Hasan Atıf Egemen

Nurpedia.org - İman ve İslam Hakikatlerine Dair Nur Ansiklopedisi sitesinden
19.57, 6 Ekim 2016 tarihinde Turker (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 69 numaralı sürüm

Şahsi Bilgileri[değiştir]

Diğer adları: Hasan, Aydınlı Hasan, Aydınlı Hasan Atıf, Kürt Atıf, Atıf Hasan

Doğum yeri ve tarihi:

Vefat yeri ve tarihi:

Kabrinin yeri:

Fotoğrafı:

Diğer bilgiler[değiştir]

Aslen Sinopludur. Babası ilkokul öğretmeniydi. Meşhur Rıza Nur onun talebesiydi.

Birinci Dünya Savaşı sırasında Sinop’ta tahrirat kâtipliğinde görevliydi. Sonra telgrafçılığa başladı. Bu büyük savaşı telgrafçılıkla geçirdi ve bu şekilde askerlik görevini de tamamladı.

El yazısının güzel oluşu ve bu şekilde risaleleri yazıp çoğaltması Üstad Said Nursî’nin çok hoşuna gidiyordu.

Denizli hadisesi sırasında Sandıklı’da on yedi gün hapiste kaldı. Daha sonra Dazkırı, Çivril, Isparta, oradan da Denizli’ye götürüldü. Bir gün sonra da Üstad Bediüzzaman’ı getirmişlerdi. Hapishaneden mahkemeye beraber Üstad’la birlikte gidip geliyorlardı.

Kastamonu Lâhikasında kendisinden “Kürt Âtıf” olarak da bahsedilir. Bunun sebebini Son Şahidler’in ikinci cildinde bizzat kendisi şöyle aktarır: “l933’den evvel hastalanmış, kırk beş kiloya düşmüş, kendime sıcak bir yer arıyordum. Sandıklı’ya, daha sonra ise Nazilli’ye gelmiştim. Sandıklı’nın Kızılören köyündeydim. Çivril kaymakamı bizimle alâkadar olmuş, Ankara’ya aleyhimizde telgraf çekmiş, bu telgrafta ‘Bir Kürt varken, başımıza bir kürt daha çıktı’ diye benden ‘Kürt’ diye bahsetmişti. Bu sebepten Kastamonu Lâhikasında ‘Kürt Atıf’ diye geçmektedir.”

Risale-i Nur'da Nasıl Geçtiği[değiştir]