-suz

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden

-sûz, sonuna geldiği kelimeye "yakan, yakıcı" anlamı katarak Farsça usulüyle birleşik sıfat yapan Farsça bir sonektir.

Bilgiler[değiştir]

Kökeni olan Farsça fiil ve anlamı: Suhten (سوختن): yanmak

Risale-i Nur'da Bu Eki Taşıyan Kelimeler, Anlamları ve Örnek Cümleler[değiştir]

  • Mukavemetsûz: Mukavemeti yok eden, dayanılmaz hâle getiren.

O vakit söz mukavemetsûz olur; maddî elektrik gibi tesir eder, kelâmın ulviyet ve kuvveti o nisbette tezayüd eder. (25. Söz)

  • Ciğersûz: Ciğer/yürek yakan, çok üzücü

Elli sene sonra, aynı vak’a-i ciğersûz vukua gelip o ihbar-ı gaybîyi tasdik etmiş. (19. Mektup)

  • Sabırsûz: Sabrı yakan, sabredilemez

Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm ferman etmiş ki: وَعَسٰى اَنْ يَقُومَ مَقَامًا يَسُرُّكَ يَا عُمَرُ diye Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâmın vefatı hengâmında olan dehşet-engiz ve sabırsûz hâdisede, Hazret-i Ebubekiri’s-Sıddık nasıl ki Medine-i Münevvere’de kemal-i metanetle herkese teselli verip mühim bir hutbe ile sahabeleri teskin etmiş. (19. Mektup)

İlgili Maddeler[değiştir]

Kaynakça[değiştir]