Bakara 245: Revizyonlar arasındaki fark
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
4. satır: | 4. satır: | ||
[[Kategori:Risale-i Nur'da Geçen Ayetler]] | [[Kategori:Risale-i Nur'da Geçen Ayetler]] | ||
[[Kategori:İleyhi Turceun Ayetleri]] | [[Kategori:İleyhi Turceun Ayetleri]] | ||
[[Kategori:Bakara Suresinin Risale-i Nur'da Geçen Ayetleri]] | |||
''Önceki Ayet: [[Bakara 244]] ← [[Kuran:Bakara|Bakara Suresi]] → [[Bakara 246]]: Sonraki Ayet'' | ''Önceki Ayet: [[Bakara 244]] ← [[Kuran:Bakara|Bakara Suresi]] → [[Bakara 246]]: Sonraki Ayet'' | ||
20.15, 5 Ağustos 2024 tarihindeki hâli
Önceki Ayet: Bakara 244 ← Bakara Suresi → Bakara 246: Sonraki Ayet
Meali: 245- Verdiğinin kat kat fazlasını kendisine ödemesi için Allah'a güzel bir borç (isteyene faizsiz ödünç) verecek yok mu? Darlık veren de bolluk veren de Allah'tır. Sadece O'na döndürüleceksiniz.
Kur'an'daki Yeri: 2. Cüz, 38. Sayfa
Tilavet Notları:
Diğer Notlar:
Risale-i Nur'da Nerede ve Nasıl Bahsedildiği[değiştir]
İ’lem eyyühe’l-aziz! İnsanın ba’de’l-mevt Hâlık-ı Rahman ve Rahîm’e rücûu hakkında ilanat yapan şu
gibi âyetlerde büyük bir beşaret ve teselli olduğu gibi ehl-i isyana da büyük tehditleri îma vardır.
Evet, bu âyetlerin sarahatine göre: Ölüm; zeval, firak, adem kapısı ve zulümat kuyusu olmayıp ancak Sultan-ı ezel ve ebed’in huzuruna girmek için bir medhaldir. Bu beşaretin işaretiyle kalp adem-i mutlak korkusundan, eleminden kurtulur.
Evet, küfrün tazammun ettiği cehennem-i maneviyeye bak! اَنَا عِنْدَ ظَنِّ عَبْدٖى بٖى hadîs-i kudsîsi sırrınca, Cenab-ı Hak kâfirin zan ve itikadını daimî bir azab-ı elîme kalbeder.
Sonra iman ve yakîn ile Cenab-ı Hakk’ın likasından sonra, rızasından sonra, rü’yetinden sonra mü’minler için hasıl olan lezzetlerin derecelerine bak! Hattâ cehennem-i cismanî, ârif olan mü’min için âsiye kâfirin cehennem-i manevîsine nisbeten cennet gibidir.
Arkadaş! Âlem-i bekaya delâlet eden berahinden maada, arkasında saflar teşkil edip dualarına bir ağızdan “Âmin, âmin!” söyleyen enbiya, evliya, sıddıkîn imamları, Mahbub-u Ezelî’nin Habib-i Ekremi Muhammed aleyhissalâtü vesselâmın tazarruatı, duaları, âlem-i bekada insanın bekasına pek büyük bürhan ve kâfi bir vesiledir. Çünkü kâinatı serâpa istila eden şu hüsünler, güzellikler, cemaller, kemaller; o Habib’in tazarruatını işitmemek veya kabul etmemek kadar çirkin, kabih, kusur, naks addedilecek bir şeye müsaade eder mi? Cenab-ı Hak bütün nekaisten, çirkin şeylerden münezzeh, müberra değil midir? Elbette münezzehtir.
(Onuncu Risale, Mesnevi-i Nuriye)