Risale:11. Şua (Ayet-Hadis Mealleri): Revizyonlar arasındaki fark

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
6. satır: 6. satır:
Meyve Risalesi 1943-44'te Denizli Hapishanesinde 10. ve11. Meseleleri de Emirdağı'nda telif edilmiştir.
Meyve Risalesi 1943-44'te Denizli Hapishanesinde 10. ve11. Meseleleri de Emirdağı'nda telif edilmiştir.


<div id="">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}
<div id="1">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}


Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.
12. satır: 12. satır:
<div id="">{{Arabi|فَلَبِثَ فِى السِّجْنِ بِضْعَ سِن۪ينَ}}
<div id="">{{Arabi|فَلَبِثَ فِى السِّجْنِ بِضْعَ سِن۪ينَ}}


Yusuf
Yusuf (a.s.) daha yıllarca zindanda kaldı.
 
(a.s.) daha yıllarca zindanda kaldı.


(Yûsuf Sûresi, 12:42)
(Yûsuf Sûresi, 12:42)
30. satır: 28. satır:
(Ra'd Sûresi, 13:16)
(Ra'd Sûresi, 13:16)


<div id="">{{Arabi|لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ}}
<div id="2">{{Arabi|لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ}}


Allahdan başka ilâh yoktur.
Allahdan başka ilâh yoktur.
40. satır: 38. satır:
(Bakara Sûresi, 2:32)
(Bakara Sûresi, 2:32)


<div id="">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}
<div id="3">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}


Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.
80. satır: 78. satır:
(Hadîd Sûresi, 57:3)
(Hadîd Sûresi, 57:3)


<div id="">{{Arabi|اَلْاَوَّلُ}}
<div id="4">{{Arabi|اَلْاَوَّلُ}}


O Evveldir.
O Evveldir.


<div id="">{{Arabi|وَالْاٰخِرُ}}
<div id="5">{{Arabi|وَالْاٰخِرُ}}


O Âhirdir.
O Âhirdir.


<div id="">{{Arabi|وَالظَّاهِرُ}}
<div id="6">{{Arabi|وَالظَّاهِرُ}}


O Zâhirdir.
O Zâhirdir.


<div id="">{{Arabi|وَالْبَاطِنُ}}
<div id="7">{{Arabi|وَالْبَاطِنُ}}


O Bâtındır
O Bâtındır
150. satır: 148. satır:
(Furkan Sûresi, 25:64-65)
(Furkan Sûresi, 25:64-65)


<div id="">{{Arabi|اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ ٭ نَجِّنَا مِنَ النَّارِ ٭ خَلِّصْنَا مِنَ النَّارِ}}
<div id="8">{{Arabi|اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ}}
 
Bizi ateşten koru..
 
<div id="9">{{Arabi|نَجِّنَا مِنَ النَّارِ}}


Bizi ateşten koru.. Bizi ateşten kurtar.. Bizi ateşten halas eyle..
Bizi ateşten kurtar..


<div id="">{{Arabi|خَسِرَ الدُّنْيَا وَ الْاٰخِرَةَ}}
<div id="10">{{Arabi|خَلِّصْنَا مِنَ النَّارِ}}
 
Bizi ateşten halas eyle..
 
<div id="21">{{Arabi|خَسِرَ الدُّنْيَا وَ الْاٰخِرَةَ}}


O dünyada da, âhirette de ziyana uğramıştır.
O dünyada da, âhirette de ziyana uğramıştır.
160. satır: 166. satır:
(Hac Sûresi, 22:11)
(Hac Sûresi, 22:11)


<div id="">{{Arabi|اَللّٰهُ اَكْبَر ٭ اَللّٰهُ اَكْبَر ٭ اَللّٰهُ اَكْبَر ٭ اَللّٰهُ اَكْبَر}}
<div id="11">{{Arabi|اَللّٰهُ اَكْبَر ٭ اَللّٰهُ اَكْبَر ٭ اَللّٰهُ اَكْبَر ٭ اَللّٰهُ اَكْبَر}}


Allah en büyüktür.
Allah en büyüktür.
166. satır: 172. satır:
(4 defa)
(4 defa)


<div id="">{{Arabi|رَبُّ الْاَرْضِ وَ رَبُّ الْعَالَمِينَ}}
<div id="12">{{Arabi|رَبُّ الْاَرْضِ وَ رَبُّ الْعَالَمِينَ}}


Yerin Rabbi ve Alemlerin Rabbi.
Yerin Rabbi ve Alemlerin Rabbi.


<div id="">{{Arabi|سُبْحَانَ اللّٰه}}
<div id="13">{{Arabi|سُبْحَانَ اللّٰه}}


Allah her türlü kusurdan münezzehtir.
Allah her türlü kusurdan münezzehtir.


<div id="">{{Arabi|اَلْحَمْدُ للّٰهِ}}
<div id="14">{{Arabi|اَلْحَمْدُ للّٰهِ}}


Hamd Allaha mahsustur.
Hamd Allaha mahsustur.


<div id="">{{Arabi|لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ}}
<div id="15">{{Arabi|لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ}}


Allahtan başka ilah yoktur.
Allahtan başka ilah yoktur.
188. satır: 194. satır:
(Lokman Sûresi, 31:28)
(Lokman Sûresi, 31:28)


<div id="">{{Arabi|رَبُّ الْاَرْضِ وَ رَبُّ الْعَالَمِينَ}}
<div id="16">{{Arabi|رَبُّ الْاَرْضِ وَ رَبُّ الْعَالَمِينَ}}


Yeryüzünün Rabbi ve Alemlerin Rabbi.
Yeryüzünün Rabbi ve Alemlerin Rabbi.
204. satır: 210. satır:
Allah her türlü kusurdan münezzehtir.
Allah her türlü kusurdan münezzehtir.


<div id="">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ}}
<div id="17">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ}}


Allahın adıyla..
Allahın adıyla..


<div id="">{{Arabi|لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ}}
<div id="22">{{Arabi|لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ}}


Allahtan başka ilah yoktur.
Allahtan başka ilah yoktur.
224. satır: 230. satır:
Allah en büyüktür.
Allah en büyüktür.


<div id="">{{Arabi|اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ عَلٰى اِنْعَامِه۪}}
<div id="18">{{Arabi|اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ عَلٰى اِنْعَامِه۪}}


Verdiği nimetler üzerine Allah'a hamd olsun.
Verdiği nimetler üzerine Allah'a hamd olsun.
234. satır: 240. satır:
(Bakara Sûresi, 2:32)
(Bakara Sûresi, 2:32)


<div id="">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}
<div id="18">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}


Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
244. satır: 250. satır:
(Bakara Sûresi, 2:285)
(Bakara Sûresi, 2:285)


<div id="">{{Arabi|وَ بِكُتُبِهِ وَ رُسُلِهِ}}
<div id="19">{{Arabi|وَ بِكُتُبِهِ وَ رُسُلِهِ}}


Kitaplarına ve peygamberlerine îmân etti.
Kitaplarına ve peygamberlerine îmân etti.


<div id="">{{Arabi|سُبْحَانَ اللّٰه اَلْحَمْدُ للّٰهِ اَللّٰهُ اَكْبَر}}
<div id="20">{{Arabi|سُبْحَانَ اللّٰه اَلْحَمْدُ للّٰهِ اَللّٰهُ اَكْبَر}}


Allah her türlü kusurdan münezzehtir. Hamd Allaha mahsustur. Allah en büyüktür.
Allah her türlü kusurdan münezzehtir. Hamd Allaha mahsustur. Allah en büyüktür.


<div id="">{{Arabi|اَشْهَدُ اَنْ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ}}
<div id="21">{{Arabi|اَشْهَدُ اَنْ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ}}


Ben şehadet ederim ki; Allahtan başka ilah yoktur.
Ben şehadet ederim ki; Allahtan başka ilah yoktur.


<div id="">{{Arabi|وَ اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللّٰهِ}}
<div id="22">{{Arabi|وَ اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللّٰهِ}}


Ve ben şehadet ederim ki; Muhammed O'nun resulüdür.
Ve ben şehadet ederim ki; Muhammed O'nun resulüdür.


<div id="">{{Arabi|اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ عَلَى الْا۪يمَانِ بِاللّٰهِ وَعَلٰى وَحْدَانِيَّتِهِ وَعَلٰى وُجُوبِ وُجُودِهِ وَعَلٰى صِفَاتِهِ وَاَسْمَٓائِهِ حَمْدًا بِعَدَدِ تَجَلِّيَاتِ اَسْمَٓائِهِ مِنَ الْاَزَلِ اِلَى الْاَبَدِ}}
<div id="23">{{Arabi|اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ عَلَى الْا۪يمَانِ بِاللّٰهِ وَعَلٰى وَحْدَانِيَّتِهِ وَعَلٰى وُجُوبِ وُجُودِهِ وَعَلٰى صِفَاتِهِ وَاَسْمَٓائِهِ حَمْدًا بِعَدَدِ تَجَلِّيَاتِ اَسْمَٓائِهِ مِنَ الْاَزَلِ اِلَى الْاَبَدِ}}


"Allah'a iman için ve vahdâniyeti için ve vücub-u vücudu için ve sıfâtı ve esmâsı için, ezelden ebede bütün esmâsının tecelliyâtı adedince Ona hamd olsun.
"Allah'a iman için ve vahdâniyeti için ve vücub-u vücudu için ve sıfâtı ve esmâsı için, ezelden ebede bütün esmâsının tecelliyâtı adedince Ona hamd olsun.


<div id="">{{Arabi|اَلظَّالِم۪ينَ ٭ اَلظَّالِم۪ينَ}}
<div id="24">{{Arabi|اَلظَّالِم۪ينَ ٭ اَلظَّالِم۪ينَ}}


Zulmedenler.. Zulmedenler.. Zâlimler.
Zulmedenler.. Zulmedenler.. Zâlimler.


<div id="">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}
<div id="25">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}


Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
294. satır: 300. satır:
(Mürselât Sûresi, 77:15)
(Mürselât Sûresi, 77:15)


<div id="">{{Arabi|سُبْحَانَكَ يَا لَٓا اِلٰهَ اِلَّٓا اَنْتَ الْاَمَانُ الْاَمَانُ خَلِّصْنَا وَ اَجِرْنَا وَ نَجِّنَا مِنَ النَّارِ}}
<div id="26">{{Arabi|سُبْحَانَكَ يَا لَٓا اِلٰهَ اِلَّٓا اَنْتَ الْاَمَانُ الْاَمَانُ خَلِّصْنَا وَ اَجِرْنَا وَ نَجِّنَا مِنَ النَّارِ}}


Sen aczden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdat etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden halâs et, kurtar ve bize necat ver.
Sen aczden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdat etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden halâs et, kurtar ve bize necat ver.
322. satır: 328. satır:
(Rum Sûresi, 30:5)
(Rum Sûresi, 30:5)


<div id="">{{Arabi|رَبُّ الْعَالَم۪ينَ}}
<div id="27">{{Arabi|رَبُّ الْعَالَم۪ينَ}}


Âlemlerin Rabbi.
Âlemlerin Rabbi.


<div id="">{{Arabi|رَبُكَ ، رَبُكَ}}
<div id="28">{{Arabi|رَبُكَ ، رَبُكَ}}


Rabbin, Rabbin.
Rabbin, Rabbin.
348. satır: 354. satır:
<div id="">{{Arabi|وَ هُوَ عَل۪يمٌ بِذَاتِ الصُّدُورِ}}
<div id="">{{Arabi|وَ هُوَ عَل۪يمٌ بِذَاتِ الصُّدُورِ}}


O Allah,
O Allah, (Zemin ve göklerin haşmet-i hilkatinde) kalbin dahi hâtırâtını bilir idare eder" Hadid 6
 
(Zemin ve göklerin haşmet-i hilkatinde) kalbin dahi hâtırâtını bilir idare eder"


<div id="">{{Arabi|وَفَوْقَ كُلِّ ذ۪ى عِلْمٍ عَل۪يمٌ}}
<div id="">{{Arabi|وَفَوْقَ كُلِّ ذ۪ى عِلْمٍ عَل۪يمٌ}}
370. satır: 374. satır:
(Nisâ Sûresi, 4:57)
(Nisâ Sûresi, 4:57)


<div id="">{{Arabi|اِنَّ الْكَافِر۪ينَ}}
<div id="29">{{Arabi|اِنَّ الْكَافِر۪ينَ}}


Hiç şüphesiz kâfirler...
Hiç şüphesiz kâfirler...
382. satır: 386. satır:
(Tevbe Sûresi, 9:35, 109)
(Tevbe Sûresi, 9:35, 109)


<div id="">{{Arabi|وَ الظَّالِمِينَ}}
<div id="30">{{Arabi|وَ الظَّالِمِينَ}}


Ve zâlimler...
Ve zâlimler...
400. satır: 404. satır:
(Mülk Sûresi, 67:7-8)
(Mülk Sûresi, 67:7-8)


<div id="">{{Arabi|لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ}}
<div id="31">{{Arabi|لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ}}


Allah'dan başka ilâh yoktur... Allah'dan başka ilâh yoktur... Allah'dan başka ilâh yoktur...
Allah'dan başka ilâh yoktur... Allah'dan başka ilâh yoktur... Allah'dan başka ilâh yoktur...


<div id="">{{Arabi|مُحَمَّدٌ رَسُولُ اللّٰهِ}}
<div id="32">{{Arabi|مُحَمَّدٌ رَسُولُ اللّٰهِ}}


Muhammed
Muhammed
410. satır: 414. satır:
(a.s.m.) Allah'ın elçisidir, Peygamberidir.
(a.s.m.) Allah'ın elçisidir, Peygamberidir.


<div id="">{{Arabi|اَلسَّبَبُ كَالْفَاعِلِ}}
<div id="33">{{Arabi|اَلسَّبَبُ كَالْفَاعِلِ}}


Birşeye sebeb olan onu yapan gibidir.
Birşeye sebeb olan onu yapan gibidir.


<div id="">{{Arabi|قَدْ يُنْكِرُ الْمَرْءُ ضَوْءَ الشَّمْسِ مِنْ رَمَدٍ ٭ وَ يُنْكِرُ الْفَمُ طَعْمَ الْمَٓاءِ مِنْ سَقَمٍ}}
<div id="34">{{Arabi|قَدْ يُنْكِرُ الْمَرْءُ ضَوْءَ الشَّمْسِ مِنْ رَمَدٍ ٭ وَ يُنْكِرُ الْفَمُ طَعْمَ الْمَٓاءِ مِنْ سَقَمٍ}}


Bazan insan, göz hastalığından dolayı güneş ışığını inkâr eder. Ağzındaki hastalıktan dolayı da suyun tadını beğenmez.
Bazan insan, göz hastalığından dolayı güneş ışığını inkâr eder. Ağzındaki hastalıktan dolayı da suyun tadını beğenmez.
424. satır: 428. satır:
(Bakara Sûresi, 2:32)
(Bakara Sûresi, 2:32)


<div id="">{{Arabi|مَنْ رَبُّكَ}}
<div id="35">{{Arabi|مَنْ رَبُّكَ}}


Senin Rabbin kimdir?
Senin Rabbin kimdir?


<div id="">{{Arabi|مَنْ}}
<div id="36">{{Arabi|مَنْ}}


Kim?
Kim?


<div id="">{{Arabi|رَبُّكَ}}
<div id="37">{{Arabi|رَبُّكَ}}


Senin Rabbin.
Senin Rabbin.


<div id="">{{Arabi|مَنْ اٰمَنَ بِالْقَدَرِ اَمِنَ مِنَ الْكَدَرِ}}
<div id="38">{{Arabi|مَنْ اٰمَنَ بِالْقَدَرِ اَمِنَ مِنَ الْكَدَرِ}}


Yani, "Kadere iman eden gamlardan kurtulur."
Yani, "Kadere iman eden gamlardan kurtulur."
446. satır: 450. satır:
(Nisâ Sûresi, 4:79)
(Nisâ Sûresi, 4:79)


<div id="">{{Arabi|اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ}}
<div id="39">{{Arabi|اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ}}


Hamd Allaha mahsustur.
Hamd Allaha mahsustur.


<div id="">{{Arabi|سبْحَانَ للّٰهِ}}
<div id="40">{{Arabi|سبْحَانَ للّٰهِ}}


Allah her türlü kusurdan münezzehtir.
Allah her türlü kusurdan münezzehtir.
464. satır: 468. satır:
Allah dilemiş ve ne güzel yapmış.. Allah ne mübarek yaratmış.. Allah her türlü kusurdan münezzehtir.
Allah dilemiş ve ne güzel yapmış.. Allah ne mübarek yaratmış.. Allah her türlü kusurdan münezzehtir.


<div id="">{{Arabi|اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ وَالشُكْ لِلّٰهِ اَللّٰهُ اَكْبَر}}
<div id="41">{{Arabi|اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ وَالشُكْ لِلّٰهِ اَللّٰهُ اَكْبَر}}


Hamd Allaha mahsustur.. Şükür Allaha mahsustur.. Allah en büyüktür.
Hamd Allaha mahsustur.. Şükür Allaha mahsustur.. Allah en büyüktür.
470. satır: 474. satır:
<div id="">{{Arabi|بَلْ عِبَادٌ مُكْرَمُونَ}}
<div id="">{{Arabi|بَلْ عِبَادٌ مُكْرَمُونَ}}


Hayır,
Hayır, (onların evlât dedikleri) Allah'ın ikramda bulunduğu kullardır.
 
(onların evlât dedikleri) Allah'ın ikramda bulunduğu kullardır.


(Enbiyâ Sûresi, 21:26)
(Enbiyâ Sûresi, 21:26)
488. satır: 490. satır:
(Felâk Sûresi, 113:1)
(Felâk Sûresi, 113:1)


<div id="">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}
<div id="42">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}


Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
498. satır: 500. satır:
(Felâk Sûresi, 113:1-5)
(Felâk Sûresi, 113:1-5)


<div id="">{{Arabi|قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِ}}
<div id="43">{{Arabi|قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِ}}


De ki: Sığınırım sabahın Rabbine.
De ki: Sığınırım sabahın Rabbine.
504. satır: 506. satır:
(Felâk Sûresi, 113:1)
(Felâk Sûresi, 113:1)


<div id="">{{Arabi|مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَ}}
<div id="44">{{Arabi|مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَ}}


Yarattığı şeylerin şerrinden.
Yarattığı şeylerin şerrinden.
510. satır: 512. satır:
(Felâk Sûresi, 113:2)
(Felâk Sûresi, 113:2)


<div id="">{{Arabi|اَلنَّفَّاثَاتِ فِى الْعُقَدِ}}
<div id="45">{{Arabi|اَلنَّفَّاثَاتِ فِى الْعُقَدِ}}


Düğümlere üfleyen büyücülerin şerrinden.
Düğümlere üfleyen büyücülerin şerrinden.
516. satır: 518. satır:
(Felâk Sûresi, 113:4)
(Felâk Sûresi, 113:4)


<div id="">{{Arabi|وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ}}
<div id="46">{{Arabi|وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ}}


Haset ettiğinde hasetçinin şerrinden.
Haset ettiğinde hasetçinin şerrinden.
522. satır: 524. satır:
(Felâk Sûresi, 113:5)
(Felâk Sûresi, 113:5)


<div id="">{{Arabi|مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَ}}
<div id="47">{{Arabi|مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَ}}


Yarattığı şeylerin şerrinden.
Yarattığı şeylerin şerrinden.
528. satır: 530. satır:
(Felâk Sûresi, 113:2)
(Felâk Sûresi, 113:2)


<div id="">{{Arabi|مِنْ}}
<div id="48">{{Arabi|مِنْ}}


Den, dan...
Den, dan...


<div id="">{{Arabi|شَرِّ}}
<div id="49">{{Arabi|شَرِّ}}


Şer
Şer


<div id="">{{Arabi|وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ}}
<div id="50">{{Arabi|وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ}}


Haset ettiğinde hasetçinin şerrinden.
Haset ettiğinde hasetçinin şerrinden.
542. satır: 544. satır:
(Felâk Sûresi, 113:5)
(Felâk Sûresi, 113:5)


<div id="">{{Arabi|وَمِنْ شَرِّ النَّفَّاثَاتِ فِى الْعُقَدِ}}
<div id="51">{{Arabi|وَمِنْ شَرِّ النَّفَّاثَاتِ فِى الْعُقَدِ}}


Düğümlere üfleyen büyücülerin şerrinden.
Düğümlere üfleyen büyücülerin şerrinden.
548. satır: 550. satır:
(Felâk Sûresi, 113:4)
(Felâk Sûresi, 113:4)


<div id="">{{Arabi|اَلنَّفَّاثَاتِ فِى الْعُقَدِ}}
<div id="52">{{Arabi|اَلنَّفَّاثَاتِ فِى الْعُقَدِ}}


Düğümlere üfleyen büyücüler.
Düğümlere üfleyen büyücüler.


<div id="">{{Arabi|مِنْ شَرِّ}}
<div id="53">{{Arabi|مِنْ شَرِّ}}


..Şerrinden
..Şerrinden


<div id="">{{Arabi|شَرِّ}}
<div id="54">{{Arabi|شَرِّ}}


Şer
Şer


<div id="">{{Arabi|مِنْ}}
<div id="55">{{Arabi|مِنْ}}


Den, dan..
Den, dan..


<div id="">{{Arabi|غَاسِقٍ اِذَا وَقَبَ}}
<div id="56">{{Arabi|غَاسِقٍ اِذَا وَقَبَ}}


Karanlığı çöktüğünde gecenin...
Karanlığı çöktüğünde gecenin...
570. satır: 572. satır:
(Felâk Sûresi, 113:3)
(Felâk Sûresi, 113:3)


<div id="">{{Arabi|غَاسِقٍ}}
<div id="57">{{Arabi|غَاسِقٍ}}


Gece..
Gece..


<div id="">{{Arabi|اِذَا وَقَبَ}}
<div id="58">{{Arabi|اِذَا وَقَبَ}}


Karanlık çöktüğü zaman..
Karanlık çöktüğü zaman..


<div id="">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}
<div id="59">{{Arabi|بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ}}


Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
588. satır: 590. satır:
(Bakara Sûresi, 2:256)
(Bakara Sûresi, 2:256)


<div id="">{{Arabi|فَمَنْ يَكْفُرْ بِالطَّاغُوتِ}}
<div id="60">{{Arabi|فَمَنْ يَكْفُرْ بِالطَّاغُوتِ}}


Kim birer mâbud gibi kıymet verilen tâğutları reddederse...
Kim birer mâbud gibi kıymet verilen tâğutları reddederse...
594. satır: 596. satır:
(Bakara Sûresi, 2:256)
(Bakara Sûresi, 2:256)


<div id="">{{Arabi|وَيُؤْمِنْ بِاللّٰهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ}}
<div id="61">{{Arabi|وَيُؤْمِنْ بِاللّٰهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ}}


Ve kim Allah'a îman ederse, işte o
Ve kim Allah'a îman ederse, işte o (...) yapışmıştır.
 
(...) yapışmıştır.


(Bakara Sûresi, 2:256)
(Bakara Sûresi, 2:256)


<div id="">{{Arabi|بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقٰى}}
<div id="62">{{Arabi|بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقٰى}}


Sapa sağlam bir kulpa...
Sapa sağlam bir kulpa...
608. satır: 608. satır:
(Bakara Sûresi, 2:256)
(Bakara Sûresi, 2:256)


<div id="">{{Arabi|لَا انْفِصَامَ لَهَا وَاللّٰهُ سَم۪يعٌ عَل۪يمٌ}}
<div id="63">{{Arabi|لَا انْفِصَامَ لَهَا وَاللّٰهُ سَم۪يعٌ عَل۪يمٌ}}


O kopmaz ve kırılmaz. Allah ise herşeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla bilendir.
O kopmaz ve kırılmaz. Allah ise herşeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla bilendir.
614. satır: 614. satır:
(Bakara Sûresi, 2:256)
(Bakara Sûresi, 2:256)


<div id="">{{Arabi|اَللّٰهُ وَلِىُّ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا}}
<div id="64">{{Arabi|اَللّٰهُ وَلِىُّ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا}}


Allah imân edenlerin dostu ve yardımcısıdır.
Allah imân edenlerin dostu ve yardımcısıdır.
620. satır: 620. satır:
(Bakara Sûresi, 2:257)
(Bakara Sûresi, 2:257)


<div id="">{{Arabi|يُخْرِجُهُمْ مِنَ الظُّلُمَاتِ اِلَى النُّورِ}}
<div id="65">{{Arabi|يُخْرِجُهُمْ مِنَ الظُّلُمَاتِ اِلَى النُّورِ}}


Onları inkâr karanlıklarından kurtarıp hidâyet nûruna kavuşturur.
Onları inkâr karanlıklarından kurtarıp hidâyet nûruna kavuşturur.
626. satır: 626. satır:
(Bakara Sûresi, 2:257)
(Bakara Sûresi, 2:257)


<div id="">{{Arabi|وَالَّذ۪ينَ كَفَرُٓوا اَوْلِيَٓاؤُهُمُ الطَّاغُوتُ}}
<div id="66">{{Arabi|وَالَّذ۪ينَ كَفَرُٓوا اَوْلِيَٓاؤُهُمُ الطَّاغُوتُ}}


İnkâr edenlerin dostu ise tâğuttur.
İnkâr edenlerin dostu ise tâğuttur.
632. satır: 632. satır:
(Bakara Sûresi, 2:257)
(Bakara Sûresi, 2:257)


<div id="">{{Arabi|يُخْرِجُونَهُمْ مِنَ النُّورِ اِلَى الظُّلُمَاتِ}}
<div id="67">{{Arabi|يُخْرِجُونَهُمْ مِنَ النُّورِ اِلَى الظُّلُمَاتِ}}


Onları imân nûrundan mahrum bırakıp inkâr karanlıklarına sürüklerler.
Onları imân nûrundan mahrum bırakıp inkâr karanlıklarına sürüklerler.
638. satır: 638. satır:
(Bakara Sûresi, 2:257)
(Bakara Sûresi, 2:257)


<div id="">{{Arabi|اُولٰٓئِكَ اَصْحَابُ النَّارِ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ}}
<div id="68">{{Arabi|اُولٰٓئِكَ اَصْحَابُ النَّارِ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ}}


İşte onlar Cehennem ateşinin ehlidir, orada ebediyen kalacaklardır.
İşte onlar Cehennem ateşinin ehlidir, orada ebediyen kalacaklardır.
658. satır: 658. satır:
<div id="">{{Arabi|وَيُؤْمِنْ بِاللّٰهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ}}
<div id="">{{Arabi|وَيُؤْمِنْ بِاللّٰهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ}}


Ve kim Allah'a îman ederse, işte o
Ve kim Allah'a îman ederse, işte o (...) yapışmıştır.
 
(...) yapışmıştır.


(Bakara Sûresi, 2:256)
(Bakara Sûresi, 2:256)


<div id="">{{Arabi|بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقٰى}}
<div id="69">{{Arabi|بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقٰى}}


Sapa sağlam bir kulpa...
Sapa sağlam bir kulpa...
670. satır: 668. satır:
(Bakara Sûresi, 2:256)
(Bakara Sûresi, 2:256)


<div id="">{{Arabi|اَللّٰهُ وَلِىُّ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا}}
<div id="70">{{Arabi|اَللّٰهُ وَلِىُّ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا}}


Allah imân edenlerin dostu ve yardımcısıdır.
Allah imân edenlerin dostu ve yardımcısıdır.
688. satır: 686. satır:
(Alâk Sûresi, 96:6)
(Alâk Sûresi, 96:6)


<div id="">{{Arabi|بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ}}
<div id="71">{{Arabi|بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ}}


Her türlü noksandan uzak olan Allah'ın adıyla.
Her türlü noksandan uzak olan Allah'ın adıyla.
698. satır: 696. satır:
(İsrâ Sûresi, 17:44)
(İsrâ Sûresi, 17:44)


<div id="">{{Arabi|اَلسَّلَامُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ}}
<div id="72">{{Arabi|اَلسَّلَامُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ}}


Allahın Selamı, Rahmeti ve Bereketi üzerinize olsun
Allahın Selamı, Rahmeti ve Bereketi üzerinize olsun


<div id="">{{Arabi|بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ}}
<div id="73">{{Arabi|بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ}}


Her türlü noksandan uzak olan Allah'ın adıyla.
Her türlü noksandan uzak olan Allah'ın adıyla.

21.10, 10 Mayıs 2021 tarihindeki hâli

Önceki Kısım: Onuncu Şua Ayet-Hadis MealleriŞualar Ayet-Hadis MealleriOn İkinci Şua Ayet-Hadis Mealleri: Sonraki Kısım

Onbirinci Şua - Meyve Risalesi[değiştir]

Meyve Risalesi 1943-44'te Denizli Hapishanesinde 10. ve11. Meseleleri de Emirdağı'nda telif edilmiştir.

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.

فَلَبِثَ فِى السِّجْنِ بِضْعَ سِن۪ينَ

Yusuf (a.s.) daha yıllarca zindanda kaldı.

(Yûsuf Sûresi, 12:42)

خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ

Gökleri ve yeri yarattı.

(En'âm Sûresi, 6:1)

رَبُّ السَّمٰوَاتِ وَ الْاَرْضِ

Göklerin ve yerin Rabbi.

(Ra'd Sûresi, 13:16)

لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ

Allahdan başka ilâh yoktur.

سُبْحَانَكَ لَا عِلْمَ لَنَٓا اِلَّا مَا عَلَّمْتَنَٓا اِنَّكَ اَنْتَ الْعَل۪يمُ الْحَك۪يمُ

Seni her türlü noksandan tenzih ederiz, Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Sen herşeyi hakkıyla bilir, her işi hikmetle yaparsın.

(Bakara Sûresi, 2:32)

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.

وَمَا اَمْرُ السَّاعَةِ اِلَّا كَلَمْحِ الْبَصَرِ اَوْ هُوَ اَقْرَبُ

Kıyâmetin gerçekleşmesi ise göz açıp kapayıncaya kadar, yahut ondan da yakındır.

(Nahl Sûresi, 16:77)

مَا خَلْقُكُمْ وَلَا بَعْثُكُمْ اِلَّا كَنَفْسٍ وَاحِدَةٍ

Sizin yaratılmanız da, diriltilmeniz de, tek bir kişinin yaratılıp diriltilmesi gibidir.

(Lokman Sûresi, 31:28)

فَانْظُرْ اِلٰٓى اٰثَارِ رَحْمَتِ اللّٰهِ كَيْفَ يُحْيِى الْاَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا اِنَّ ذٰلِكَ لَمُحْيِى الْمَوْتٰى وَهُوَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ

Şimdi bak Allah'ın rahmet eserlerine: Yeryüzünü ölümünün ardından nasıl diriltiyor. Bunu yapan, elbette ölüleri de öylece diriltecektir; O herşeye hakkıyla kàdirdir."

(Rum Sûresi, 30:50)

وَمِنْ اٰيَاتِه۪ٓ اَنْ تَقُومَ السَّمَٓاءُ وَالْاَرْضُ بِاَمْرِه۪ ثُمَّ اِذَا دَعَاكُمْ دَعْوَةً مِنَ الْاَرْضِ اِذَٓا اَنْتُمْ تَخْرُجُونَ

Yine Onun âyetlerindendir ki, gök ve yer Onun emriyle ayakta durur. Sonra O sizi bir emirle çağırdığında derhal kabirlerinizden çıkarsınız.

(Rum Sûresi, 30:25)

وَ اِذَا الصُّحُفُ نُشِرَتْ

Amel defterleri açıldığında.

(Tekvîr Sûresi, 81:10)

هُوَ الْاَوَّلُ وَالْاٰخِرُ وَالظَّاهِرُ وَالْبَاطِنُ

O Evveldir; O Âhirdir; O Zâhirdir; O Bâtındır

(Hadîd Sûresi, 57:3)

اَلْاَوَّلُ

O Evveldir.

وَالْاٰخِرُ

O Âhirdir.

وَالظَّاهِرُ

O Zâhirdir.

وَالْبَاطِنُ

O Bâtındır

هُوَ الْاٰخِرُ

O Âhirdir

هُوَ الظَّاهِرُ

O Zâhirdir.

وَ اِذَا الصُّحُفُ نُشِرَتْ

Amel defterleri açıldığında.

(Tekvîr Sûresi, 81:10)

هُوَ الْبَاطِنُ

O Bâtındır

هُوَ الْاَوَّلُ وَالْاٰخِرُ وَالظَّاهِرُ وَالْبَاطِنُ

O Evveldir; O Âhirdir; O Zâhirdir; O Bâtındır

(Hadîd Sûresi, 57:3)

وَ ف۪يهَا مَا تَشْتَه۪يهِ الْاَنْفُسُ وَ تَلَذُّ الْاَعْيُنُ

Orada canların çekeceği, gözlerin zevk alacağı herşey vardır.

(Zuhruf Sûresi, 43:71)

اِنَّ اللّٰهَ لَا يَغْفِرُ اَنْ يُشْرَكَ بِه۪

Muhakkak ki Allah, Kendisine ortak koşulmasını affetmez.

(Nisâ Sûresi, 4:48)

خَالِد۪ينَ ف۪يهَٓا اَبَدًا

Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar.

(Nisâ Sûresi, 4:169)

وَيَتَفَكَّرُونَ ف۪ى خَلْقِ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ رَبَّنَا مَا خَلَقْتَ هٰذَا بَاطِلًا سُبْحَانَكَ فَقِنَا عَذَابَ النَّارِ

Göklerin ve yerin yaratılışını tefekkür ederler. 'Bu kâinatı boş yere yaratmadın, ey Rabbimiz,' derler. 'Seni bütün noksanlardan tenzih ederiz. Sen de bizi Cehennem ateşinin azâbından koru.

(Âl-i İmrân Sûresi, 3:191)

رَبَّنَا اصْرِفْ عَنَّا عَذَابَ جَهَنَّمَ اِنَّ عَذَابَهَا كَانَ غَرَامًا ٭ اِنَّهَا سَٓاءَتْ مُسْتَقَرًّا وَمُقَامًا

Ey Rabbimiz Cehennem azâbını bizden uzaklaştır. Onun azâbı dâimî bir helâktır. Gerçekten de orası ne kötü bir durak, ne kötü bir konaktır!

(Furkan Sûresi, 25:64-65)

اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ

Bizi ateşten koru..

نَجِّنَا مِنَ النَّارِ

Bizi ateşten kurtar..

خَلِّصْنَا مِنَ النَّارِ

Bizi ateşten halas eyle..

خَسِرَ الدُّنْيَا وَ الْاٰخِرَةَ

O dünyada da, âhirette de ziyana uğramıştır.

(Hac Sûresi, 22:11)

اَللّٰهُ اَكْبَر ٭ اَللّٰهُ اَكْبَر ٭ اَللّٰهُ اَكْبَر ٭ اَللّٰهُ اَكْبَر

Allah en büyüktür.

(4 defa)

رَبُّ الْاَرْضِ وَ رَبُّ الْعَالَمِينَ

Yerin Rabbi ve Alemlerin Rabbi.

سُبْحَانَ اللّٰه

Allah her türlü kusurdan münezzehtir.

اَلْحَمْدُ للّٰهِ

Hamd Allaha mahsustur.

لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ

Allahtan başka ilah yoktur.

مَا خَلْقُكُمْ وَلَا بَعْثُكُمْ اِلَّا كَنَفْسٍ وَاحِدَةٍ

Sizin yaratılmanız da, diriltilmeniz de, sadece tek bir kişinin yaratılıp diriltilmesi gibidir.

(Lokman Sûresi, 31:28)

رَبُّ الْاَرْضِ وَ رَبُّ الْعَالَمِينَ

Yeryüzünün Rabbi ve Alemlerin Rabbi.

اَللّٰهُ اَكْبَر

Allah en büyüktür.

اَلْحَمْدُ للّٰهِ

Hamd Allaha mahsustur.

سُبْحَانَ اللّٰه

Allah her türlü kusurdan münezzehtir.

بِسْمِ اللّٰهِ

Allahın adıyla..

لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ

Allahtan başka ilah yoktur.

سُبْحَانَ اللّٰه

Allah her türlü kusurdan münezzehtir.

اَلْحَمْدُ للّٰهِ

Hamd Allaha mahsustur.

اَللّٰهُ اَكْبَر

Allah en büyüktür.

اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ عَلٰى اِنْعَامِه۪

Verdiği nimetler üzerine Allah'a hamd olsun.

سُبْحَانَكَ لَا عِلْمَ لَنَٓا اِلَّا مَا عَلَّمْتَنَٓا اِنَّكَ اَنْتَ الْعَل۪يمُ الْحَك۪يمُ

Seni her türlü noksandan tenzih ederiz, Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Sen herşeyi hakkıyla bilir, her işi hikmetle yaparsın.

(Bakara Sûresi, 2:32)

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla

اٰمَنَ الرَّسُولُ بِمَٓا اُنْزِلَ اِلَيْهِ مِنْ رَبِّه۪ وَالْمُؤْمِنُونَ كُلٌّ اٰمَنَ بِاللّٰهِ وَمَلٰٓئِكَتِه۪ وَكُتُبِه۪ وَرُسُلِه۪ لَا نُفَرِّقُ بَيْنَ اَحَدٍ مِنْ رُسُلِه۪

Peygamber, kendisine Rabbinden indirilen Kur'ân'ı tasdik edip ona îmân etti. Mü'minler de onunla beraber îmân ettiler. Onların hepsi Allah'a, meleklerine, kitaplarına ve peygamberlerine îmân etti. Onlar, 'Biz Allah'ın peygamberlerinden hiçbirini ayırmayız; birine inandığımız gibi hepsine de inanırız' diyerek îmân getirdiler.

(Bakara Sûresi, 2:285)

وَ بِكُتُبِهِ وَ رُسُلِهِ

Kitaplarına ve peygamberlerine îmân etti.

سُبْحَانَ اللّٰه اَلْحَمْدُ للّٰهِ اَللّٰهُ اَكْبَر

Allah her türlü kusurdan münezzehtir. Hamd Allaha mahsustur. Allah en büyüktür.

اَشْهَدُ اَنْ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ

Ben şehadet ederim ki; Allahtan başka ilah yoktur.

وَ اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللّٰهِ

Ve ben şehadet ederim ki; Muhammed O'nun resulüdür.

اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ عَلَى الْا۪يمَانِ بِاللّٰهِ وَعَلٰى وَحْدَانِيَّتِهِ وَعَلٰى وُجُوبِ وُجُودِهِ وَعَلٰى صِفَاتِهِ وَاَسْمَٓائِهِ حَمْدًا بِعَدَدِ تَجَلِّيَاتِ اَسْمَٓائِهِ مِنَ الْاَزَلِ اِلَى الْاَبَدِ

"Allah'a iman için ve vahdâniyeti için ve vücub-u vücudu için ve sıfâtı ve esmâsı için, ezelden ebede bütün esmâsının tecelliyâtı adedince Ona hamd olsun.

اَلظَّالِم۪ينَ ٭ اَلظَّالِم۪ينَ

Zulmedenler.. Zulmedenler.. Zâlimler.

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla

طٰسٓمٓ

"Surelerin başlarındaki huruf-u mukattaa İlahî bir şifredir. Hâs Abdine, onlarla bazı işaret-i gaybiye veriyor. O şifrenin miftahı, O Abd-i Hâstadır, hem O'nun veresesindedir."

اِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَز۪يزُ الرَّح۪يمُ

Rabbin ise, şüphesiz ki, kudreti herşeye galip olan ve rahmeti herşeyi kuşatan Allah'tır.

(Şuarâ Sûresi, 26:9)

فَبِاَىِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Ey insanlar ve cinler, Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edersiniz?

(Rahmân Sûresi, 55:13)

وَيْلٌ يَوْمَئِذٍ لِلْمُكَذِّب۪ينَ

Yazıklar olsun o gün yalanlayanlara!

(Mürselât Sûresi, 77:15)

سُبْحَانَكَ يَا لَٓا اِلٰهَ اِلَّٓا اَنْتَ الْاَمَانُ الْاَمَانُ خَلِّصْنَا وَ اَجِرْنَا وَ نَجِّنَا مِنَ النَّارِ

Sen aczden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdat etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden halâs et, kurtar ve bize necat ver.

اِنَّ اللّٰهَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ

Muhakkak ki Allah herşeye hakkıyla kàdirdir.

(Bakara Sûresi, 2:20)

اِنَّ اللّٰهَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَل۪يمٌ

Şüphesiz ki Allah herşeyi hakkıyla bilir.

(Ankebût Sûresi, 29:62)

وَهُوَ الْعَز۪يزُ الرَّح۪يمُ

Onun kudreti herşeye galiptir; O herşeyi hikmetle yapar.

(Rum Sûresi, 30:27)

وَهُوَ الْعَز۪يزُ الْحَك۪يمُ

Onun kudreti herşeye galiptir, O çok bağışlayıcıdır.

(Rum Sûresi, 30:5)

رَبُّ الْعَالَم۪ينَ

Âlemlerin Rabbi.

رَبُكَ ، رَبُكَ

Rabbin, Rabbin.

رَبُّ الْعَالَم۪ينَ

Âlemlerin Rabbi.

خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَ الْاَرْضَ

Yeri ve göğü yaratan Odur.

(Hadîd Sûresi, 57:4)

يُولِجُ الَّيْلَ فِى النَّهَارِ وَ يُولِجُ النَّهَارَ فِى الَّيْلِ

O geceyi gündüze, gündüzü de geceye geçirir.

(Hadîd Sûresi, 57:6)

وَ هُوَ عَل۪يمٌ بِذَاتِ الصُّدُورِ

O Allah, (Zemin ve göklerin haşmet-i hilkatinde) kalbin dahi hâtırâtını bilir idare eder" Hadid 6

وَفَوْقَ كُلِّ ذ۪ى عِلْمٍ عَل۪يمٌ

Her bilenin üzerinde daha iyi bilen biri vardır.

(Yûsuf Sûresi, 12:76)

اِنَّ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ... لَهُمْ جَنَّاتٌ تَجْر۪ى مِنْ تَحْتِهَا الْاَنْهَارُ

İmân eden ve güzel işler yapanlar için ise, altından ırmaklar akan Cennetler vardır.

(Burûc Sûresi, 85:11)

خَالِد۪ينَ ف۪يهَٓا اَبَدًا

Onlar orada ebedîdirler.

(Nisâ Sûresi, 4:57)

اِنَّ الْكَافِر۪ينَ

Hiç şüphesiz kâfirler...

(Nisâ Sûresi, 4:101)

ف۪ى نَارِ جَهَنَّمَ

Cehennem ateşindedir.

(Tevbe Sûresi, 9:35, 109)

وَ الظَّالِمِينَ

Ve zâlimler...

(İnsan Sûresi, 76:31)

لَهُمْ عَذَابٌ اَل۪يمٌ

Onlar için acı bir azap vardır.

(İbrahim Sûresi, 14:22)

اِذَٓا اُلْقُوا ف۪يهَا سَمِعُوا لَهَا شَه۪يقًا وَهِىَ تَفُورُ ٭ تَكَادُ تَمَيَّزُ مِنَ الْغَيْظِ

Oraya atıldıklarında Cehennemin gürleyişini işitirler ki, kaynayıp duruyor. Neredeyse o Cehennem onlara olan öfkesinden parçalanacak!

(Mülk Sûresi, 67:7-8)

لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ لَا اِلٰهَ اِلَّا للّٰهِ

Allah'dan başka ilâh yoktur... Allah'dan başka ilâh yoktur... Allah'dan başka ilâh yoktur...

مُحَمَّدٌ رَسُولُ اللّٰهِ

Muhammed

(a.s.m.) Allah'ın elçisidir, Peygamberidir.

اَلسَّبَبُ كَالْفَاعِلِ

Birşeye sebeb olan onu yapan gibidir.

قَدْ يُنْكِرُ الْمَرْءُ ضَوْءَ الشَّمْسِ مِنْ رَمَدٍ ٭ وَ يُنْكِرُ الْفَمُ طَعْمَ الْمَٓاءِ مِنْ سَقَمٍ

Bazan insan, göz hastalığından dolayı güneş ışığını inkâr eder. Ağzındaki hastalıktan dolayı da suyun tadını beğenmez.

سُبْحَانَكَ لَا عِلْمَ لَنَٓا اِلَّا مَا عَلَّمْتَنَٓا اِنَّكَ اَنْتَ الْعَل۪يمُ الْحَك۪يمُ

Seni her türlü noksandan tenzih ederiz, Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Sen herşeyi hakkıyla bilir, her işi hikmetle yaparsın.

(Bakara Sûresi, 2:32)

مَنْ رَبُّكَ

Senin Rabbin kimdir?

مَنْ

Kim?

رَبُّكَ

Senin Rabbin.

مَنْ اٰمَنَ بِالْقَدَرِ اَمِنَ مِنَ الْكَدَرِ

Yani, "Kadere iman eden gamlardan kurtulur."

مَٓا اَصَابَكَ مِنْ حَسَنَةٍ فَمِنَ اللّٰهِ وَمَٓا اَصَابَكَ مِنْ سَيِّئَةٍ فَمِنْ نَفْسِكَ

Sana her ne iyilik erişirse Allah'tandır. Sana her ne kötülük gelirse, o da kendi nefsindendir.

(Nisâ Sûresi, 4:79)

اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ

Hamd Allaha mahsustur.

سبْحَانَ للّٰهِ

Allah her türlü kusurdan münezzehtir.

اَللّٰهُ نُورُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ

Allah göklerin ve yerin nûrudur.

(Nûr Sûresi, 24:35)

مَاشَآءَ للّٰهِ بَارَكَ للّٰهِ سبْحَانَ للّٰهِ

Allah dilemiş ve ne güzel yapmış.. Allah ne mübarek yaratmış.. Allah her türlü kusurdan münezzehtir.

اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ وَالشُكْ لِلّٰهِ اَللّٰهُ اَكْبَر

Hamd Allaha mahsustur.. Şükür Allaha mahsustur.. Allah en büyüktür.

بَلْ عِبَادٌ مُكْرَمُونَ

Hayır, (onların evlât dedikleri) Allah'ın ikramda bulunduğu kullardır.

(Enbiyâ Sûresi, 21:26)

وَ يَفْعَلُونَ مَا يُؤْمَرُونَ

Verilen emri yerine getirirler.

(Tahrîm Sûresi, 66:6)

قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِ

De ki: Sığınırım sabahın Rabbine.

(Felâk Sûresi, 113:1)

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla

قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِ ٭ مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَ ٭ وَمِنْ شَرِّ غَاسِقٍ اِذَا وَقَبَ ٭ وَمِنْ شَرِّ النَّفَّاثَاتِ فِى الْعُقَدِ ٭ وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ ٭

De ki: Sığınırım sabahın Rabbine. Yarattığı şeylerin şerrinden. Karanlığı çöktüğünde gecenin şerrinden. Düğümlere üfleyen büyücülerin şerrinden. Haset ettiğinde hasetçinin şerrinden.

(Felâk Sûresi, 113:1-5)

قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِ

De ki: Sığınırım sabahın Rabbine.

(Felâk Sûresi, 113:1)

مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَ

Yarattığı şeylerin şerrinden.

(Felâk Sûresi, 113:2)

اَلنَّفَّاثَاتِ فِى الْعُقَدِ

Düğümlere üfleyen büyücülerin şerrinden.

(Felâk Sûresi, 113:4)

وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ

Haset ettiğinde hasetçinin şerrinden.

(Felâk Sûresi, 113:5)

مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَ

Yarattığı şeylerin şerrinden.

(Felâk Sûresi, 113:2)

مِنْ

Den, dan...

شَرِّ

Şer

وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ

Haset ettiğinde hasetçinin şerrinden.

(Felâk Sûresi, 113:5)

وَمِنْ شَرِّ النَّفَّاثَاتِ فِى الْعُقَدِ

Düğümlere üfleyen büyücülerin şerrinden.

(Felâk Sûresi, 113:4)

اَلنَّفَّاثَاتِ فِى الْعُقَدِ

Düğümlere üfleyen büyücüler.

مِنْ شَرِّ

..Şerrinden

شَرِّ

Şer

مِنْ

Den, dan..

غَاسِقٍ اِذَا وَقَبَ

Karanlığı çöktüğünde gecenin...

(Felâk Sûresi, 113:3)

غَاسِقٍ

Gece..

اِذَا وَقَبَ

Karanlık çöktüğü zaman..

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla

لَٓا اِكْرَاهَ فِى الدّ۪ينِ قَدْ تَبَيَّنَ الرُّشْدُ مِنَ الْغَىِّ

Dinde zorlama yoktur; doğruluk sapıklıktan, îman küfürden iyice ayrılmıştır.

(Bakara Sûresi, 2:256)

فَمَنْ يَكْفُرْ بِالطَّاغُوتِ

Kim birer mâbud gibi kıymet verilen tâğutları reddederse...

(Bakara Sûresi, 2:256)

وَيُؤْمِنْ بِاللّٰهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ

Ve kim Allah'a îman ederse, işte o (...) yapışmıştır.

(Bakara Sûresi, 2:256)

بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقٰى

Sapa sağlam bir kulpa...

(Bakara Sûresi, 2:256)

لَا انْفِصَامَ لَهَا وَاللّٰهُ سَم۪يعٌ عَل۪يمٌ

O kopmaz ve kırılmaz. Allah ise herşeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla bilendir.

(Bakara Sûresi, 2:256)

اَللّٰهُ وَلِىُّ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا

Allah imân edenlerin dostu ve yardımcısıdır.

(Bakara Sûresi, 2:257)

يُخْرِجُهُمْ مِنَ الظُّلُمَاتِ اِلَى النُّورِ

Onları inkâr karanlıklarından kurtarıp hidâyet nûruna kavuşturur.

(Bakara Sûresi, 2:257)

وَالَّذ۪ينَ كَفَرُٓوا اَوْلِيَٓاؤُهُمُ الطَّاغُوتُ

İnkâr edenlerin dostu ise tâğuttur.

(Bakara Sûresi, 2:257)

يُخْرِجُونَهُمْ مِنَ النُّورِ اِلَى الظُّلُمَاتِ

Onları imân nûrundan mahrum bırakıp inkâr karanlıklarına sürüklerler.

(Bakara Sûresi, 2:257)

اُولٰٓئِكَ اَصْحَابُ النَّارِ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ

İşte onlar Cehennem ateşinin ehlidir, orada ebediyen kalacaklardır.

(Bakara Sûresi, 2:257)

لَٓا اِكْرَاهَ فِى الدّ۪ينِ قَدْ تَبَيَّنَ الرُّشْدُ

Dinde zorlama yoktur; doğruluk sapıklıktan, îman küfürden iyice ayrılmıştır.

(Bakara Sûresi, 2:256)

خَالِدُونَ

Ebediyen kalıcıdırlar.

(Bakara Sûresi, 2:257)

وَيُؤْمِنْ بِاللّٰهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ

Ve kim Allah'a îman ederse, işte o (...) yapışmıştır.

(Bakara Sûresi, 2:256)

بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقٰى

Sapa sağlam bir kulpa...

(Bakara Sûresi, 2:256)

اَللّٰهُ وَلِىُّ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا

Allah imân edenlerin dostu ve yardımcısıdır.

(Bakara Sûresi, 2:257)

سُبْحَانَكَ لَا عِلْمَ لَنَٓا اِلَّا مَا عَلَّمْتَنَٓا اِنَّكَ اَنْتَ الْعَل۪يمُ الْحَك۪يمُ

Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti herşeyi kuşatan Sensin.

(Bakara Sûresi, 2:32)

اِنَّ الْاِنْسَانَ لَيَطْغٰى

Muhakkak ki insan azgınlaşır

(Alâk Sûresi, 96:6)

بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ

Her türlü noksandan uzak olan Allah'ın adıyla.

وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِه۪

Kâinatta hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin.

(İsrâ Sûresi, 17:44)

اَلسَّلَامُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ

Allahın Selamı, Rahmeti ve Bereketi üzerinize olsun

بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ

Her türlü noksandan uzak olan Allah'ın adıyla.

وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِه۪

Kâinatta hiçbir şey yoktur ki Allah'ı hamd ile tesbih etmesin.

(İsrâ Sûresi, 17:44)




































Önceki Kısım: Onuncu Şua Ayet-Hadis MealleriŞualar Ayet-Hadis MealleriOn İkinci Şua Ayet-Hadis Mealleri: Sonraki Kısım