-kar: Revizyonlar arasındaki fark
("Kategori:Farsça Ekler '''-kâr''' veya '''-gâr''', sonuna geldiği kelimeye -li, -ci ekleri veya eden, edici kelimeleri gibi faillik ve sahiplik anlamı..." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu) |
Değişiklik özeti yok |
||
1. satır: | 1. satır: | ||
[[Kategori:Farsça Ekler]] | [[Kategori:Farsça Ekler]] | ||
'''-kâr''' veya '''-gâr''', sonuna geldiği kelimeye -li, -ci ekleri veya eden, edici kelimeleri gibi faillik ve sahiplik anlamı katan | '''-kâr''' veya '''-gâr''', sonuna geldiği kelimeye -li, -ci ekleri veya eden, edici kelimeleri gibi faillik ve sahiplik anlamı katan Farsça bir sonektir. | ||
==Bilgiler== | ==Bilgiler== | ||
8. satır: | 8. satır: | ||
==Risale-i Nur'da Bu Eki Taşıyan Kelimeler, Anlamları ve Örnek Cümleler== | ==Risale-i Nur'da Bu Eki Taşıyan Kelimeler, Anlamları ve Örnek Cümleler== | ||
*''' | *'''Merhametkâr:''' Merhametli | ||
Zira nihayet derecede âdil, ''merhametkâr'', raiyet-perver, muktedir, intizam-perver, müşfik bir melikin memleketi hem bu derece göz önünde âsâr-ı terakkiyat ve kemalât gösteren bir memleket, senin vehminin gösterdiği surette olamaz. (2. Söz) | Zira nihayet derecede âdil, ''merhametkâr'', raiyet-perver, muktedir, intizam-perver, müşfik bir melikin memleketi hem bu derece göz önünde âsâr-ı terakkiyat ve kemalât gösteren bir memleket, senin vehminin gösterdiği surette olamaz. (2. Söz) | ||
*'''Mu' | *'''Mu'cizekâr:''' Mucizeli, mucize gösteren | ||
Şu ''mu’cizekâr'' zatın, sair yerlerde ne çeşit mu’cizeler gösterdiğini görelim. İşte bak, gördüğümüz menzil ve meydan ve meşher gibi acayipler, her tarafta bulunuyor. (10. Söz) | Şu ''mu’cizekâr'' zatın, sair yerlerde ne çeşit mu’cizeler gösterdiğini görelim. İşte bak, gördüğümüz menzil ve meydan ve meşher gibi acayipler, her tarafta bulunuyor. (10. Söz) | ||
*''' | *'''Yadigâr veya yadgâr:''' Hatıra, hatırlatan | ||
Mesela, nasıl ki ehl-i medeniyet, fâni vaziyetlere bir nevi beka vermek ve ehl-i istikbale ''yadigâr'' bırakmak için; (24. Mektup) | Mesela, nasıl ki ehl-i medeniyet, fâni vaziyetlere bir nevi beka vermek ve ehl-i istikbale ''yadigâr'' bırakmak için; (24. Mektup) |
07.05, 4 Ekim 2022 tarihindeki hâli
-kâr veya -gâr, sonuna geldiği kelimeye -li, -ci ekleri veya eden, edici kelimeleri gibi faillik ve sahiplik anlamı katan Farsça bir sonektir.
Bilgiler[değiştir]
Kökeni olan Farsça fiil ve anlamı: -
Risale-i Nur'da Bu Eki Taşıyan Kelimeler, Anlamları ve Örnek Cümleler[değiştir]
- Merhametkâr: Merhametli
Zira nihayet derecede âdil, merhametkâr, raiyet-perver, muktedir, intizam-perver, müşfik bir melikin memleketi hem bu derece göz önünde âsâr-ı terakkiyat ve kemalât gösteren bir memleket, senin vehminin gösterdiği surette olamaz. (2. Söz)
- Mu'cizekâr: Mucizeli, mucize gösteren
Şu mu’cizekâr zatın, sair yerlerde ne çeşit mu’cizeler gösterdiğini görelim. İşte bak, gördüğümüz menzil ve meydan ve meşher gibi acayipler, her tarafta bulunuyor. (10. Söz)
- Yadigâr veya yadgâr: Hatıra, hatırlatan
Mesela, nasıl ki ehl-i medeniyet, fâni vaziyetlere bir nevi beka vermek ve ehl-i istikbale yadigâr bırakmak için; (24. Mektup)