ ﺍﻟْﻌُﻠَﻤَﺎﺀِ ﻭَ ﺩَﻡُ ﺍﻟﺸُّﻬَﺪَﺍﺀِ ﻟَﺮُﺟِّﺢَ ﻣِﺪَﺍﺩُ ﺍﻟْﻌُﻠَﻤَﺎﺀِ ﻋَﻠَﻰ ﺩَﻡِ ﺍﻟﺸُّﻬَﺪَﺍﺀِ}}


    ﻋﻠﻢ ﻃﻠﺐ ﺍﻳﺘﻤﻚ، ﺍﻟﻠﻬﯔ ﻗﺎﺗﻨﺪﻩ )ﻧﺎﻓﻠﻪ( ﻧﻤﺎﺯ، ﺍﻭﺭﻭﺝ ﻭ ﺣﺠﺪﻥ ﻭ ﻓﻰ ﺳﺒﻴﻞ ﺍﻟﻠﻪ ﺍﻭﻟﺎﻥ ﺟﻬﺎﺩﺩﻥ ﺃﻓﻀﻠﺪﺭ.
“Ulemanın mürekkebiyle şüheda kanı muvazene edilse; muhakkak ki Allah yanında ulemanın mürekkebi, şühedanın kanından racih gelecektir.
12. {{Arabi|ﻟَﻴْﺲَ ﺍﻟﺸَّﺪِﻳﺪُ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﻳَﻐْﻠِﺐُ ﺍﻟﻨَّﺎﺱَ ﻭَﻟَﻜِﻦَّ ﺍﻟﺸَّﺪِﻳﺪَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﻳَﻐْﻠِﺐُ ﻧَﻔْﺴَﻪُ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟْﻐَﻀَﺐِ}}


    ٥ - ﻋَﺎﻟِﻢٌ ﻳُﻨْﺘَﻔَﻊُ ﺑِﻌِﻠْﻤِﻪِ ﺧَﻴْﺮٌ ﻣِﻦْ ﺍَﻟْﻒِ ﻋَﺎﺑِﺪٍ ٭
“Şedid, kuvvetli, kahraman o değildir ki insanları mağlup etsin. Belki kahraman odur ki, gadap ve hiddet anında nefsini mağlup eder.”
13. {{Arabi|ﻣَﺎ ﺍَﻫْﺪَﻯ ﻣُﺴْﻠِﻢٌ ﻟِﺎَ ﺧِﻴﻪِ ﻫَﺪِﻳَّﺔً ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﻣِﻦْ ﻛَﻠِﻤَﺔِ ﺣِﻜْﻤَﺔٍ ﻳَﺰِﻳﺪِﻩُ ﻫُﺪًﻯ ﻭَ ﻳَﺮُﺩُّﻩُ ﺑِﻬَﺎ ﻋَﻨْﻪُ ﺭِﺩًﻯ}}


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“Bir müslümanın, bir müslüman kardeşine vereceği, onun hidayetini artıran ve onunla ondan kötülüğü kaldıran bir hikmetli sözden daha efdal bir hediye yoktur.”
14. {{Arabi|ﻣَﺎ ﺑَﻴْﻦَ ﺧَﻠْﻖِ ﺍَﺩَﻡَ ﺍِﻟَﻰ ﻗِﻴَﺎﻡِ ﺍﻟﺴَّﺎﻋَﺔِ ﺍَﻣْﺮٌ ﺍَﻛْﺒَﺮَ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺪَّﺟّﺎﻝِ}}(*)


    ﻋﻠﻤﻨﺪﻥ ﻣﻨﻔﻌﺖ ﮔﻮﺭﻭﻟﻦ ﺑﺮ ﻋﺎﻟﻢ، ﺑﻴﯔ ﻋﺎﺑﺪﺩﻥ ﺧﻴﺮﻟﻴﺪﺭ.
(* İslamda bir rivayette üç deccal gelecek; bir rivayette deccal vazifesini gören yirmi yedi deccal.


    ٦ - ﻭَﻳْﻞٌ ﻟِﻤَﻦْ ﻃَﻠَﺐَ ﺍﻟﺪُّﻧْﻴَﺎ ﺑِﺎﻟﺪِّﻳﻦِ ٭
Said Nursî)


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“Halk-ı Âdem'den (as) tâ kıyamete kadar, alem-i insaniyyet arasında deccal hadisesinden daha büyük bir emir, mes'ele yoktur.”
15. {{Arabi|ﻣَﻦْ ﺍَﺗَﺎﻩُ ﺍﻟْﻤَﻮْﺕُ ﻭَ ﻫُﻮَ ﻳَﻄْﻠُﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢَ ﻛَﺎﻥَ ﺑَﻴْﻨَﻪُ ﻭَ ﺑَﻴْﻦَ ﺍﻟْﺎَﻧْﺒِﻴَﺎﺀِ ﺩَﺭَﺟَﺔٌ}}


    ﺩﻳﻦ ﺍﻳﻠﻪ ﺩﻧﻴﺎﻳﻰ ﻃﻠﺐ ﺍﻳﺪﻧﻠﺮﻩ ﻭﻳﻞ ﺍﻭﻟﺴﻮﻥ.
“Bir ilim talebesi ilmi tahsil ederken eceli gelse, vefat etse, onun derecesiyle Enbiya derecesi arasında bir derece (peygamberlik mertebesi) kalır.
    ٧ - ﻛَﻠِﻤَﺔُ ﺣِﻜْﻤَﺔٍ ﻳَﺴْﻤَﻌُﻬَﺎ ﺍﻟﺮَّﺟُﻞُ ﻗَﺪْ ﻳَﻜُﻮﻥُ ﺧَﻴْﺮًﺍ ﻟَﻪُ ﻣِﻦْ ﻋِﺒَﺎﺩَﺓِ ﺳَﻨَﺔٍ ﻭَ ﺟُﻠُﻴﺲُ ﺳَﺎﻋَﺔً ﻋِﻨْﺪَ ﻣُﺬَﺍﻛَﺮَﺓِ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺧَﻴْﺮٌ ﻣِﻦْ ﻋِﺘْﻖِ ﺭَﻗَﺒَﺔٍ ٭
16. {{Arabi|ﻣَﻦْ ﺗَﻌَﻠَّﻢَ ﺑَﺎﺑًﺎ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ (ﺍﻯ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺍﻟْﺎِﻳﻤَﺎﻧِﻰِّ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﺤْﻘِﻴﻘِﻰِّ) ﻋَﻤِﻞَ ﺑِﻪِ ﺍَﻭْ ﻟَﻢْ ﻳَﻌْﻤَﻞْ ﺑِﻪِ ﻛَﺎﻥَ ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﻣِﻦْ ﺻَﻠَﺎﺓِ ﺍَﻟْﻒَ ﺭَﻛْﻌَﺔٍ. ﻓَﺎِﻥْ ﻫُﻮَ ﻋَﻤِﻞَ ﺑِﻪِ ﺍَﻭْ ﻋَﻠَّﻤَﻪُ ﻛَﺎﻥَ ﻟَﻪُ ﺛَﻮَﺍﺑُﻪُ ﻣَﻦْ ﻳَﻌْﻤَﻞُ ﺑِﻪِ ﺍِﻟَﻰ ﻳَﻮْﻡِ ﺍﻟْﻘِﻴَﺎﻣَﺔِ}}


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“Kim ki ilimden (yani ilm-i imani ve tahkikiden) bir bab (bir mes'ele) taallüm ederse, onunla amel etsin etmesin, bin rek'at nafile namazdan efdaldir. Eğer (öğrenmekle beraber) amel de ederse yahut onu başkasına öğretirse o zaman ta kıyamete kadar onun o (büyük) sevabı ve onunla amel edenin sevabı onun olacaktır.
17. {{Arabi|ﻣَﻦْ ﻃَﻠَﺐَ ﺑَﺎﺑًﺎ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﻟِﻴُﺤْﻴِﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻟْﺎِﺳْﻠَﺎﻡَ ﻛَﺎﻥَ ﺑَﻴْﻨَﻪُ ﻭَ ﺑَﻴْﻦَ ﺍﻟْﺎَﻧْﺒِﻴَﺎﺀِ ﺩَﺭَﺟَﺔٌ}}


    ﺑﺮ ﺁﺩﻣﯔ، ﺑﺮ ﺣﻜﻤﺖ ﻛﻠﻤﺴﻨﻰ ﺍﻳﺸﻴﺘﻤﻪ‌ﺳﻰ، ﻃﻮﻳﻤﺎﺳﻰ ﺑﻌﻀًﺎ ﺍﻭﻟﻮﺭ ﻛﻪ، ﺍﻭﯕﺎ ﺑﺮ ﺳﻨﻪ ﻋﺒﺎﺩﺗﺪﻥ ﺧﻴﺮﻟﻰ ﺍﻭﻟﻮﺭ. ﻭ ﺑﺮ ﺳﺎﻋﺖ ﻋﻠﻢ ﻣﺬﺍﻛﺮﻩ‌ﺳﻰ ﻳﺎﻧﻨﺪﻩ ﺍﻭﻃﻮﺭﻣﻖ، ﺑﺮ ﻛﻮﻟﻪ ﺁﺯﺍﺩ ﺍﻳﺘﻤﻜﺪﻥ ﺩﺍﻫﺎ ﺧﻴﺮﻟﻴﺪﺭ.
“Kim ki İslamı ihya etmek niyetiyle ilimden bir bab tahsil ederse onun derecesiyle peygamberlik mertebesi arasında yalnız bir derece kalmış olur.
18. {{Arabi|ﻟَﺎ ﻳَﺠْﺘَﻤِﻊُ ﺍَﺭْﺑَﻌَﺔٌ ﻓِﻰ ﺍﻟْﻤُﺆْﻣِﻦِ ﺍِﻟَّﺎ ﺍَﻭْﺟَﺐَ ﺍﻟﻠﻪُ ﺑِﻬِﻦَّ ﺍﻟْﺠَﻨَّﺔَ: ﺍَﻟﺼِّﺪْﻕُ ﻓِﻰ ﺍﻟﻠِّﺴَﺎﻥِ ﻭَ ﺍﻟﺴَّﺨَﺎﺀُ ﻓِﻰ ﺍﻟْﻤَﺎﻝِ ﻭَ ﺍﻟْﻤَﻮَﺩَّﺓُ ﻓِﻰ ﺍﻟْﻘَﻠْﺐِ ﻭَ ﺍﻟﻨَّﺼِﻴﺤَﺔُ ﻓَﻰ ﺍﻟْﻤَﺸْﻬَﺪِ ﻭَ ﺍﻟْﻤَﻐِﻴﺐِ}}


    ٨ - ﻟَﺎَﻥْ ﻳَﻬْﺪِﻯ ﺍﻟﻠﻪُ ﻋَﻠَﻰ ﻳَﺪَﻳْﻚَ ﺭَﺟُﻠًﺎ ﺧَﻴْﺮٌ ﻟَﻚَ ﻣِﻤَّﺎ ﻃَﻠَﻌَﺖْ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﺍﻟﺸَّﻤْﺲُ ٭
“Bir mü'minde dört şey (dört ahlak) içtima ettiği zaman Cenab-ı Hak (o dört ahlakı ile) ona cenneti vacip etmiş olur:
*Lisanında sıdk, doğruluk (yani yalan söylememek),
*Malda sehâ, cömertlik,
*Kalpte meveddet,
*Hazırda ve gaybda olanlara nasihat etmek.
19. {{Arabi|ﻳَﻜُﻮﻥُ ﻓِﻰ ﺍَﺣَﺪِ ﺍﻟْﻜَﺎﻫِﻨِﻴﻦَ ﺭَﺟُﻞٌ ﻳُﺪَﺭِّﺱُ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥَ (ﻳﻌﻨﻰ ﻳُﺪَﺭِّﺱُ ﺣَﻘِﻴﻘَﺔَ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥ) ﺩِﺭَﺍﺳَﺔً ﻟَﺎ ﻳُﺪَﺭِّﺳُﻬَﺎ ﺍَﺣَﺎﺩٌ ﻳَﻜُﻮﻥُ ﺑَﻌْﺪَﻩُ}}


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“Kâhinlerden (*) birisi (bir adam) gelecek, Kur'an'ı (Kur'an'ın hakikatlarını) öyle bir tarzda ders verecektir ki, ondan sonra, onun gibi o ders ve talimi veren olmayacaktır.”
(* Hadisin metnindeki kâhinden murad (Allahu a'lem) ilhama mazhar, gaybî umuru veyahut gizli kalmış serairi veyahut mestur olan hakaik-i Kur'aniyyeyi ilham-ı ilahi ile ders verecek birisi demektir. Bu ise gaybî ve istikbalî bir işaret ve bir ihbar-ı nebevidir.


    ﺟﻨﺎﺏ ﺣﻖ ﺑﺮ ﺁﺩﻣﻰ ﺳﻨﯔ ﺃﻟﯖﻠﻪ )ﻭﺍﺳﻄﻪ‌ﯕﻠﻪ( ﻫﺪﺍﻳﺘﻪ ﮔﺘﻴﺮﻣﻪ‌ﺳﻰ، ﮔﻮﻧﺸﯔ ﺍﻭﺯﺭﻳﻨﻪ ﻃﻮﻏﺪﻳﻐﻲ ﻫﺮ ﺷﻴﺪﻥ ﺩﺍﻫﺎ ﭼﻮﻕ ﺳﯖﺎ ﺧﻴﺮﻟﻴﺪﺭ.
Abdülkadir Badıllı)  
    ٩ - ﻟَﻦْ ﻳَﺠْﻤَﻊَ ﺍﻟﻠﻪُ ﻋَﻠَﻰ ﻫَﺬِﻩِ ﺍﻟْﺎُﻣَّﺔِ )٭( ﺳَﻴْﻒَ ﺍﻟﺪَّﺟَّﺎﻝِ ﻭَ ﺳَﻴْﻒَ ﺍﻟْﻤِﻠْﺤَﻤَﺔِ ٭


﴿)٭( ﻣﻠﺤﻤﻪٔ‌ِ ﻛﺒﺮﺍ ﺍﻭﻟﺎﻥ ﺍﻳﻜﻨﺠﻰ ﺣﺮﺏِ ﻋﻤﻮﻣﻰ ﻋﺎﻟﻢِ ﺍﺳﻠﺎﻣﻰ ﺧﻴﺮﭘﺎﻟﺎﻣﺪﻳﻐﻰ ﺍﺷﺎﺭﺗﻴﻠﻪ؛ ﺍﺳﻠﺎﻣﻠﺮ ﺍﻳﭽﻨﺪﻩ ﺑﺮ ﺩﺟّﺎﻝ ﻋﺎﻟﻢِ ﺍﺳﻠﺎﻣﻰ ﺑﺎﺷﻘﻪ ﺑﺮ ﻃﺮﺯﺩﻩ ﺧﻴﺮﭘﺎﻟﺎﻳﻪ‌ﺟﻖ.
20. {{Arabi|ﺍِﺫَﺍ ﺟَﺎﺀَ ﺍﻟْﻤَﻮْﺕُ ﻟِﻄَﺎﻟِﺐِ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﻭَ ﻫُﻮَ ﻋَﻠَﻰ ﻫَﺬِﻩِ ﺍﻟْﺤَﺎﻟَﺔِ ﻣَﺎﺕَ ﻭَ ﻫُﻮَ ﺷَﻬِﻴﺪٌ}}


    ﺳﻌﻴﺪ ﺍﻟﻨﻮﺭﺳﻰ﴾
“Bir ilim talebesi ilim tahsil etmekteyken vefat etse şehiddir.”
21. {{Arabi|ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺍَﻟْﻌِﻠْﻢُ ﺑِﺎﻟﻠﻪِ (ﺍﻯ ﺍﻟْﺎِﻳﻤَﺎﻧِﻰّ) ﻗَﻠِﻴﻞُ ﺍﻟْﻌَﻤَﻞِ ﻳَﻨْﻔَﻊُ ﻣَﻊَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﻭَ ﻛَﺜِﻴﺮُ ﺍﻟْﻌَﻤَﻞِ ﻟَﺎ ﻳَﻨْﻔَﻊُ ﻣَﻊَ ﺍﻟْﺠَﻬْﻞِ}}


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“İlmin efdali ilm-i billahtır (yani iman ilmidir). Bu ilimle az olan amel (ilimle olduğu için) menfaat verir. Fakat çok amel cehil ile olsa menfaatsizdir.”
22. {{Arabi|ﺍَﻛْﺮِﻣُﻮﺍ ﺣَﻤَﻠَﺔَ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥِ}}


    ﺟﻨﺎﺏ ﺍﻟﻠﻪ ﺷﻮ ﺍُﻣّﺘﯔ )ﺍﻣّﺖ ﻣﺤﻤّﺪ )ﻉ‌ﺹ‌ﻡ(( ﺍﻭﺳﺘﻨﺪﻩ ﻫﻢ ﺩﺟّﺎﻟﯔ ﻗﻠﻨﺠﻨﻰ، ﻫﻢ ﺩﻩ ﺑﻴﻮﻙ ﺣﺮﺏ ﻗﻠﻨﺠﻨﻰ ﺑﺮﺍﺑﺮ ﺟﻤﻊ ﺍﻳﺘﻤﻴﻪ‌ﺟﻜﺪﺭ.
“Kur'an'ın hamelelerine ikram, hürmet ediniz.” (Kur'an'ın hameleleri ya Kur'an hafızı olanlardır veyahut Kur'an'ın hakikatlarını yaşayanlardır.)
23. {{Arabi|ﺍَﻛْﺮِﻣُﻮﺍ ﺍﻟْﻌُﻠَﻤَﺎﺀَ ﻓَﺎِﻧَّﻬُﻢْ ﻭَﺭَﺛَﺔُ ﺍﻟْﺎَﻧْﺒِﻴَﺎﺀِ}}


    ١٠ - ﻟَﻦْ ﺗَﺰَﺍﻝَ ﺍﻟْﺨِﻠَﺎﻓَﺔُ ﻓِﻰ ﻭِﻟْﺪِ ﻋَﻤِّﻰ ﺻِﻨْﻮِ ﺍَﺑِﻰ ﺍﻟْﻌَﺒَّﺎﺱِ ﺣَﺘَّﻰ ﻳُﺴَﻠِّﻤُﻮﻫَﺎ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﺪَّﺟَّﺎﻝِ٭
“Ulemaya (hürmet ediniz) ikram ediniz. Çünkü ulema, peygamberlerin varisleridir.”


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
24. {{Arabi|ﺍِﻥَّ ﺍﻟﻠﻪَ ﻋَﺰَّ ﻭَ ﺟَﻞَّ ﻟَﻴَﺒْﺘَﻠِﻰَ ﺍﻟْﻌَﺒْﺪَ ﺍﻟْﻤُﺆْﻣِﻦَ ﻭَﻣَﺎ ﻳَﺒْﺘَﻠِﻴَﻪُ ﺍِﻟَّﺎ ﻟِﻜَﺮَﺍﻣَﺘِﻪِ ﻋَﻠَﻴْﻪِ}}


    ﺧﻠﺎﻓﺖ )ﺧﻠﺎﻓﺖِ ﺍﺳﻠﺎﻣﻴﻪ(، ﺑﺎﺑﺎﻣﯔ ﻗﺎﺭﺩﺍﺷﻰ ﻋﻤﻮﺟﻪ‌ﻡ ﻋﺒّﺎﺳﯔ ﺍﻭﻏﻠﻠﺮﻧﺪﻥ، ﺗﺎ ﺍﻭﻧﻰ ﺩﺟﺎﻟﻪ ﺗﺴﻠﻴﻢ ﺍﻳﺪﻧﺠﻪ‌ﻳﻪ ﻗﺪﺭ ﺯﺍﺋﻞ ﺍﻭﻟﻤﻴﻪ‌ﺟﻖ.
“Cenab-ı Allah Azze ve Celle mü'min kulunu tecrübe ve imtihan için musibete, belaya giriftar eder. Fakat O'nun bu iptila ve denemesi, o mü'min kulun üstünde keramat ve ikramını izhar içindir.”
    ١١ - ﻟَﻮْ ﻭُﺯِﻥَ ﻣِﺪَﺍﺩُ ﺍﻟْﻌُﻠَﻤَﺎﺀِ ﻭَ ﺩَﻡُ ﺍﻟﺸُّﻬَﺪَﺍﺀِ ﻟَﺮُﺟِّﺢَ ﻣِﺪَﺍﺩُ ﺍﻟْﻌُﻠَﻤَﺎﺀِ ﻋَﻠَﻰ ﺩَﻡِ ﺍﻟﺸُّﻬَﺪَﺍﺀِ ٭
25. {{Arabi|ﺍِﻥَّ ﺍﻟﺴَّﻌِﻴﺪَ ﻟَﻤَﻦْ ﺟُﻨِّﺐَ ﺍﻟْﻔِﺘَﻦَ ﻭَ ﻟَﻤَﻦِ ﺍﺑْﺘُﻠِﻰَ ﻓَﺼَﺒَﺮَ ﻓَﻮَﺍﻫًﺎ ﺛُﻢَّ ﻭَﺍﻫًﺎ}}


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“Said, fitnelerden uzak kalmış kimse ve musibet ve fitneye giriftar olduğu halde sabreden kimsedir. Böylesi adam ise çok garip, pek nadirdir.”
26. {{Arabi|ﺍِﻥَّ ﺍﻟْﻔِﺘْﻨَﺔَ ﺗَﺠِﻰﺀُ ﻓَﺘَﻨْﺴِﻒُ ﺍﻟْﻌِﺒَﺎﺩَ ﻧَﺴْﻔًﺎ ﻭَ ﻳَﻨْﺠُﻮ ﺍﻟْﻌَﺎﻟِﻢُ ﻋَﻨْﻬَﺎ}}


    ﻋﻠﻤﺎﻧﯔ ﻣﺮﻛّﺒﻴﻠﻪ، ﺷﻬﺪﺍ ﻗﺎﻧﻰ ﻣﻮﺍﺯﻧﻪ ﺍﻳﺪﻳﻠﺴﻪ؛ ﻣﺤﻘّﻖ ﻛﻪ، ﺍﻟﻠﻪ ﻳﺎﻧﻨﺪﻩ ﻋﻠﻤﺎﻧﯔ ﻣﺮﻛّﺒﻰ، ﺷﻬﺪﺍﻧﯔ ﻗﺎﻧﻨﺪﻥ ﺭﺍﺟﺢ ﮔﻠﻪ‌ﺟﻜﺪﺭ.
“Muhakkak fitne gelmektedir. İbadı (insanları) parça parça edecektir. Ancak alimler ondan kurtulurlar.”
27. {{Arabi|ﺍِﻧَّﻪُ ﺳَﻴُﺼِﻴﺐُ ﻓِﻰ ﺍَﺧِﺮِ ﺍﻟﺰَّﻣَﺎﻥِ ﺑَﻠَﺎﺀٌ ﺷَﺪِﻳﺪٌ ﻭَ ﻟَﺎ ﻳَﻨْﺠُﻮ ﻣِﻨْﻪُ ﺍِﻟَّﺎ ﺭَﺟُﻮﻝٌ ﻋَﺮِﻑَ ﺩِﻳﻦَ ﺍﻟﻠﻪِ ﻓَﺠَﺎﻫَﺪَ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﺑِﻠِﺴَﺎﻧِﻪِ ﻭَ ﻗَﻠْﺒِﻪِ ﻓَﺬَﻟِﻚَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺳَﺒَﻘَﺖْ ﻟَﻪُ ﺍﻟﺴَّﻮَﺍﺑِﻖُ}}


    ١٢ - ﻟَﻴْﺲَ ﺍﻟﺸَّﺪِﻳﺪُ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﻳَﻐْﻠِﺐُ ﺍﻟﻨَّﺎﺱَ ﻭَﻟَﻜِﻦَّ ﺍﻟﺸَّﺪِﻳﺪَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﻳَﻐْﻠِﺐُ ﻧَﻔْﺴَﻪُ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟْﻐَﻀَﺐِ ٭
“Ahir zamanda şiddetli ve dehşetli bir bela gelecek, herkese isabet edecek. Ondan kurtulan olmaz. Ancak Allah'ın dinini bilen ve ona göre lisanıyla ve kalbiyle mücahede eden bir adam kurtulacak. O ise, ona sâbıkların, geçmişlerin mesleği sebkat etmiştir. Bir de, Allah'ın dinini bilip, tasdik eden birisi kurtulacak.”
28. {{Arabi|ﺍَﻧَﺎ ﺍَﺟْﻮَﺩُ ﻭَﻟَﺪِ ﺍٓﺩَﻡَ ﻭَ ﺍَﺟْﻮَﺩُﻫُﻢْ ﻣِﻦْ ﺑَﻌْﺪِﻯ ﺭَﺟُﻞٌ ﻋَﻠِﻢَ ﻋِﻠْﻤًﺎ ﻓَﻨَﺸَﺮَ ﻋِﻠْﻤَﻪُ ﻳُﺒْﻌَﺚُ ﻳَﻮْﻡَ ﺍﻟْﻘِﻴَﺎﻣَﺔِ ﺍُﻣَّﺔً ﻭَﺣْﺪَﻩُ}}


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“Benî Âdem'in en cömerdi ve en kerimi ve en sahîsi benim. Benden sonra onların en kerimi ve en cevvadı ise bir recul (bir adam) ki; o adam (hususi) bir ilim bilecek ve o ilmini neşredecektir. Kıyamet gününde müstakil bir ümmet halinde ba's olunacaktır.”
29. {{Arabi|ﺍَﻟَﺎ ﻣَﻦْ ﺗَﻌَﻠَّﻢَ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥَ ﻭَ ﻋَﻠَّﻤَﻪُ ﻭَ ﻋَﻠَّﻢَ ﻣَﺎ ﻓِﻴﻪِ ﻓَﺎَﻧَﺎ ﻟَﻪُ ﺳَﺎﺋِﻖٌ ﻭَ ﺩَﻟِﻴﻞٌ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟْﺠَﻨَّﺔِ}}


    ﺷﺪﻳﺪ، ﻗﻮّﺗﻠﻰ، ﻗﻬﺮﻣﺎﻥ ﺍﻭ ﺩﮔﻠﺪﺭ ﻛﻪ؛ ﺍﻧﺴﻨﻠﺮﻯ ﻣﻐﻠﻮﺏ ﺍﻳﺘﺴﻴﻦ. ﺑﻠﻜﻪ ﻗﻬﺮﻣﺎﻥ ﺍﻭﺩﺭ ﻛﻪ، ﻏﻀﺐ ﻭ ﺣﺪّﺕ ﺁﻧﻨﺪﻩ ﻧﻔﺴﻨﻰ ﻣﻐﻠﻮﺏ ﺍﻳﺪﺭ.
“Kur'an'ı öğrenen ve öğreten ve içindeki hakaikını ders veren bilmiş olsunlar ki (kıyamet gününde) onların cennete girmelerine saik ve delil ben olacağım.
30. {{Arabi|ﺍِﻳَّﺎﻛُﻢْ ﻭَ ﺍﻟْﺒِﺪَﻉُ ﻓَﺎِﻥَّ ﻛُﻞَّ ﺑِﺪْﻋَﺔٍ ﺿَﻠَﺎﻟَﺔٌ ﻭَ ﻛُﻞُّ ﺿَﻠَﺎﻟَﺔٍ ﺗَﺼِﻴﺮُ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﻨَّﺎﺭِ}}


    ١٣ - ﻣَﺎ ﺍَﻫْﺪَﻯ ﻣُﺴْﻠِﻢٌ ﻟِﺎَ ﺧِﻴﻪِ ﻫَﺪِﻳَّﺔً ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﻣِﻦْ ﻛَﻠِﻤَﺔِ ﺣِﻜْﻤَﺔٍ ﻳَﺰِﻳﺪِﻩُ ﻫُﺪًﻯ ﻭَ ﻳَﺮُﺩُّﻩُ ﺑِﻬَﺎ ﻋَﻨْﻪُ ﺭِﺩًﻯ ٭
“Sakın bid'atlara yanaşmayınız. Çünkü bütün bid'atlar dalalettir, bütün dalaletler de ceheneme gider.”
31. {{Arabi|ﻟَﻴْﺲَ ﻣِﻨَّﺎ ﻣَﻦْ ﺗَﺸَﺒَّﻪَ ﺑِﻐَﻴْﺮِﻧَﺎ، ﻟَﺎ ﺗَﺸَﺒَّﻬُﻮﺍ ﺑِﺎﻟْﻴَﻬُﻮﺩِ ﻭَ ﻟَﺎ ﺑِﺎﻟﻨَّﺼَﺎﺭَﻯ}}


    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
“Bizden gayrısına kendini benzeten bizden değildir. Sakın Yahudi ve Hıristiyanlara kendinizi benzetmeyiniz.”
32. {{Arabi|ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﺍﻟْﺠِﻬَﺎﺩِ ﻛَﻠِﻤَﺔُ ﺣَﻖٍّ ﻋِﻨْﺪَ ﺳُﻠْﻄَﺎﻥٍ ﺟَﺎﺋِﺮٍ}}


    ﺑﺮ ﻣﺴﻠﻤﺎﻧﯔ ﺑﺮ ﻣﺴﻠﻤﺎﻥ ﻗﺎﺭﺩﺍﺷﻨﻪ ﻭﻳﺮﻩ‌ﺟﮕﻰ، ﺍﻭﻧﯔ ﻫﺪﺍﻳﺘﻨﻰ ﺁﺭﺗﺪﻳﺮﺍﻥ ﻭ ﺍﻭﻧﯖﻠﻪ ﺍﻭﻧﺪﻥ ﻛﻮﺗﻮﻟﮕﻰ ﻗﺎﻟﺪﻳﺮﺍﻥ ﺑﺮ ﺣﻜﻤﺘﻠﻰ ﺳﻮﺯﺩﻥ ﺩﺍﻫﺎ ﺃﻓﻀﻞ ﺑﺮ ﻫﺪﻳﻪ ﻳﻮﻗﺪﺭ.
“Cihadın en efdali odur ki eğri yolda olup, hakka karşı mümanaat gösteren en cebbar hükümdarlara, kumandanlara karşı hak söz söylemektir.
    ١٤ - ﻣَﺎ ﺑَﻴْﻦَ ﺧَﻠْﻖِ ﺍَﺩَﻡَ ﺍِﻟَﻰ ﻗِﻴَﺎﻡِ ﺍﻟﺴَّﺎﻋَﺔِ ﺍَﻣْﺮٌ ﺍَﻛْﺒَﺮَ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺪَّﺟّﺎﻝِ )٭(
 
33. {{Arabi|ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﺍﻟْﺠِﻬَﺎﺩِ ﺍَﻥْ ﻳُﺠَﺎﻫِﺪَ ﺍﻟﺮَّﺟُﻞُ ﻧَﻔْﺴَﻪُ ﻭَ ﻫَﻮَﺍﻩُ}}
﴿)٭( ﺍﺳﻠﺎﻣﺪﻩ ﺑﺮ ﺭﻭﺍﻳﺘﺪﻩ ﺍﻭﭺ ﺩﺟّﺎﻝ ﮔﻠﺠﻚ، ﺑﺮ ﺭﻭﺍﻳﺘﺪﻩ ﺩﺟّﻞ ﻭﻇﻴﻔﺴﻨﻰ ﮔﻮﺭﻥ ﻳﮕﺮﻣﻰ ﻳﺪﻯ ﺩﺟّﺎﻝ.
 
    ﺳﻌﻴﺪ ﺍﻟﻨﻮﺭﺳﻰ﴾
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺧﻠﻖِ ﺁﺩﻣﺪﻥ )ﻋﺺ( ﺗﺎ ﻗﻴﺎﻣﺘﻪ ﻗﺪﺭ ﻋﺎﻟﻢِ ﺍﻧﺴﺎﻧﻴﺖ ﺁﺭﺍﺳﻨﺪﻩ ﺩﺟّﺎﻝ ﺣﺎﺩﺛﻪ‌ﺳﻨﺪﻥ ﺩﺍﻫﺎ ﺑﻴﻮﻙ ﺑﺮ ﺃﻣﺮ، ﺑﺮ ﻣﺴﺌﻠﻪ ﻳﻮﻗﺪﺭ.
 
    ١٥ - ﻣَﻦْ ﺍَﺗَﺎﻩُ ﺍﻟْﻤَﻮْﺕُ ﻭَ ﻫُﻮَ ﻳَﻄْﻠُﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢَ ﻛَﺎﻥَ ﺑَﻴْﻨَﻪُ ﻭَ ﺑَﻴْﻦَ ﺍﻟْﺎَﻧْﺒِﻴَﺎﺀِ ﺩَﺭَﺟَﺔٌ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺑﺮ ﻋﻠﻢ ﻃﻠﺒﺴﻰ، ﻋﻠﻤﻰ ﺗﺤﺼﻴﻞ ﺍﻳﺪﺭﻛﻦ ﺃﺟﻠﻰ ﮔﻠﺴﻪ ﻭﻓﺎﺕ ﺍﻳﺘﺴﻪ؛ ﺍﻭﻧﯔ ﺩﺭﺟﻪ‌ﺳﻰ ﺍﻳﻠﻪ، ﺍﻧﺒﻴﺎ ﺩﺭﺟﻪ‌ﺳﻰ ﺁﺭﺍﺳﻨﺪﻩ، ﺑﺮ ﺩﺭﺟﻪ )ﭘﻴﻐﻤﺒﺮﻟﻚ ﻣﺮﺗﺒﻪ‌ﺳﻰ( ﻗﺎﻟﻴﺮ.
 
    ١٦ - ﻣَﻦْ ﺗَﻌَﻠَّﻢَ ﺑَﺎﺑًﺎ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ )ﺍﻯ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺍﻟْﺎِﻳﻤَﺎﻧِﻰِّ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﺤْﻘِﻴﻘِﻰِّ( ﻋَﻤِﻞَ ﺑِﻪِ ﺍَﻭْ ﻟَﻢْ ﻳَﻌْﻤَﻞْ ﺑِﻪِ ﻛَﺎﻥَ ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﻣِﻦْ
  ﺻَﻠَﺎﺓِ ﺍَﻟْﻒَ ﺭَﻛْﻌَﺔٍ. ﻓَﺎِﻥْ ﻫُﻮَ ﻋَﻤِﻞَ ﺑِﻪِ ﺍَﻭْ ﻋَﻠَّﻤَﻪُ ﻛَﺎﻥَ ﻟَﻪُ ﺛَﻮَﺍﺑُﻪُ ﻣَﻦْ ﻳَﻌْﻤَﻞُ ﺑِﻪِ ﺍِﻟَﻰ ﻳَﻮْﻡِ ﺍﻟْﻘِﻴَﺎﻣَﺔِ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﻛﻴﻢ ﻛﻪ ﻋﻠﻤﺪﻥ )ﻳﻌﻨﻰ ﻋﻠﻢِ ﺍﻳﻤﺎﻧﻰ ﻭ ﺗﺤﻘﻴﻘﻴﺪﻥ( ﺑﺮ ﺑﺎﺏ )ﺑﺮ ﻣﺴﺌﻠﻪ( ﺗﻌﻠّﻢ ﺍﻳﺪﺭﺳﻪ، ﺍﻭﻧﯖﻠﻪ ﻋﻤﻞ ﺍﻳﺘﺴﻴﻦ ﺍﻳﺘﻤﻪ‌ﺳﻴﻦ، ﺑﻴﯔ ﺭﻛﻌﺖ )ﻧﺎﻓﻠﻪ( ﻧﻤﺎﺯﺩﻥ ﺃﻓﻀﻠﺪﺭ. ﺍﮔﺮ )ﺍﻭﮔﺮﻧﻤﻜﻠﻪ ﺑﺮﺍﺑﺮ( ﻋﻤﻞ ﺩﻩ ﺍﻳﺪﺭﺳﻪ، ﻳﺎﺧﻮﺩ ﺍﻭﻧﻰ ﺑﺎﺷﻘﻪ‌ﺳﻨﻪ ﺍﻭﮔﺮﻩ‌ﺗﻴﺮﺳﻪ، ﺍﻭ ﺯﻣﺎﻥ ﺗﺎ ﻗﻴﺎﻣﺘﻪ ﻗﺪﺭ ﺍﻭﻧﻚ ﺍﻭ )ﺑﻴﻮﻙ( ﺛﻮﺍﺑﻰ ﻭ ﺍﻭﻧﯖﻠﻪ ﻋﻤﻞ ﺍﻳﺪﻧﯔ ﺛﻮﺍﺑﻰ ﺍﻭﻧﯔ ﺍﻟﻮﻟﺎﺟﻘﺪﺭ.
 
    ١٧ - ﻣَﻦْ ﻃَﻠَﺐَ ﺑَﺎﺑًﺎ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﻟِﻴُﺤْﻴِﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻟْﺎِﺳْﻠَﺎﻡَ ﻛَﺎﻥَ ﺑَﻴْﻨَﻪُ ﻭَ ﺑَﻴْﻦَ ﺍﻟْﺎَﻧْﺒِﻴَﺎﺀِ ﺩَﺭَﺟَﺔٌ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﻛﻴﻢ ﻛﻪ ﺍﺳﻠﺎﻣﻰ ﺍﺣﻴﺎ ﺍﻳﺘﻤﻚ ﻧﻴّﺘﻴﻠﻪ ﻋﻠﻤﺪﻥ ﺑﺮ ﺑﺎﺏ ﺗﺤﺼﻴﻞ ﺍﻳﺪﺭﺳﻪ، ﺍﻭﻧﯔ ﺩﺭﺟﻪ‌ﺳﻴﻠﻪ ﭘﻴﻐﻤﺒﺮﻟﺮﯓ ﺩﺭﺟﻪ‌ﺳﻰ ﺁﺭﺍﺳﻨﺪﻩ ﻳﺎﻟﯖﺰ ﺑﺮ ﺩﺭﺟﻪ ﻗﺎﻟﻤﺶ ﺍﻭﻟﻮﺭ.
 
    ١٨ - ﻟَﺎ ﻳَﺠْﺘَﻤِﻊُ ﺍَﺭْﺑَﻌَﺔٌ ﻓِﻰ ﺍﻟْﻤُﺆْﻣِﻦِ ﺍِﻟَّﺎ ﺍَﻭْﺟَﺐَ ﺍﻟﻠﻪُ ﺑِﻬِﻦَّ ﺍﻟْﺠَﻨَّﺔَ: ﺍَﻟﺼِّﺪْﻕُ ﻓِﻰ ﺍﻟﻠِّﺴَﺎﻥِ ﻭَ ﺍﻟﺴَّﺨَﺎﺀُ ﻓِﻰ ﺍﻟْﻤَﺎﻝِ ﻭَ ﺍﻟْﻤَﻮَﺩَّﺓُ ﻓِﻰ
  ﺍﻟْﻘَﻠْﺐِ ﻭَ ﺍﻟﻨَّﺼِﻴﺤَﺔُ ﻓَﻰ ﺍﻟْﻤَﺸْﻬَﺪِ ﻭَ ﺍﻟْﻤَﻐِﻴﺐِ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺑﺮ ﻣﺆﻣﻨﺪﻩ ﺩﺭﺕ ﺷﻰ )ﺩﺭﺕ ﺃﺧﻠﺎﻕ( ﺍﺟﺘﻤﺎﻉ ﺍﻳﺘﮕﻰ ﺯﻣﺎﻥ، ﺟﻨﺎﺏ ﺣﻖ )ﺍﻭ ﺩﺭﺕ ﺃﺧﻠﺎﻕ ﺍﻳﻠﻪ( ﺍﻭﯕﺎ ﺟﻨﺘﻰ ﻭﺍﺟﺐ ﺍﻳﺘﻤﺶ ﺍﻭﻟﻮﺭ:
 
    ١-ﻟﺴﺎﻧﺪﻩ ﺻﺪﻕ، ﻃﻮﻏﺮﻳﻠﻖ )ﻳﻌﻨﻰ ﻳﺎﻟﺎﻥ ﺳﻮﻳﻠﻪ‌ﻣﻪ‌ﻣﻚ(
 
    ٢-ﻣﺎﻟﺪﻩ ﺳﺨﺎ، ﺟﻮﻣﺮﺩﻟﻚ
 
    ٣-ﻗﻠﺒﺪﻩ ﻣﻮﺩّﺕ
 
    ٤-ﺣﺎﺿﺮﺩﻩ ﻭ ﻏﺎﺋﺒﺪﻩ ﺍﻭﻟﺎﻧﻠﺮﻩ ﻧﺼﻴﺤﺖ ﺍﻳﺘﻤﻚ.
 
    ١٩ - ﻳَﻜُﻮﻥُ ﻓِﻰ ﺍَﺣَﺪِ ﺍﻟْﻜَﺎﻫِﻨِﻴﻦَ ﺭَﺟُﻞٌ ﻳُﺪَﺭِّﺱُ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥَ )ﻳﻌﻨﻰ ﻳُﺪَﺭِّﺱُ ﺣَﻘِﻴﻘَﺔَ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥ( ﺩِﺭَﺍﺳَﺔً ﻟَﺎ ﻳُﺪَﺭِّﺳُﻬَﺎ ﺍَﺣَﺎﺩٌ ﻳَﻜُﻮﻥُ ﺑَﻌْﺪَﻩُ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﻛﺎﻫﻨﻠﺮﺩﻥ )٭( ﺑﺮﻳﺴﻰ )ﺑﺮ ﺁﺩﻡ( ﮔﻠﻪ‌ﺟﻚ،
 
﴿)٭( ﺣﺪﻳﺜﯔ ﻣﺘﻨﻨﺪﻩ ﻛﻰ )ﻛﺎﻫﻦ(ﺩﻥ ﻣﺮﺍﺩ -ﺍﻟﻠﻪ ﺍﻋﻠﻢ- ﺍﻟﻬﺎﻣﻪ ﻣﻈﻬﺮ، ﻏﻴﺒﻰ ﺍُﻣﻮﺭﻯ ﻭﻳﺎﺧﻮﺩ ﮔﻴﺰﻟﻰ ﻗﺎﻟﻤﺶ ﺳﺮﺍﺋﺮﻯ ﻭﻳﺎﺧﻮﺩ ﻣﺴﺘﻮﺭ ﺍﻭﻟﺎﻥ ﺣﻘﺎﺋﻖِ ﻗﺮﺍَﻧﻴﻪ‌ﻳﻰ ﺍﻟﻬﺎﻡِ ﺍﻟﻬﻰ ﺍﻳﻠﻪ ﺩﺭﺱ ﻭﻳﺮﻩ‌ﺟﻚ ﺑﺮﻳﺴﻰ ﺩﻳﻤﻜﺪﺭ. ﺑﻮ ﺍﻳﺴﻪ ﻏﻴﺒﻰ ﻭ ﺍﺳﺘﻘﺒﺎﻟﻰ ﺑﺮ ﺍﺷﺎﺭﺕ ﻭ ﺑﺮ ﺍﺧﺒﺎﺭِ ﻧﺒﻮﻳﺪﺭ.
 
    ﻋﺒﺪ ﺍﻟﻘﺪﺭ ﺑﺎﺩﻟﻠﻰ﴾
  ﻗﺮﺁﻧﻰ )ﻗﺮﺁﻧﯔ ﺣﻘﻴﻘﺘﻠﺮﻳﻨﻰ( ﺍﻭﻳﻠﻪ ﺑﺮ ﻃﺮﺯﺩﻩ ﺩﺭﺱ ﻭﻳﺮﻩ‌ﺟﻜﺪﺭ ﻛﻪ، ﺍﻭﻧﺪﻥ ﺻﻮﯕﺮﻩ ﺍﻭﻧﯔ ﮔﺒﻰ ﺍﻭ ﺩﺭﺱ ﻭ ﺗﻌﻠﻴﻤﻰ ﻭﻳﺮﻥ ﺍﻭﻟﻤﻴﻪ‌ﺟﻖ.
 
    ٢٠ - ﺍِﺫَﺍ ﺟَﺎﺀَ ﺍﻟْﻤَﻮْﺕُ ﻟِﻄَﺎﻟِﺐِ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﻭَ ﻫُﻮَ ﻋَﻠَﻰ ﻫَﺬِﻩِ ﺍﻟْﺤَﺎﻟَﺔِ ﻣَﺎﺕَ ﻭَ ﻫُﻮَ ﺷَﻬِﻴﺪٌ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺑﺮ ﻋﻠﻢ ﻃﻠﺒﻪ‌ﺳﻰ، ﻋﻠﻤﻰ ﺗﺤﺼﻴﻞ ﺍﻳﺘﻤﻜﺪﻩ ﺍﻛﻦ ﻭﻓﺎﺕ ﺍﻳﺘﺴﻪ، ﺷﻬﻴﺪﺩﺭ.
 
    ٢١ - ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺍَﻟْﻌِﻠْﻢُ ﺑِﺎﻟﻠﻪِ )ﺍﻯ ﺍﻟْﺎِﻳﻤَﺎﻧِﻰّ( ﻗَﻠِﻴﻞُ ﺍﻟْﻌَﻤَﻞِ ﻳَﻨْﻔَﻊُ ﻣَﻊَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﻭَ ﻛَﺜِﻴﺮُ ﺍﻟْﻌَﻤَﻞِ ﻟَﺎ ﻳَﻨْﻔَﻊُ ﻣَﻊَ ﺍﻟْﺠَﻬْﻞِ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﻋﻠﻤﯔ ﺍﻓﻀﻠﻰ ﻋﻠﻢِ ﺑﺎﻟﻠّﻬﺪﺭ )ﻳﻌﻨﻰ، ﺍﻳﻤﺎﻥ ﻋﻠﻤﻴﺪﺭ(. ﺑﻮ ﻋﻠﻢ ﺍﻳﻠﻪ ﺁﺯ ﺍﻭﻟﺎﻥ ﻋﻤﻞ، )ﻋﻠﻢ ﺍﻳﻠﻪ ﺍﻭﻟﺪﻳﻐﻰ ﺍﻳﭽﻦ( ﻣﻨﻔﻌﺖ ﻭﻳﺮﺭ. ﻓﻘﻂ ﭼﻮﻕ ﻋﻤﻞ، ﺟﻬﻞ ﺍﻳﻠﻪ ﺍﻟﺴﻪ ﻣﻨﻔﻌﺘﺴﺰﺩﺭ.
    ٢٢ - ﺍَﻛْﺮِﻣُﻮﺍ ﺣَﻤَﻠَﺔَ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥِ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﻗﺮﺁﻧﯔ ﺣﻤﻠﻪ‌ﻟﺮﻳﻨﻪ ﺍﻛﺮﺍﻡ، ﺣﺮﻣﺖ ﺍﻳﺪﻳﯖﺰ. )ﻗﺮﺁﻧﯔ ﺣﻤﻠﻪ‌ﻟﺮﻯ، ﻳﺎ ﻗﺮﺁﻧﻰ ﺣﺎﻓﻆ ﺍﻭﻟﺎﻧﻠﺮﺩﺭ ﻭﻳﺎﺧﻮﺩ ﻗﺮﺁﻧﯔ ﺣﻘﻴﻘﺘﻠﺮﻳﻨﻰ ﻳﺎﺷﺎﻳﺎﻧﻠﺮﺩﺭ.(
 
    ٢٣ - ﺍَﻛْﺮِﻣُﻮﺍ ﺍﻟْﻌُﻠَﻤَﺎﺀَ ﻓَﺎِﻧَّﻬُﻢْ ﻭَﺭَﺛَﺔُ ﺍﻟْﺎَﻧْﺒِﻴَﺎﺀِ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﻋﻠﻤﺎﻳﻪ )ﺣﺮﻣﺖ ﺍﺩﻳﯖﺰ( ﺇﻛﺮﺍﻡ ﺍﻳﺪﻳﯖﺰ. ﭼﻮﻧﻜﻪ ﻋﻠﻤﺎ، ﭘﻴﻐﻤﺒﺮﻟﺮﯓ ﻭﺍﺭﺛﻠﺮﻳﺪﺭ.
 
    ٢٤ - ﺍِﻥَّ ﺍﻟﻠﻪَ ﻋَﺰَّ ﻭَ ﺟَﻞَّ ﻟَﻴَﺒْﺘَﻠِﻰَ ﺍﻟْﻌَﺒْﺪَ ﺍﻟْﻤُﺆْﻣِﻦَ ﻭَﻣَﺎ ﻳَﺒْﺘَﻠِﻴَﻪُ ﺍِﻟَّﺎ ﻟِﻜَﺮَﺍﻣَﺘِﻪِ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺟﻨﺎﺏ ﺍﻟﻠﻪ ﻋﺰّ ﻭ ﺟﻞّ ﻣﺆﻣﻦ ﻗﻮﻟﻨﻰ ﺗﺠﺮﺑﻪ ﻭ ﺍﻣﺘﺤﺎﻥ ﺍﻳﭽﻮﻥ ﻣﺼﻴﺒﺘﻪ، ﺑﻠﺎﻳﻪ ﮔﺮﻓﺘﺎﺭ ﺍﻳﺪﺭ. ﻓﻘﻂ ﺍﻭﻧﯔ ﺑﻮ ﺍﺑﺘﻠﺎ ﻭ ﺩﻧﻪ‌ﻣﻪ‌ﺳﻰ، ﺍﻭ ﻣﺆﻣﻦ ﻗﻮﻟﯔ ﺍﻭﺳﺘﻨﺪﻩ ﻛﺮﺍﻣﺖ ﻭ ﺇﻛﺮﺍﻣﻨﻰ ﺇﻇﻬﺎﺭ ﺍﻳﭽﻮﻧﺪﺭ.
    ٢٥ - ﺍِﻥَّ ﺍﻟﺴَّﻌِﻴﺪَ ﻟَﻤَﻦْ ﺟُﻨِّﺐَ ﺍﻟْﻔِﺘَﻦَ ﻭَ ﻟَﻤَﻦِ ﺍﺑْﺘُﻠِﻰَ ﻓَﺼَﺒَﺮَ ﻓَﻮَﺍﻫًﺎ ﺛُﻢَّ ﻭَﺍﻫًﺎ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺳﻌﻴﺪ، ﻓﺘﻨﻪ‌ﻟﺮﺩﻥ ﺍﻭﺯﺍﻕ ﻗﺎﻟﻴﻨﻤﺶ ﻛﻴﻤﺴﻪ ﻭ ﻣﺼﻴﺒﺖ ﻭ ﻓﺘﻨﻪ‌ﻳﻪ ﮔﺮﻓﺘﺎﺭ ﺍﻟﺪﻳﻐﻰ ﺣﺎﻟﺪﻩ ﺻﺒﺮ ﺍﻳﺪﻥ ﻛﻴﺸﻴﺪﺭ. ﺑﻮﻳﻠﻪ‌ﺳﻰ ﺁﺩﻡ ﺍﻳﺴﻪ ﭼﻮﻕ ﻏﺮﻳﺐ، ﭘﻚ ﻧﺎﺩﺭﺩﺭ.
 
    ٢٦ - ﺍِﻥَّ ﺍﻟْﻔِﺘْﻨَﺔَ ﺗَﺠِﻰﺀُ ﻓَﺘَﻨْﺴِﻒُ ﺍﻟْﻌِﺒَﺎﺩَ ﻧَﺴْﻔًﺎ ﻭَ ﻳَﻨْﺠُﻮ ﺍﻟْﻌَﺎﻟِﻢُ ﻋَﻨْﻬَﺎ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﻣﺤﻘّﻖ ﻓﺘﻨﻪ ﮔﻠﻤﻜﺪﻩ‌ﺩﺭ. ﻋﺒﺎﺩﻯ )ﺍﻧﺴﺎﻧﻠﺮﻯ( ﭘﺎﺭﭼﻪ ﭘﺎﺭﭼﻪ ﺍﻳﺪﻩ‌ﺟﻜﺪﺭ. ﺁﻧﺠﻖ ﻋﺎﻟﻤﻠﺮ ﺍﻭﻧﺪﻥ ﻗﻮﺭﺗﻮﻟﻮﺭﻟﺮ.
 
    ٢٧ - ﺍِﻧَّﻪُ ﺳَﻴُﺼِﻴﺐُ ﻓِﻰ ﺍَﺧِﺮِ ﺍﻟﺰَّﻣَﺎﻥِ ﺑَﻠَﺎﺀٌ ﺷَﺪِﻳﺪٌ ﻭَ ﻟَﺎ ﻳَﻨْﺠُﻮ ﻣِﻨْﻪُ ﺍِﻟَّﺎ ﺭَﺟُﻮﻝٌ ﻋَﺮِﻑَ ﺩِﻳﻦَ ﺍﻟﻠﻪِ ﻓَﺠَﺎﻫَﺪَ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﺑِﻠِﺴَﺎﻧِﻪِ ﻭَ ﻗَﻠْﺒِﻪِ ﻓَﺬَﻟِﻚَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺳَﺒَﻘَﺖْ ﻟَﻪُ ﺍﻟﺴَّﻮَﺍﺑِﻖُ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺁﺧﺮ ﺯﻣﺎﻧﺪﻩ ﺷﺪّﺗﻠﻰ ﻭ ﺩﻫﺸﺘﻠﻰ ﺑﺮ ﺑﻠﺎ ﮔﻠﻪ‌ﺟﻚ، ﻫﺮﻛﺴﻪ ﺍﺻﺎﺑﺖ ﺍﻳﺪﻩ‌ﺟﻚ. ﺍﻭﻧﺪﻥ ﻗﻮﺭﺗﻮﻟﺎﻥ ﺍﻭﻟﻤﺎﺯ. ﺁﻧﺠﻖ ﺍﻟﻠﻬﯔ ﺩﻳﻨﻨﻰ ﺑﻴﻠﻦ ﻭ ﺍﻭﯕﺎ ﮔﻮﺭﻩ ﻟﺴﺎﻧﻴﻠﻪ ﻭ ﻗﻠﺒﻴﻠﻪ ﻣﺠﺎﻫﺪﻩ ﺍﻳﺪﻥ ﺑﺮ ﺁﺩﻡ ﻗﺮﺗﻮﻟﺎﺟﻖ. ﺍﻭ ﺍﻳﺴﻪ، ﺍﻭﯕﺎ ﺳﺎﺑﻘﻠﺮﯓ، ﮔﭽﻤﺸﻠﺮﯓ ﻣﺴﻠﮕﻰ ﺳﺒﻘﺖ ﺍﻳﺘﻤﺸﺪﺭ. ﺑﺮ ﺩﻩ ﺍﻟﻠﻬﯔ ﺩﻳﻨﻨﻰ ﺑﻴﻠﻮﺏ ﺗﺼﺪﻳﻖ ﺍﻳﺪﻥ ﺑﺮﻳﺴﻰ ﻗﻮﺭﺗﻮﻟﺎﺟﻖ.
    ٢٨ - ﺍَﻧَﺎ ﺍَﺟْﻮَﺩُ ﻭَﻟَﺪِ ﺍٓﺩَﻡَ ﻭَ ﺍَﺟْﻮَﺩُﻫُﻢْ ﻣِﻦْ ﺑَﻌْﺪِﻯ ﺭَﺟُﻞٌ ﻋَﻠِﻢَ ﻋِﻠْﻤًﺎ ﻓَﻨَﺸَﺮَ ﻋِﻠْﻤَﻪُ ﻳُﺒْﻌَﺚُ ﻳَﻮْﻡَ ﺍﻟْﻘِﻴَﺎﻣَﺔِ ﺍُﻣَّﺔً ﻭَﺣْﺪَﻩُ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺑﻨﻰ ﺁﺩﻣﯔ ﺍﯓ ﺟﻮﻣﺮﺩﻯ ﻭ ﺍﯓ ﻛﺮﻳﻤﻰ ﻭ ﺍﯓ ﺳﺨﻴﺴﻰ ﺑﻨﻢ. ﺑﻨﺪﻥ ﺻﻮﯕﺮﻩ ﺍﻭﻧﻠﺮﯓ ﺍﯓ ﻛﺮﻳﻤﻰ ﻭ ﺍﯓ ﺟﻮّﺍﺩﻯ ﺍﻳﺴﻪ ﺑﺮ ﺭﺟﻞ )ﺑﺮ ﺁﺩﻡ( ﻛﻪ؛ ﺍﻭ ﺁﺩﻡ )ﺧﺼﻮﺻﻰ( ﺑﺮ ﻋﻠﻢ ﺑﻴﻠﻪ‌ﺟﻚ ﻭ ﺍﻭ ﻋﻠﻤﻨﻰ ﻧﺸﺮ ﺍﻳﺪﻩ‌ﺟﻜﺪﺭ. ﻗﻴﺎﻣﺖ ﮔﻮﻧﻨﺪﻩ ﻣﺴﺘﻘﻞ ﺑﺮ ﺍﻣﺖ ﺣﺎﻟﻨﺪﻩ ﺑﻌﺚ ﺍﻭﻟﻮﻧﺎﺟﻘﺪﺭ.
 
    ٢٩ - ﺍَﻟَﺎ ﻣَﻦْ ﺗَﻌَﻠَّﻢَ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥَ ﻭَ ﻋَﻠَّﻤَﻪُ ﻭَ ﻋَﻠَّﻢَ ﻣَﺎ ﻓِﻴﻪِ ﻓَﺎَﻧَﺎ ﻟَﻪُ ﺳَﺎﺋِﻖٌ ﻭَ ﺩَﻟِﻴﻞٌ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟْﺠَﻨَّﺔِ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﻗﺮﺍَﻧﻰ ﺍﮔﺮﻩ‌ﻧﻦ ﻭ ﺍﮔﺮﻩ‌ﺗﻦ ﻭ ﺍﻳﭽﻨﺪﻩ‌ﻛﻰ ﺣﻘﺎﺋﻘﻨﻰ ﺩﺭﺱ ﻭﻳﺮﻧﻠﺮ ﺑﻴﻠﻤﺶ ﺍﻭﻟﺴﻮﻧﻠﺮ ﻛﻪ، )ﻗﻴﺎﻣﺖ ﮔﻮﻧﻨﺪﻩ( ﺍﻭﻧﻠﺮﯓ ﺟﻨﺘﻪ ﮔﻴﺮﻣﻠﺮﻳﻨﻪ ‌ﺳﺎﺋﻖ ﻭ ﺩﻟﻴﻞ ﺑﻦ ﺍﻭﻟﺎﺟﻐﻢ.
 
    ٣٠ - ﺍِﻳَّﺎﻛُﻢْ ﻭَ ﺍﻟْﺒِﺪَﻉُ ﻓَﺎِﻥَّ ﻛُﻞَّ ﺑِﺪْﻋَﺔٍ ﺿَﻠَﺎﻟَﺔٌ ﻭَ ﻛُﻞُّ ﺿَﻠَﺎﻟَﺔٍ ﺗَﺼِﻴﺮُ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﻨَّﺎﺭِ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺻﺎﻗﻴﻦ ﺑﺪﻋﺘﻠﺮﻩ ﻳﺎﻧﺎﺷﻤﺎﻳﯖﺰ. ﭼﻮﻧﻜﻪ ﺑﺘﻮﻥ ﺑﺪﻋﺘﻠﺮ ﺿﻠﺎﻟﺘﺪ، ﺑﺘﻮﻥ ﺿﻠﺎﻟﺘﻠﺮ ﺩﻩ ﺟﻬﻨّﻤﻪ ﮔﻴﺪﺭ.
    ٣١ - ﻟَﻴْﺲَ ﻣِﻨَّﺎ ﻣَﻦْ ﺗَﺸَﺒَّﻪَ ﺑِﻐَﻴْﺮِﻧَﺎ، ﻟَﺎ ﺗَﺸَﺒَّﻬُﻮﺍ ﺑِﺎﻟْﻴَﻬُﻮﺩِ ﻭَ ﻟَﺎ ﺑِﺎﻟﻨَّﺼَﺎﺭَﻯ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺑﺰﺩﻥ ﻏﻴﺮﻳﺴﻨﻪ ﻛﻨﺪﻳﻨﻰ ﺑﯖﺰﻩ‌ﺗﻦ، ﺑﺰﺩﻥ ﺩﮔﻠﺪﺭ. ﺻﺎﻗﻴﻦ ﻳﻬﻮﺩﻯ ﻭ ﺧﺮﺳﺘﻴﺎﻧﻠﺮﻩ ﻛﻨﺪﻳﯖﺰﻯ ﺑﯖﺰﺗﻤﻪ‌ﻳﯖﺰ.
 
    ٣٢ - ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﺍﻟْﺠِﻬَﺎﺩِ ﻛَﻠِﻤَﺔُ ﺣَﻖٍّ ﻋِﻨْﺪَ ﺳُﻠْﻄَﺎﻥٍ ﺟَﺎﺋِﺮٍ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺟﻬﺎﺩﯓ ﺍﯓ ﺍﻓﻀﻠﻰ ﺍﻭﺩﺭ ﻛﻪ؛ ﺃﮔﺮﻯ ﻳﻮﻟﺪﻩ ﺍﻭﻟﻮﺏ ﺣﻘّﻪ ﻗﺎﺭﺷﻰ ﻣﻤﺎﻧﻌﺖ ﮔﻮﺳﺘﺮﻥ ﺍﯓ ﺟﺒّﺎﺭ ﺣﻜﻤﺪﺍﺭﻟﺮﻩ، ﻗﻮﻣﺎﻧﺪﺍﻧﻠﺮﻩ ﻗﺎﺭﺷﻰ ﺣﻖ ﺳﻮﺯ ﺳﻮﻳﻠﻪ‌ﻣﻜﺪﺭ.
 
    ٣٣ - ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﺍﻟْﺠِﻬَﺎﺩِ ﺍَﻥْ ﻳُﺠَﺎﻫِﺪَ ﺍﻟﺮَّﺟُﻞُ ﻧَﻔْﺴَﻪُ ﻭَ ﻫَﻮَﺍﻩُ ٭
 
    ﻣﺌﺎﻟﻰ:‌
 
    ﺟﻬﺎﺩﯓ ﺍﯓ ﻓﻀﻴﻠﺘﻠﻴﺴﻰ، ﻛﻴﺸﻴﻨﯔ ﻛﻨﺪﻯ ﻧﻔﺲ ﻭ ﻫﻮﺍﺳﻨﻪ ﻗﺎﺭﺷﻰ ﻣﺠﺎﻫﺪﻩ ﺍﻳﺘﻤﻪ‌ﺳﻴﺪﺭ.


  ٭
“Cihadın en faziletlisi, kişinin kendi nefsi ve hevasına karşı mücahade etmesidir.”

19.49, 1 Kasım 2016 itibarı ile sayfanın şu anki hâli

Otuz Üç Ehadis-i Şerife[değiştir]

Bismihi Sübhânehu

Üstâdımız Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, 3. Defa girdiği Afyon Medrese-i Yusufiyyesinde, şu gelen 33 hadis-i şerifeyi kendi evrak defterinde yazmış, bilâhare bâzı Nur talebeleri de, kendi defterlerinde kaydetmişler. Bunların bâzılarını, Üstâdımız kendi kalemiyle tashih edip, bâzı Arabî ve Türkî hâşiyeler ilâve etmiştir. Risâle-i Nur'un talebe-i ulûm şerefini kazandıran ve ilim içinde hakikata bir yol açan mesleğini, bu hadis-i şerifler beyân etmektedirler. Bu hakikatı ifâde için, merhum mualla üstâdımız, Emirdağ-1'de: "Ehli velâyetin amel ve ibâdet ve süluk ve riyâzet ile gördüğü hakikatler ve perdeler arkasında müşahade ettiği hakik-ı imâniye, aynen onlar gibi Risâle-i Nur; ibâdet yerinde ilim içinde hakikata bir yol açmış, süluk ve evrad yerinde, mantıkî bürhanlarla, ilmî hüccetler içinde, hakikat-ül hakaika yol açmış ve ilm-i tasavvuf ve tarikat yerinde, doğrudan doğruya ilm-i kelâm içinde ve ilm-i akide ve usul-üd din içinde bir velâyet-i kübra yolunu açmış ki, bu asrın hakikat ve tarikat cereyanlarına galebe çalan felsefî dalâletlere galebe ediyor." diye beyân buyurmuşlardır.

Mustafa Sungur

(Türkçe mealleri pek acele ve muhtasar surette kardeşimiz Abdülkadir Badıllı tarafından kaleme alınmıştır)


1. ﺗَﻌَﻠَّﻤُﻮﺍ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢَ ﻓَﺎِﻥَّ ﺗَﻌْﻠِﻴﻤَﻪُ ﻟِﻠَّﻪِ ﺧَﺸْﻴَﺔٌ ﻭَ ﻃَﻠَﺒُﻪُ ﻋِﺒَﺎﺩَﺓٌ ﻭَ ﻣُﺬَﺍﻛَﺮَﺗُﻪُ ﺗَﺴْﺒِﻴﺢٌ ﻭَ ﺍﻟْﺒَﺤْﺚُ ﻋَﻨْﻪُ ﺟِﻬَﺎﺩٌ

“İlmi öğreniniz. Çünkü onun öğrenilmesi, Allah'a karşı haşyettir, talebi ibadettir, müzakeresi tesbihtir, ondan bahis ise cihaddır.”

2. ﺳَﺎﻋَﺔُ ﻋَﺎﻟِﻢٍ ﻳَﺘَّﻜِﻰﺀُ ﻋَﻠَﻰ ﻓِﺮَﺍﺷِﻪِ ﻳَﻨْﻈُﺮُ ﻓِﻰ ﻋِﻠْﻤِﻪِ ﺧَﻴْﺮٌ ﻣِﻦْ ﻋِﺒَﺎﺩَﺓِ ﺳَﺒْﻌِﻴﻦَ ﺳَﺎﻋَﺔً

“Bir alimin yatağına yaslanarak ilmine (kitabına) bir saat bakması, yetmiş saat ibadetten hayırlıdır.”

3. ﻃَﺎﻟِﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢُ ﻃَﺎﻟِﺐُ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﺎﻥِ، ﻃَﺎﻟِﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺭُﻛْﻦُ ﺍﻟْﺎِﺳْﻠَﺎﻡِ ﻭَ ﻳُﻌْﻄَﻰ ﺍَﺟْﺮُﻩُ ﻣَﻊَ ﺍﻟﻨَّﺒِﻴِّﻴﻦَ

“İlmin talibi (talebesi), Rahman'ın talibidir. İlmin talipçisi, İslam'ın rüknüdür. Onun ecr-ü mükafatı, Peygamberlerle beraber verilir.”

4. ﻃَﻠَﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟﻠﻪِ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺼَّﻠَﺎﺓِ ﻭَ ﺍﻟﺼِّﻴَﺎﻡِ ﻭَ ﺍﻟْﺤَﺞِّ ﻭَ ﺍﻟْﺠِﻬَﺎﺩِ ﻓِﻰ ﺳَﺒِﻴﻞِ ﺍﻟﻠﻪِ

“İlim talep etmek, Allah'ın katında (nafile) namaz, oruç, hacdan ve fî sebîlillah olan cihaddan efdaldir.”

5. ﻋَﺎﻟِﻢٌ ﻳُﻨْﺘَﻔَﻊُ ﺑِﻌِﻠْﻤِﻪِ ﺧَﻴْﺮٌ ﻣِﻦْ ﺍَﻟْﻒِ ﻋَﺎﺑِﺪٍ

“İlminden menfaat görülen bir alim, bin abidden hayırlıdır.”

6. ﻭَﻳْﻞٌ ﻟِﻤَﻦْ ﻃَﻠَﺐَ ﺍﻟﺪُّﻧْﻴَﺎ ﺑِﺎﻟﺪِّﻳﻦِ

“Din ile dünyayı talep edenlere veyl olsun.”

7. ﻛَﻠِﻤَﺔُ ﺣِﻜْﻤَﺔٍ ﻳَﺴْﻤَﻌُﻬَﺎ ﺍﻟﺮَّﺟُﻞُ ﻗَﺪْ ﻳَﻜُﻮﻥُ ﺧَﻴْﺮًﺍ ﻟَﻪُ ﻣِﻦْ ﻋِﺒَﺎﺩَﺓِ ﺳَﻨَﺔٍ ﻭَ ﺟُﻠُﻴﺲُ ﺳَﺎﻋَﺔً ﻋِﻨْﺪَ ﻣُﺬَﺍﻛَﺮَﺓِ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺧَﻴْﺮٌ ﻣِﻦْ ﻋِﺘْﻖِ ﺭَﻗَﺒَﺔٍ

“Bir adamın bir hikmet kelimesini işitmesi, duyması bazen olur ki, ona bir sene ibadetten hayırlı olur ve bir saat ilim müzakeresi yanında oturmak, bir köle azad etmekten daha hayırlıdır.”

8. ﻟَﺎَﻥْ ﻳَﻬْﺪِﻯ ﺍﻟﻠﻪُ ﻋَﻠَﻰ ﻳَﺪَﻳْﻚَ ﺭَﺟُﻠًﺎ ﺧَﻴْﺮٌ ﻟَﻚَ ﻣِﻤَّﺎ ﻃَﻠَﻌَﺖْ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﺍﻟﺸَّﻤْﺲُ

“Cenab-ı Hak bir adamı senin elinle (vasıtanla) hidayete getirmesi, güneşin üzerine doğduğu her şeyden daha çok sana hayırlıdır.”

9. ﻟَﻦْ ﻳَﺠْﻤَﻊَ ﺍﻟﻠﻪُ ﻋَﻠَﻰ ﻫَﺬِﻩِ ﺍﻟْﺎُﻣَّﺔِ (٭) ﺳَﻴْﻒَ ﺍﻟﺪَّﺟَّﺎﻝِ ﻭَ ﺳَﻴْﻒَ ﺍﻟْﻤِﻠْﺤَﻤَﺔِ

(٭ Mülaheme-i Kübra olan ikinci Harb-i Umumi alem-i İslam'ı hırpalamadığı işaretiyle; İslamlar içinde bir deccal, alem-i İslam'ı başka bir tarzda hırpalayacak.

Said Nursî)

“Cenab-ı Hak şu ümmetin (Ümmet-i Muhammed (asm)) üstünde hem deccalın kılıncını, hem de büyük harb kılıncını beraber cem etmeyecektir.”

10. ﻟَﻦْ ﺗَﺰَﺍﻝَ ﺍﻟْﺨِﻠَﺎﻓَﺔُ ﻓِﻰ ﻭِﻟْﺪِ ﻋَﻤِّﻰ ﺻِﻨْﻮِ ﺍَﺑِﻰ ﺍﻟْﻌَﺒَّﺎﺱِ ﺣَﺘَّﻰ ﻳُﺴَﻠِّﻤُﻮﻫَﺎ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﺪَّﺟَّﺎﻝِ

“Hilafet (Hilafet-i İslamiyye), babamın kardeşi amcam Abbas'ın oğullarından tâ onu deccala teslim edinceye kadar zail olmayacak.”

11. ﻟَﻮْ ﻭُﺯِﻥَ ﻣِﺪَﺍﺩُ ﺍﻟْﻌُﻠَﻤَﺎﺀِ ﻭَ ﺩَﻡُ ﺍﻟﺸُّﻬَﺪَﺍﺀِ ﻟَﺮُﺟِّﺢَ ﻣِﺪَﺍﺩُ ﺍﻟْﻌُﻠَﻤَﺎﺀِ ﻋَﻠَﻰ ﺩَﻡِ ﺍﻟﺸُّﻬَﺪَﺍﺀِ

“Ulemanın mürekkebiyle şüheda kanı muvazene edilse; muhakkak ki Allah yanında ulemanın mürekkebi, şühedanın kanından racih gelecektir.”

12. ﻟَﻴْﺲَ ﺍﻟﺸَّﺪِﻳﺪُ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﻳَﻐْﻠِﺐُ ﺍﻟﻨَّﺎﺱَ ﻭَﻟَﻜِﻦَّ ﺍﻟﺸَّﺪِﻳﺪَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﻳَﻐْﻠِﺐُ ﻧَﻔْﺴَﻪُ ﻋِﻨْﺪَ ﺍﻟْﻐَﻀَﺐِ

“Şedid, kuvvetli, kahraman o değildir ki insanları mağlup etsin. Belki kahraman odur ki, gadap ve hiddet anında nefsini mağlup eder.”

13. ﻣَﺎ ﺍَﻫْﺪَﻯ ﻣُﺴْﻠِﻢٌ ﻟِﺎَ ﺧِﻴﻪِ ﻫَﺪِﻳَّﺔً ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﻣِﻦْ ﻛَﻠِﻤَﺔِ ﺣِﻜْﻤَﺔٍ ﻳَﺰِﻳﺪِﻩُ ﻫُﺪًﻯ ﻭَ ﻳَﺮُﺩُّﻩُ ﺑِﻬَﺎ ﻋَﻨْﻪُ ﺭِﺩًﻯ

“Bir müslümanın, bir müslüman kardeşine vereceği, onun hidayetini artıran ve onunla ondan kötülüğü kaldıran bir hikmetli sözden daha efdal bir hediye yoktur.”

14. ﻣَﺎ ﺑَﻴْﻦَ ﺧَﻠْﻖِ ﺍَﺩَﻡَ ﺍِﻟَﻰ ﻗِﻴَﺎﻡِ ﺍﻟﺴَّﺎﻋَﺔِ ﺍَﻣْﺮٌ ﺍَﻛْﺒَﺮَ ﻣِﻦَ ﺍﻟﺪَّﺟّﺎﻝِ(*)

(* İslamda bir rivayette üç deccal gelecek; bir rivayette deccal vazifesini gören yirmi yedi deccal.

Said Nursî)

“Halk-ı Âdem'den (as) tâ kıyamete kadar, alem-i insaniyyet arasında deccal hadisesinden daha büyük bir emir, mes'ele yoktur.”

15. ﻣَﻦْ ﺍَﺗَﺎﻩُ ﺍﻟْﻤَﻮْﺕُ ﻭَ ﻫُﻮَ ﻳَﻄْﻠُﺐُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢَ ﻛَﺎﻥَ ﺑَﻴْﻨَﻪُ ﻭَ ﺑَﻴْﻦَ ﺍﻟْﺎَﻧْﺒِﻴَﺎﺀِ ﺩَﺭَﺟَﺔٌ

“Bir ilim talebesi ilmi tahsil ederken eceli gelse, vefat etse, onun derecesiyle Enbiya derecesi arasında bir derece (peygamberlik mertebesi) kalır.”

16. ﻣَﻦْ ﺗَﻌَﻠَّﻢَ ﺑَﺎﺑًﺎ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ (ﺍﻯ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺍﻟْﺎِﻳﻤَﺎﻧِﻰِّ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﺤْﻘِﻴﻘِﻰِّ) ﻋَﻤِﻞَ ﺑِﻪِ ﺍَﻭْ ﻟَﻢْ ﻳَﻌْﻤَﻞْ ﺑِﻪِ ﻛَﺎﻥَ ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﻣِﻦْ ﺻَﻠَﺎﺓِ ﺍَﻟْﻒَ ﺭَﻛْﻌَﺔٍ. ﻓَﺎِﻥْ ﻫُﻮَ ﻋَﻤِﻞَ ﺑِﻪِ ﺍَﻭْ ﻋَﻠَّﻤَﻪُ ﻛَﺎﻥَ ﻟَﻪُ ﺛَﻮَﺍﺑُﻪُ ﻣَﻦْ ﻳَﻌْﻤَﻞُ ﺑِﻪِ ﺍِﻟَﻰ ﻳَﻮْﻡِ ﺍﻟْﻘِﻴَﺎﻣَﺔِ

“Kim ki ilimden (yani ilm-i imani ve tahkikiden) bir bab (bir mes'ele) taallüm ederse, onunla amel etsin etmesin, bin rek'at nafile namazdan efdaldir. Eğer (öğrenmekle beraber) amel de ederse yahut onu başkasına öğretirse o zaman ta kıyamete kadar onun o (büyük) sevabı ve onunla amel edenin sevabı onun olacaktır.

17. ﻣَﻦْ ﻃَﻠَﺐَ ﺑَﺎﺑًﺎ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﻟِﻴُﺤْﻴِﻰ ﺑِﻪِ ﺍﻟْﺎِﺳْﻠَﺎﻡَ ﻛَﺎﻥَ ﺑَﻴْﻨَﻪُ ﻭَ ﺑَﻴْﻦَ ﺍﻟْﺎَﻧْﺒِﻴَﺎﺀِ ﺩَﺭَﺟَﺔٌ

“Kim ki İslamı ihya etmek niyetiyle ilimden bir bab tahsil ederse onun derecesiyle peygamberlik mertebesi arasında yalnız bir derece kalmış olur.”

18. ﻟَﺎ ﻳَﺠْﺘَﻤِﻊُ ﺍَﺭْﺑَﻌَﺔٌ ﻓِﻰ ﺍﻟْﻤُﺆْﻣِﻦِ ﺍِﻟَّﺎ ﺍَﻭْﺟَﺐَ ﺍﻟﻠﻪُ ﺑِﻬِﻦَّ ﺍﻟْﺠَﻨَّﺔَ: ﺍَﻟﺼِّﺪْﻕُ ﻓِﻰ ﺍﻟﻠِّﺴَﺎﻥِ ﻭَ ﺍﻟﺴَّﺨَﺎﺀُ ﻓِﻰ ﺍﻟْﻤَﺎﻝِ ﻭَ ﺍﻟْﻤَﻮَﺩَّﺓُ ﻓِﻰ ﺍﻟْﻘَﻠْﺐِ ﻭَ ﺍﻟﻨَّﺼِﻴﺤَﺔُ ﻓَﻰ ﺍﻟْﻤَﺸْﻬَﺪِ ﻭَ ﺍﻟْﻤَﻐِﻴﺐِ

“Bir mü'minde dört şey (dört ahlak) içtima ettiği zaman Cenab-ı Hak (o dört ahlakı ile) ona cenneti vacip etmiş olur:

  • Lisanında sıdk, doğruluk (yani yalan söylememek),
  • Malda sehâ, cömertlik,
  • Kalpte meveddet,
  • Hazırda ve gaybda olanlara nasihat etmek.

19. ﻳَﻜُﻮﻥُ ﻓِﻰ ﺍَﺣَﺪِ ﺍﻟْﻜَﺎﻫِﻨِﻴﻦَ ﺭَﺟُﻞٌ ﻳُﺪَﺭِّﺱُ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥَ (ﻳﻌﻨﻰ ﻳُﺪَﺭِّﺱُ ﺣَﻘِﻴﻘَﺔَ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥ) ﺩِﺭَﺍﺳَﺔً ﻟَﺎ ﻳُﺪَﺭِّﺳُﻬَﺎ ﺍَﺣَﺎﺩٌ ﻳَﻜُﻮﻥُ ﺑَﻌْﺪَﻩُ

“Kâhinlerden (*) birisi (bir adam) gelecek, Kur'an'ı (Kur'an'ın hakikatlarını) öyle bir tarzda ders verecektir ki, ondan sonra, onun gibi o ders ve talimi veren olmayacaktır.”

(* Hadisin metnindeki kâhinden murad (Allahu a'lem) ilhama mazhar, gaybî umuru veyahut gizli kalmış serairi veyahut mestur olan hakaik-i Kur'aniyyeyi ilham-ı ilahi ile ders verecek birisi demektir. Bu ise gaybî ve istikbalî bir işaret ve bir ihbar-ı nebevidir.

Abdülkadir Badıllı)

20. ﺍِﺫَﺍ ﺟَﺎﺀَ ﺍﻟْﻤَﻮْﺕُ ﻟِﻄَﺎﻟِﺐِ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﻭَ ﻫُﻮَ ﻋَﻠَﻰ ﻫَﺬِﻩِ ﺍﻟْﺤَﺎﻟَﺔِ ﻣَﺎﺕَ ﻭَ ﻫُﻮَ ﺷَﻬِﻴﺪٌ

“Bir ilim talebesi ilim tahsil etmekteyken vefat etse şehiddir.”

21. ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﺍَﻟْﻌِﻠْﻢُ ﺑِﺎﻟﻠﻪِ (ﺍﻯ ﺍﻟْﺎِﻳﻤَﺎﻧِﻰّ) ﻗَﻠِﻴﻞُ ﺍﻟْﻌَﻤَﻞِ ﻳَﻨْﻔَﻊُ ﻣَﻊَ ﺍﻟْﻌِﻠْﻢِ ﻭَ ﻛَﺜِﻴﺮُ ﺍﻟْﻌَﻤَﻞِ ﻟَﺎ ﻳَﻨْﻔَﻊُ ﻣَﻊَ ﺍﻟْﺠَﻬْﻞِ

“İlmin efdali ilm-i billahtır (yani iman ilmidir). Bu ilimle az olan amel (ilimle olduğu için) menfaat verir. Fakat çok amel cehil ile olsa menfaatsizdir.”

22. ﺍَﻛْﺮِﻣُﻮﺍ ﺣَﻤَﻠَﺔَ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥِ

“Kur'an'ın hamelelerine ikram, hürmet ediniz.” (Kur'an'ın hameleleri ya Kur'an hafızı olanlardır veyahut Kur'an'ın hakikatlarını yaşayanlardır.)

23. ﺍَﻛْﺮِﻣُﻮﺍ ﺍﻟْﻌُﻠَﻤَﺎﺀَ ﻓَﺎِﻧَّﻬُﻢْ ﻭَﺭَﺛَﺔُ ﺍﻟْﺎَﻧْﺒِﻴَﺎﺀِ

“Ulemaya (hürmet ediniz) ikram ediniz. Çünkü ulema, peygamberlerin varisleridir.”

24. ﺍِﻥَّ ﺍﻟﻠﻪَ ﻋَﺰَّ ﻭَ ﺟَﻞَّ ﻟَﻴَﺒْﺘَﻠِﻰَ ﺍﻟْﻌَﺒْﺪَ ﺍﻟْﻤُﺆْﻣِﻦَ ﻭَﻣَﺎ ﻳَﺒْﺘَﻠِﻴَﻪُ ﺍِﻟَّﺎ ﻟِﻜَﺮَﺍﻣَﺘِﻪِ ﻋَﻠَﻴْﻪِ

“Cenab-ı Allah Azze ve Celle mü'min kulunu tecrübe ve imtihan için musibete, belaya giriftar eder. Fakat O'nun bu iptila ve denemesi, o mü'min kulun üstünde keramat ve ikramını izhar içindir.”

25. ﺍِﻥَّ ﺍﻟﺴَّﻌِﻴﺪَ ﻟَﻤَﻦْ ﺟُﻨِّﺐَ ﺍﻟْﻔِﺘَﻦَ ﻭَ ﻟَﻤَﻦِ ﺍﺑْﺘُﻠِﻰَ ﻓَﺼَﺒَﺮَ ﻓَﻮَﺍﻫًﺎ ﺛُﻢَّ ﻭَﺍﻫًﺎ

“Said, fitnelerden uzak kalmış kimse ve musibet ve fitneye giriftar olduğu halde sabreden kimsedir. Böylesi adam ise çok garip, pek nadirdir.”

26. ﺍِﻥَّ ﺍﻟْﻔِﺘْﻨَﺔَ ﺗَﺠِﻰﺀُ ﻓَﺘَﻨْﺴِﻒُ ﺍﻟْﻌِﺒَﺎﺩَ ﻧَﺴْﻔًﺎ ﻭَ ﻳَﻨْﺠُﻮ ﺍﻟْﻌَﺎﻟِﻢُ ﻋَﻨْﻬَﺎ

“Muhakkak fitne gelmektedir. İbadı (insanları) parça parça edecektir. Ancak alimler ondan kurtulurlar.”

27. ﺍِﻧَّﻪُ ﺳَﻴُﺼِﻴﺐُ ﻓِﻰ ﺍَﺧِﺮِ ﺍﻟﺰَّﻣَﺎﻥِ ﺑَﻠَﺎﺀٌ ﺷَﺪِﻳﺪٌ ﻭَ ﻟَﺎ ﻳَﻨْﺠُﻮ ﻣِﻨْﻪُ ﺍِﻟَّﺎ ﺭَﺟُﻮﻝٌ ﻋَﺮِﻑَ ﺩِﻳﻦَ ﺍﻟﻠﻪِ ﻓَﺠَﺎﻫَﺪَ ﻋَﻠَﻴْﻪِ ﺑِﻠِﺴَﺎﻧِﻪِ ﻭَ ﻗَﻠْﺒِﻪِ ﻓَﺬَﻟِﻚَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺳَﺒَﻘَﺖْ ﻟَﻪُ ﺍﻟﺴَّﻮَﺍﺑِﻖُ

“Ahir zamanda şiddetli ve dehşetli bir bela gelecek, herkese isabet edecek. Ondan kurtulan olmaz. Ancak Allah'ın dinini bilen ve ona göre lisanıyla ve kalbiyle mücahede eden bir adam kurtulacak. O ise, ona sâbıkların, geçmişlerin mesleği sebkat etmiştir. Bir de, Allah'ın dinini bilip, tasdik eden birisi kurtulacak.”

28. ﺍَﻧَﺎ ﺍَﺟْﻮَﺩُ ﻭَﻟَﺪِ ﺍٓﺩَﻡَ ﻭَ ﺍَﺟْﻮَﺩُﻫُﻢْ ﻣِﻦْ ﺑَﻌْﺪِﻯ ﺭَﺟُﻞٌ ﻋَﻠِﻢَ ﻋِﻠْﻤًﺎ ﻓَﻨَﺸَﺮَ ﻋِﻠْﻤَﻪُ ﻳُﺒْﻌَﺚُ ﻳَﻮْﻡَ ﺍﻟْﻘِﻴَﺎﻣَﺔِ ﺍُﻣَّﺔً ﻭَﺣْﺪَﻩُ

“Benî Âdem'in en cömerdi ve en kerimi ve en sahîsi benim. Benden sonra onların en kerimi ve en cevvadı ise bir recul (bir adam) ki; o adam (hususi) bir ilim bilecek ve o ilmini neşredecektir. Kıyamet gününde müstakil bir ümmet halinde ba's olunacaktır.”

29. ﺍَﻟَﺎ ﻣَﻦْ ﺗَﻌَﻠَّﻢَ ﺍﻟْﻘُﺮْﺍَﻥَ ﻭَ ﻋَﻠَّﻤَﻪُ ﻭَ ﻋَﻠَّﻢَ ﻣَﺎ ﻓِﻴﻪِ ﻓَﺎَﻧَﺎ ﻟَﻪُ ﺳَﺎﺋِﻖٌ ﻭَ ﺩَﻟِﻴﻞٌ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟْﺠَﻨَّﺔِ

“Kur'an'ı öğrenen ve öğreten ve içindeki hakaikını ders veren bilmiş olsunlar ki (kıyamet gününde) onların cennete girmelerine saik ve delil ben olacağım.”

30. ﺍِﻳَّﺎﻛُﻢْ ﻭَ ﺍﻟْﺒِﺪَﻉُ ﻓَﺎِﻥَّ ﻛُﻞَّ ﺑِﺪْﻋَﺔٍ ﺿَﻠَﺎﻟَﺔٌ ﻭَ ﻛُﻞُّ ﺿَﻠَﺎﻟَﺔٍ ﺗَﺼِﻴﺮُ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﻨَّﺎﺭِ

“Sakın bid'atlara yanaşmayınız. Çünkü bütün bid'atlar dalalettir, bütün dalaletler de ceheneme gider.”

31. ﻟَﻴْﺲَ ﻣِﻨَّﺎ ﻣَﻦْ ﺗَﺸَﺒَّﻪَ ﺑِﻐَﻴْﺮِﻧَﺎ، ﻟَﺎ ﺗَﺸَﺒَّﻬُﻮﺍ ﺑِﺎﻟْﻴَﻬُﻮﺩِ ﻭَ ﻟَﺎ ﺑِﺎﻟﻨَّﺼَﺎﺭَﻯ

“Bizden gayrısına kendini benzeten bizden değildir. Sakın Yahudi ve Hıristiyanlara kendinizi benzetmeyiniz.”

32. ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﺍﻟْﺠِﻬَﺎﺩِ ﻛَﻠِﻤَﺔُ ﺣَﻖٍّ ﻋِﻨْﺪَ ﺳُﻠْﻄَﺎﻥٍ ﺟَﺎﺋِﺮٍ

“Cihadın en efdali odur ki eğri yolda olup, hakka karşı mümanaat gösteren en cebbar hükümdarlara, kumandanlara karşı hak söz söylemektir.”

33. ﺍَﻓْﻀَﻞُ ﺍﻟْﺠِﻬَﺎﺩِ ﺍَﻥْ ﻳُﺠَﺎﻫِﺪَ ﺍﻟﺮَّﺟُﻞُ ﻧَﻔْﺴَﻪُ ﻭَ ﻫَﻮَﺍﻩُ

“Cihadın en faziletlisi, kişinin kendi nefsi ve hevasına karşı mücahade etmesidir.”