Tahsin Uzer

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden

Hasan Tahsin Uzer Van, Erzurum, Suriye, Aydın ve İzmir valiliği, milletvekilliği ve müfettişlik yapmış, üstadın dostu olan bir zattır. Aynı zamanda Mustafa Kemal'in çocukluk arkadaşıdır. İstanbul'un işgali sırasında İstanbul'da İngilizlere karşı mücahede eden Bediüzzaman'ı Ankara'ya davet eden Mustafa Kemal, Badiüzzaman'ın Ankara'ya gelmesi için eski dostu Tahsin Bey'i aracı yapmış, ancak bundan sonra Bediüzzaman Ankara'ya gelmiştir.[1]

Şahsi Bilgiler[değiştir]

Diğer İsimleri:

Doğum Yeri ve Tarihi: Selanik, 1878[1]

Vefat Yeri ve Tarihi: 1939[1]

Bediüzzaman Said Nursi ile Görüşmeleri[değiştir]

1913'te Van'da valilik yaparken görüşmüştü.

Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]

Ankara'ya Davet Edilmesi

İstanbul’daki bu çok ehemmiyetli ve muvaffakıyetli hizmetinden, Türk milletine pek ziyade menfaatler husule geldiğini müşahede eden Ankara Hükûmeti; Bedîüzzaman’ın kıymet ve ehemmiyetini takdir ederek Ankara’ya davet ederler. M. Kemal Paşa şifre ile davet etmiş ise de cevaben:

Ben tehlikeli yerde mücahede etmek istiyorum. Siper arkasında mücahede etmek hoşuma gitmiyor. Anadolu’dan ziyade, burayı daha tehlikeli görüyorum, demiştir.

Üç defa şifre ile davet ediliyor. Eski Van Valisi, dostu Mebus Tahsin Bey vasıtasıyla davet edildiği için nihayet karar verir ve Ankara’ya gelir. Ankara’da alkışlarla karşılanır. Fakat ümit ettiği muhiti bulamaz. Kendisi Hacı Bayram civarında ikamet eder. Meclis-i Mebusanda dine karşı gördüğü lâkaytlık ve Garplılaşmak bahanesi altında, Türk milletinin kudsî mefahir-i tarihiyesi olan şeair-i İslâmiyeden bir soğukluk gördüğü için mebusların ibadete, bilhassa namaza müdavim olmalarının lüzum ve ehemmiyetine dair bir beyanname neşreder ve mebuslara dağıtır. Kâzım Karabekir Paşa da M. Kemal’e okur.

(Tarihçe-i Hayat, İlk Hayatı)


Bir zaman sonra Mustafa Kemal iki defa şifre ile, Van vilayetinin eski valisi ve benim dostum Tahsin Bey'in vasıtasıyla beni -neşredilen Hutuvat-ı Sitte'ye mükâfaten taltif için- Ankara'ya celb etti, gittim. Şeyh Sünusî Kürdçe lisanı bilmediğinden beni onun yerinde üçyüz lira maaşla vilayat-ı şarkıye vaiz-i umumîsi, hem meb'us, hem diyanet riyaseti dairesinde Dârü'l-Hikmet a'zâlarıyla beraber eski vazifem ile memnun etmek ve benim Van'da temelini attığım Medresetü'z-Zehra ve şark dârülfünunuma Sultan Reşad'ın verdiği ondokuz bin altun lira -ikiyüz meb'us içinde yüzaltmışüç meb'usun imzasıyla- yüzellibin banknota iblağ edilerek kabul edildiği halde; ben Beşinci Şuâ aslının verdiği haberin bir kısmını, orada bir adamda gördüm. Mecburiyetle o çok ehemmiyetli vazifeleri bıraktım. Ve bu adamla başa çıkılmaz, mukabele edilmez diye, dünyayı ve siyaseti ve hayat-ı içtimaiyeyi terk edip yalnız imanı kurtarmak yolunda vaktimi sarfettim. Fakat bazı zalim ve insafsız memurlar, bana dünyaya bakacak iki-üç risaleyi yazdırdılar.

(Afyon mahkemesi Müdafaatından)

Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler[değiştir]

İlgili Resimler/Fotoğraflar[değiştir]

İlgili Maddeler[değiştir]

Kaynakça[değiştir]