Mehmed Öğütçü

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden

Gönenli Hafız Mehmed Efendi uzun yıllar Sultan Ahmed Camii imamlığı yapmış, ömrü boyunca Kur'an ve din hizmetlerinde bulunmuş vaiz, kurra ve hafız alim bir zattır. Reisülkurralık yapmıştır. Özellikle Kur'an kurslarına ve burada tahsil gören maddi durumu yetersiz talebelere sahip çıkmıştır. Hemen her gün camilerde vaaz vermiştir. Kızılay, Yeşilay gibi hayır kurumlarıyla da yakından ilgilenirdi. Bilindiği kadarıyla bir tarikata intisabı yoktu. Bir beldede aramalarda onun ismi de bulununca diğer nur talebeleriyle birlikte 1943 yılında Denizli hapsine atılmıştır. Daha evvel ismini duyup eserlerinden istifadeye çalıştığı Bediüzzaman ile hapiste tanışmıştır.[1][2]

Şahsi Bilgiler[değiştir]

Diğer İsimleri: Gönenli Mehmed Efendi, Gönenli Hoca

Doğum Yeri ve Tarihi: Gönen Balıkesir, 1903 (veya 1901)[1]

Vefat Yeri ve Tarihi: Fatih, İstanbul, 2 Ocak 1991[1]

Kabrinin Yeri: İstanbul Edirnekapı Sakızağacı şehitliği[1]

Bediüzzaman Said Nursi ile Görüşmeleri[değiştir]

1943 yılında Denizli hapsinde Üstad ile tanışmıştır. Hapisten sonra Üstad'ın kaldığı otelde görüştüler. Yıllar sonra Üstad'ın İstanbul'a geldiği duyduğunda Fatih Camiine davet etti ve orada görüştüler. Bir Kurban bayramı sabahı Üstad evinin önüne gelip Gönenli Hafız Mehmed Efendi ile görüştü.

Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]

Şimdi siz, mabeyninizde münakaşasız bir meşveret ediniz. Kararınızı kabul ederim. Fakat benim müdafaatım tâ Ankara’ya gitse ve medar-ı nazar olsa buradaki mahkeme, kurtulması mümkün olanlar hakkında kararını vermek ihtimalini hem şimdi bizimle uğraşan ve Abdülbâki ve Abdülhakîm ve Hacı Süleyman’ı nefyeden ve Yeşil Şemsi’yi tahliyeden sonra burada durduran adamlar, elbette Hâfız Mehmed ve Seyyid Şefik gibi salabet-i diniyeleri ile ve onların ölmüş reislerine ve suretine baş eğmemesiyle ve ilhad ve bid’alara taraftarlıklarını göstermemesiyle beraber, serbest bırakmamak ihtimalini de hem Risale-i Nur’un tesettür perdesinden çıkıp gayet büyük ve umumî bir meselede kendi kendine merkezlerinde mübarezesi zamanında şakirdlerini arkasında bulmak ve kaçmamakla sarsılmaz ve mağlup olmaz bir hakikate bağlandıklarını mütereddid ve mütehayyir ehl-i imana göstermesi gayet lüzumlu olduğunu dahi nazarınıza ve meşveretinize alınız. Sakın sakın birbirinizin kusuruna bakmayın; hiddet yerinde hürmet ediniz, itiraz yerinde yardım ediniz.

(Şualar, 13. Şua)

Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler[değiştir]

İlgili Resimler/Fotoğraflar[değiştir]

İlgili Maddeler[değiştir]

Kaynakça[değiştir]