-füruş

-füruş veya -furuş, sonuna geldiği kelimeye "satan, taslayan" anlamı katarak Farsça usulüyle birleşik sıfat yapan Farsça bir sonektir.

Bilgiler

Kökeni olan Farsça fiil ve anlamı: Füruhten (فروختن): satmak

Risale-i Nur'da Bu Eki Taşıyan Kelimeler, Anlamları ve Örnek Cümleler

• Akılfüruş: Akıllılık taslayan, aklını beğendirmeye çalışan

Veyahut gayb-aşinalık dava eden Budeîler gibi ve umûr-u gaybiyeye dair tahminlerini yakîn tahayyül eden akılfuruşlar gibi senin gaybî haberlerini beğenmiyorlar mı? (25. Söz)

• Faziletfüruş: Fazilet ve üstünlük taslayan

Bu hizmet-i Kur’aniyede bulunan kardeşlerinizi tenkit etmemek ve onların üstünde faziletfüruşluk nevinden gıpta damarını tahrik etmemektir. (21. Lem'a)

• Hamiyetfüruş: Hamiyetlilik taslayan; hamiyet ve gayret iddiasında bulunan

İşte körü körüne taklitçiliğe alışan buradaki hamiyetfüruşlar diyorlar ki: (29. Mektup)

• Hekimfüruş: Doktor gibi davranan; hekimlik satan

Hasta âdeta hekimini yalnız reçeteci gibi tanıyor ve hasta iken, hekîmfuruşluk zevkiyle ilaçları kendisi almak ve terkib ve isti'mal etmek meharetsizliği için ﺍِﺛْﻤُﻪُ ﺍَﻛْﺒَﺮُ ﻣِﻦْ ﻧَﻔْﻌِﻪِ sırrına mazhar olur. (Nutuklar)

• Hodfüruş: Kendini beğenerek satmaya çalışan

Ehl-i iman ne kadar âmî ve cahil de olsa aklı derk etmediği halde, kalbi öyle hodfüruş adamları görse soğuk görür, manen nefret eder. (29. Mektup)

• Kehanetfüruş: Kâhinlik, falcılık yapan; geleceği bilirim diyen sahtekâr

Veyahut cin ve şeytana uyup kehanetfüruşlar, ispirtizmacılar gibi âlem-i gayba başka bir yol mu bulunmuş zannederler? (25. Söz)

• Kerametfüruş: Keramet sahibi olduğunu göstermeye çalışan; keramet satan

Beni, bir kerametfüruşluk vaziyetinde tasavvur etmesin. (Lem'alar, Fihrist)