Mehmed Gezgiç

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden
19.40, 13 Şubat 2018 tarihinde Turker (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 7342 numaralı sürüm

Mehmed Seyrani Gezgiç Isparta nur talebelerinden olup Isparta'da Hisar mahallesinde imamlık yaptığı caminin adı Seyrani olduğundan bu lakapla anılmaktadır. Ayrıca Terzilik yaptığı için üstad ona Hayyat lakabıyla hitap etmiştir.Risalelerde yediği tokatla ilgili bir bahis vardı. Bir ara satın aldığı eski bir kilisede altın arama merakına düşmüş, bu meseleden dolayı hapis yatmıştır.[1][2]

Şahsi Bilgiler[değiştir]

Diğer İsimleri: Mehmed Seyrani Hayyat

Doğum Yeri ve Tarihi: Isparta, 1895[2]

Vefat Yeri ve Tarihi: 1981[2]

Kabrinin Yeri: Isparta, Gülcü Mezaristanı[2]

Risale-i Nur ile Nasıl Tanıştığı[değiştir]

Bediüzzaman Said Nursi ile Görüşmeleri[değiştir]

Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]

Seyranî’dir. Bu zat, Hüsrev gibi Nur’a müştak ve dirayetli bir talebemdi. Esrar-ı Kur’aniyenin bir anahtarı ve ilm-i cifrin mühim bir miftahı olan tevafukata dair Isparta’daki talebelerin fikirlerini istimzaç ettim. Ondan başkaları, kemal-i şevk ile iştirak ettiler. O zat başka bir fikirde ve başka bir merakta bulunduğu için iştirak etmemekle beraber, beni de kat’î bildiğim hakikatten vazgeçirmek istedi. Cidden bana dokunmuş bir mektup yazdı. Eyvah dedim, bu talebemi kaybettim! Çendan fikrini tenvir etmek istedim. Başka bir mana daha karıştı. Bir şefkat tokadını yedi. Bir seneye karib bir halvethanede (yani hapiste) bekledi.

(Lem'alar, 10. Lem'a, 8. Tokat)


Sâdisen: Eski dost ve kardeş ve Risale-i Nur’un o zamanda ciddi bir talebesi ve Isparta hayatımda bana hüsn-ü hizmetle samimi bir arkadaş ve himmeti uzun, eli kısa aziz kardeşim Mehmed Celal!

Seni o zamandan beri unutmadım. Çok zaman Risale-i Nur dairesinde kalemiyle çalışanlar içinde isminle hissedar oluyordun. Senin yüksek istidadını ve ulüvv-ü himmetini Risale-i Nur’da istimal etmek arzuluyordum. Demek derd-i maişet, sizi bir derece kayıt altına aldı. Başta mübarek baban, hanenizde bulunanlara bi’l-mukabele selâm ediyorum. Ve bilhassa Mehmed Seyranî Hayyat’a çok selâm ile beraber; eğer benim orada iken tanıdığım ve Hüsrev sisteminde telakki ettiğim Mehmed Seyranî ise onun bin selâmına selâmla mukabele edip; o Seyranî o zamandan beri Risale-i Nur’un bir cüzüne bahsi girdiği ve silinmediği gibi hatırımda da silinmemiş. Çok defa bekliyordum ki Seyranî, Hüsrev’in arkasında koşup çalışsın. Demek onu da derd-i maişet bağlamış.

(Kastamonu Lahikası)


Aziz kardeşim Re’fet Bey!

Bu sabah namazdan sonra başımı çevirdim, Re’fet Bey’i gördüm zannettim. Geceleyin bir torba bal ve içinde dolu altın, mübarek bir talebeme veriyordum. Arkamdaki zat demek Re’fet Bey’in kalp ve ruhunu taşıyor. Hem dellâlı olduğum hazinenin en kıymettar, en tatlı şeyi bizim vasıtamızla satın almak istiyor. Sonra gördüm ki senin ikinci bir nüshandır yani Seyranî’dir. O rüyada ikiniz hissedarsınız, paylaşırsınız, her ne ise…

(Barla Lahikası)

Risale-i Nur'daki Diğer Alakalı Yerler[değiştir]

İlgili Resimler/Fotoğraflar[değiştir]

İlgili Maddeler[değiştir]

Kaynakça[değiştir]

  1. Son Şahitler, Cilt 2, Necmeddin Şahiner
  2. 2,0 2,1 2,2 2,3 Isparta kahramanları, Himmet Koçoğlu